Albüm Kritik 1102 (Bloodbark / Sacred Sound of Solitude)

Herkese selamlar! Hakkında hiçbir şey bilinmeyen bir grubu bugün siteye konuk ediyorum. Gerçekten de ben de biraz araştırma yaptım ama ne grubun nerede kurulduğuna dair ne de grubun elemanlarına ulaşamadım. Muhtemelen tek bir kişinin yürüttüğü bir proje olsa gerek. Bu kadar gizemli olmak da sanki biraz fazla gibi. Neyse, herkesin kendi tercihi sonuçta. Spotify’da keşfettiğim grubun icra ettiği müzik Atmospheric Black Metal ve Post-Black Metal sentezi bir müzik. Özellikle işin atmosfer kısmının daha yoğun olduğunu söyleyebilirim. Şu ana kadar 2 albüm yayınlamış olarak görünüyor. En azından Metal Archives’tan edindiğim bilgiye göre öyle. Ben de sizlere grubun bu yıl çıkardığı “Sacred Sound of Solitude” albümünden söz etmek için klavyenin başına oturdum. Bloodbark’ın müziği daha önce dinlediğim birçok Atmospheric Black Metal grubun müziği ile birebir örtüşüyor. Zaten bu türü icra eden grupların birbirlerinden farklılaştığı çok az noktalar oluyor. O yüzden de pek de şaşırtıcı gelmedi bana. Tema olarak doğayı, pesimizmi ve diğer kahredici duyguları benimsemiş olan Bloodbark’ın müziğinde bu konuları yaratmış olduğu atmosferi de çok rahat bir şekilde hissedebiliyorsunuz.

Bloodbark'ın Sacred Sound of Solitude albümünü dinlerken Black Metal’in bu türünün bir noktadan sonra sadece sakin bir atmosferde, arkada sessizce çalan bir müzik türü olması gerektiğini düşündüm. En azından benim için öyle. Örneğin; yağmurlu bir günde, sıcak bir kahve eşliğinde kitabımı okurken, bu albümün arka planda kısık seste çalması hoşuma gider. Fakat böylesi bir albümü canım isteyip de açı dinler miyim orası şüpheli. Önceden olsa Atmospheric Black Metal albümlerini güzel dinler ve dinlemek isterdim. Şimdi ise bu tür albümleri sadece siteye yazı yazacağım zaman dinliyorum. Bir de dediğim gibi kitap okurken, arkada çalmaları hoşuma gidiyor. Bu tür albümlere Black Metal’in sakin ve sofistike kısmı olarak bakıyorum. O yüzden de günlük hayatımda böyle bir müzik türüne ihtiyacım olduğu sekanslar harici dinlemeyi tercih etmiyorum. Sacred Sound of Solitude işte böyle bir albüm. Siteye yazacağım için albümü açıp, baştan sona kadar dinledim. Prodüksiyon kalitesi olarak beni tatmin eden albümü dinlerken genel olarak keyif aldım. Ambiyans yaratmak için kullanılan öğelerin elbette diğer türlerdeki kullanımdan daha fazla olduğu aşikâr. O yüzden zaten bu türün ismi direkt olarak Atmospheric Black Metal. Fakat yazılan melodik partisyonları ve klavye ile bestelenen ufak tefek besteleri de şarkılara yakıştırdım. Bu türdeki albümlerden alıştığımız üzere şarkı süreleri genelde uzun. Bu yüzden de albümde az şarkı olsa dahi albümün toplam süresi 40 dakikanın üzerinde oluyor. Hem brutal hem de temiz vokali genel olarak beğensem de öyle etkileyici bir performans olmadığını da belirtmeliyim. Genel olarak ortalama seviyede bir albüm dinlediğimi düşünüyorum. Duygusal yoğunluğu güçlü olan ama müzikal noktada bunu aynı güçlü yapıda sunamayan bir albüm. Riff ve beste yazımları ortalama seviyede olduğu için, büyük atmosferik öğelerle durumu toparlamak istemiş Bloodbark. Yeterli düzeyde bunu yapmış olsa da dediğim gibi ortada öyle görkemli veya çok iyi diyebileceğim bir iş yok. Yine de bu haliyle bile dinlerken gayet memnun kaldım.

Gizemli grup Bloodbark’ın bu yıl çıkardığı Sacred Sound of Solitude albümünü bütünsel olarak beğendim. Büyük bir gövde gösterisi yok ortada. Fakat dozunda ve dinleyeni memnun edecek bir albüm olduğu da gayet açık. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10