Herkese selamlar! Bugün, yönümüzü ücra köşedeki bir ada ülkesi olan İzlanda’ya çeviriyoruz. İzlanda gerçekten de garip bir ülke. Küçük bir ada ülkesi olmasına rağmen insanların mutlu mesut olması ve refah seviyelerinin iyi durumda olmasından dolayı bu ülkede sanat da oldukça yoğun ve iyi bir şekilde icra ediliyor. Öyle ki tıpkı İskandinav ülkelerinde olduğu gibi bu ülkenin de geleneksel halk müziği Metal olmuş durumda. Özellikle ekstrem türlerde çıkan grupları ile göz dolduruyor. “Misþyrming, Audn, Spectral Wound ve Vafurlogi” gibi kallavi gruplar bu ülkeden çıkıp, tüm Metal camiasında adlarından söz ettirmeyi başarmış İzlandalı gruplara sadece birkaç örnektir. Bugün de yine geçen aylarda keşfettiğim İzlandalı bir grup olan “Svartidauði”nin 2018 yılında çıkardığı “Revelations of the Red Sword” albümünden sizlere söz edeceğim. Svartidauði de yine geç bulup erken kaybettiğim gruplardan birisi oldu ne yazık ki. Ben grubun Revelations of the Red Sword albümü ile kafayı yediğim sıralarda grup hakkında bilgi edinmek için Metal Archives’ı açmıştım. 2002’de kurulan grup meğer 2022 yılında dağılmış. Bu yüzden de Revelations of the Red Sword grubun son albümü oluyor aynı zamanda. Dinlemekten keyif aldığım bir grubun varlığını devam ettiremiyor olmasına ayrıca bozuluyorum. Fakat elden bir şey gelmiyor elbette. Bünyesindeki müzisyenler birçok grupta yer almış isimler. Benim gözüme çarpan ise Misþyrming’den de bildiğim ve davulculuğunu çok sevdiğim “Magnus” oldu. İzlanda küçük bir ülke. Bu yüzden de müzisyenlerin birçok farklı grupta, eş zamanlı olarak boy gösteriyor olmaları da sanırım normal bir şey. Şimdi gelelim albümün detaylarından sizlere kısaca söz etme işine.
Revelations of the Red Sword, Black Metal adına çıkmış şahane albümlerden birisi olmuş. Albümü baştan sona kaç kez dinledim bilmiyorum ama her dinlediğimde gerçekten inanılmaz keyif aldım. Özellikle albümün öne çıkan adamı Magnus’un davulun başında yarattığı kaotik davul çeşitlemelerini dinlemek ayrı bir zevk unsuru. Şarkılar için yazılan riffler de gayet iyi olunca haliyle ortaya şahane bir iş çıkmış. Black Metal’in modern ve melodik halini bir arada icra ediyor Svartidauði. Bu yüzden de Black Metal dinleyen çoğu insanın severek dinleyeceğini düşünüyorum. Albümün temasını oluşturan din düşmanlığı, tanrıyı yerme ve satanizmi övme gibi konular da yine klasik Black Metal’in bildiğimiz konularındandır. Albümü dinlerken her bir şarkıyı kendi içinde detaylı bir şekilde irdeledim. Zaten albümü birden fazla kez dinlediğim için de bunu yapmaya zamanım da oldu. Öncelikle albüm çok iyi bir prodüksiyon ile kaydedildiği için her şarkıdaki melodik kısımlarla, gürültülü kısımları çok iyi şekilde duyabiliyorsunuz. Sentezleme işi çok başarılı olmuş. Diğer taraftan da dediğim gibi davul her şarkıda ön plana çıkan ve şarkıların güçlü yapısını oluşturan en büyük enstrüman olduğu için de adrenalinle bir dinleme etkinliği gerçekleştirmiş oluyorsunuz. Her şarkının kendi içindeki geçişler, atmosferik dokunuşlar, vokalin her şarkıda elinden geleni ardına koymaması ve günün sonunda da her şarkının yarı kompleks yarı geleneksel yapısı ile kulaklarımızla buluşması beni çokça mutlu etti. Bütün bu elementler bir araya doğru bir şekilde gelince de görkemli bir albüm dinleme şerefine nail olmuş oluyoruz.
İzlandalı Svartidauði’nin kariyerini sonlandırmasına gerçekten üzüldüm. 20 yıl boyunca Black Metal camiasında varlık göstermiş bir grubun, bir süre daha buralarda olmasını dilerdim. Önceki albümlerinde neler yaptığını bilmiyorum. Fakat grubun bütün diskografisini kesinlikle dinleyeceğim. Zira Revelations of the Red Sword beni çok memnun etti. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 10/10
Yorumlar
Yorum Gönder