Albüm Kritik 1084 (Djevel / Natt Til Ende)

Herkese selamlar! Bu sitede albümlerini yazmaktan büyük keyif aldığım ve aynı zamanda da gurur duyduğum, Norveç Black Metal ekolünün marjinal grubu olan “Djevel”i bir kez daha sitede ağırlıyorum. Marjinal grup diyorum çünkü Norveç Black Metali’ni safkan olarak icra etmiyorlar. Bu müziği daha bükülebilir bir hale getiriyorlar ve görkemi ve lezzeti üst düzeye getiriyorlar. Bu yüzden de Djevel’in Black Metal’deki varlığından inanılmaz mutlu oluyorum. Tam benim damak tadıma, kulak zevkime uygun bir müzik icra ediyorlar. “Satyricon”un ilk zamanlarındaki kasveti, “Behemoth”un da yine ilk zamanlarındaki ambiyans yüklü Black Metal tınılarını çok daha üst noktalara taşıyan bir müzik icra ediyor bu grup. Bundan dolayı da Djevel’in albümlerini her zaman değerli bulmuşumdur. 2009 yılından bu yana Black Metal’in karanlık, kaotik ve şeytani havasını bizlere en iyi şekilde sunmaya adanmışlık görüyorum. Bu kadar beğendiğim grubun albümlerini de elbette yakından takip etmem gerekiyor. Aslında ediyordum da ama ne yazık ki 2024’ün kasım ayında yeni bir albüm çıkarmış oldukları için gözümden kaçtı. Aynı zamanda başka bir sürü grubun da albümlerini siteye yazma ve yıl sonuna yetiştirme çabam olduğu için böyle şeyler olabiliyor. Öyle ya da böyle Djevel’in birkaç ay önce çıkarmış olduğu “Natt Til Ende” albümünü siteye yazmak için klavyenin başına oturdum.

Djevel'i ilk olarak 2019 yılında çıkardıkları “Ormer til armer, maane til hode” ile dinlemeye başlamıştım. Aslında grubu keşfettiğim albüm öyle çok üst düzey bir iş değildi. Fakat o üst düzey olmayan albümü dinlemek bile beni çok mutlu etmiş ve heyecanlandırmıştı. Albümün kritik yazısında 7,5 puan vermişim. Aslında hak ettiği puan da oydu. Albümü yazdıktan sonra belki çok fazla dinlemedim ama kanım daha çok kaynadı diyebilirim. 2021 yılında gelen bir başka Djevel albümü “Tanker som rir natten”de ise bu defa hayal kırıklığına uğramıştım. Yine iyi bir albümdü temelde ama önceki albümden bu yana çok bir şey değişmemişti. Bu yüzden de aynı hisleri tekrar yaşadım ve bu yüzden de albümü pek içselleştiremedim. Yine de Djevel’den kopmaya niyetim yoktu. Bu albümden hemen bir yıl sonra yeni bir albüm daha yayınladı Djevel. Açıkçası bu beni şaşırtmıştı. Grubun bir kez daha ortalama bir albümle gelmesine dayanamazdım artık. “Naa skrider natten sort” ile bu defa beni gafil avladı Norveç tiranı grup. İşte Djevel’den duymak istediğim müzik tam olarak Naa skrider natten sort’un ta kendisi oluyordu. Albümü öylesine sevdim ki her ne kadar 8,5 puan vermiş olsam da (-ki gayet iyi bir puan elbette) sonrasında 10 puan mı verseydim acaba diye kendi kendime düşünmeden de edemedim. Birkaç yıl içinde, 3 Djevel albümü dinlemiştim ve bu grubu gerçekten de bağrıma basmıştım. Şimdi aradan bir 2 yıl daha geçti ve Natt Til Ende’i bizlerin huzuruna sundu grup.


Djevel'in görkemli albüm yaratma isteği benim için büyük bir önem arz ediyor. Çünkü artık adını hatırlayamadığım ve nicesini bilmediğim çok fazla Black Metal grubu var ve bu çok fazla Black Metal grubunun da elbette çok fazla albümü var. Hepsinin ortalama ve ortalama üstü işleri olduğunu kabul edersek eğer, farklılaşmanın yegâne yeri görkemli bir albüm sunmak oluyor. Bazı gruplar bunu her albümlerinde başarıyorken, bazı gruplar da sadece birkaç veya koca diskografisinde sadece 1 albümde başarıyor. Djevel de görkemli albümler yapmanın peşinde olsa da bunu her albümünde başarabilmiş bir grup değil. Fakat o esansı hissettiriyor. Ne denli cesur bir grup olduğunu her defasında göstermeye çalışıyor. Benim için bu görkemli albüm yaratma işini Natt Til Ende albümü ile başarmış Djevel. Bu defa, bu albümle grubun ne denli manyak bir oluşum olduğunu en net şekilde anlayabiliyoruz. Natt Til Ende’i dinlediğim süre boyunca her şeyin bu kadar iyi bir şekilde organize edilmiş olması ve kafadaki o muazzam düşüncelerin en iyi şekilde pratiğe dökülmüş olması dikkatimi çekti. Grubun potansiyelini her zaman biliyordum. Fakat bu defa, bu albümünde bunu çok iyi bir şekilde göstermişler. Beste yazımlarındaki görkemli tınıları duymamak, hissetmemek imkânsız. Oldukça etkileyici riff yazımları var. Bu etkileyici riff yazımlarının bir araya gelerek oluşturduğu şarkılar da haliyle tüyleri diken diken ediyor. Diğer taraftan bir de albümün ve her bir şarkının içine yerleştirilen atmosferik sesler var. Bunlar da öylesine iyi bir düzeyde ayarlanmış ki hiçbir şekilde kulağınızı tırmalamıyor ve dinlediğiniz şeyin gerçekten de imparator tahtına yakışan bir albüm olduğunu hissediyorsunuz. Bazı betimlemelerim absürt olabilir, onlara çok takılmayın. Beni böylesine heyecanlandıran albümlerin değerlendirmelerini yaparken elbette ben de kendimi kaybedebiliyorum. Davulun ekstra olarak şarkılarda herhangi bir katkısı yok. Yani çok üst düzey Black Metal davulculuğu yok. Fakat buna gerek de yok zaten. Her bir şarkı için yazılmış davul çeşitlemelerinin yeterli olduğu aşikâr. Fakat beni en çok etkileyen şey hiç şüphesiz “Eskil Blix”in (Kvitrim) muazzam vokal performansı oldu. Hem brutal hem de tiz çığlıklarda bir kez daha ne denli ruh hastası bir adam olduğunu göstermiş oldu. Aynı zamanda da şarkılardaki klavye besteleri ve melodik partisyonları da bu adama ait yine.


Djevel'in Natt Til Ende albümünü 2024 yılı içinde yazmayı çok isterdim. Çünkü bu albüm hiç şüphesiz 2024 yılının en iyi 15 albümü listesine girerdi. Olsun. Etkileyiciliği çok yüksek, hem old-school hem de atmosferik Norveç Black Metali sentezinin en iyi örneklerinden birisi olmuş Natt Til Ende. Sizler de mutlaka dinleyin ve bu ihtişama kayıtsız kalmayın! Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 10/10



Yorumlar