Albüm Kritik 1074 (Schammasch / The Maldoror Chants: Old Ocean)

Herkese selamlar! Dün yazdığım “Fen”in “Winter” albümünden sonra depresifliğimizi şöyle bir kenara bırakıyoruz. Bugün de biraz daha fantastik bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu yolculuğumuz ise okyanus üzerinde oluyor. Yine geçen yılın son ayında keşfettiğim gruplardan biri olan “Schammasch”in 2024 yılında çıkardığı albümü “The Maldoror Chants: Old Ocean”dan sizlere söz edeceğim. Albümün adı uzun olduğu için yazının bundan sonraki kısmında sadece Old Ocean olarak yazacağım. 2009 yılında, İsviçre’nin Basel şehrinde temelleri atılmış bir grup Schammasch. Grubun ismi İngilizcede “Şampanya” anlamına geliyor. Fakat elbette İngilizcedeki bu anlamı baz alınmamış. Babil mitolojisindeki güneş tanrısının adını temsil ediyor Schammasch. Grup, ilk yıllarında Black ve Death Metal alaşımlı müzik yapıyor olsa da sonrasında işin boyutunu biraz daha üst düzeye taşıyorlar ve Avant-garde Metal ile Black Metal’i ayrı ayrı alarak, bir huniden geçirip yoğun ve görkemli bir müzik yapıyorlar. Böylesi dönüşüm gösteren ve müziğini daha da geliştiren gruplara olan hayranlığımı bilen bilir. Bu yüzden de Schammasch’ın geçen yıl çıkarmış olduğu Old Ocean’ı dinlemek benim için gerçekten güzel bir deneyim oldu ve şimdi de sizlere o deneyimlerimden söz edeceğim.

İsviçreli grup kendisini Avant-garde’ın kollarına atmasıyla aynı zamanda bir konsept grup olma yoluna da girmiş. Zaten grubun görünüşü de oldukça mistik bir forma sahip. “Ghost”un “Opus Eponymous” dönemindeki maske tasarımına benzer maskeleri ve cüppeleri ile boy gösteriyor grup elemanları. Bu da yaptıkları bu konsept müzik ile örtüşüyor aslında. Old Ocean’ı baştan sona iki kez dinledim ve bu iki dinlememde de gerçekten gruptan çok etkilendim. Albümün açılış şarkısı olan “Crystal Waves” (aynı zamanda favori şarkım oldu) yaklaşık 14 dakikalık süreye sahip olmasına rağmen, içindeki geçişkenliğin fazlalığı, müzikal yoğunluğun doyuruculuğu ve atmosferik öğelerin de kıvamında olmasıyla muazzam bir şarkı olmuş. Böyle bir şarkı ile albümü açmak ve sonrasında gelecek olan şarkılar için heyecanı üst düzeyde tutmak harika bir iş olmuş. Melodik açıdan gerçekten doyurucu olması ve aynı zamanda da Metal’in o sertliğinden çok uzaklaşmaması albümü gerçekten de baştan sona muazzam bir forma sokmuş. Albümü dinlediğim sürede şarkıların kendi içlerindeki melodik ve riff çeşitliliğine ve vokal performansının ne düzeyde olduğuna dikkat ettim. Vokal beni öyle çok etkilemese de geri kalan her şeyin gerçekten de üst düzey bir noktada yer aldığını söyleyebilirim. Bu yüzden de albümü dinlemek gayet keyif verici bir eylem oldu benim için. Üzerine çok düşünülmüş ve aynı zamanda da detayların zenginliği ile şarkıların daha da iştah kabartıcı hale getirilmiş olması Old Ocean’ı görkemli yapıyor. Zaten albümün teması da aslında bir hikâye anlatmaya dayalı. Bir monolog ile müziğin bir araya gelmesini dinliyoruz ve bunu da Schammasch çok iyi bir şekilde kotarıyor.

İsviçreli Schammasch’ı keşfettiğim için çok mutluyum. Keşke 2024 yılının sonlarında değil de ortalarında keşfetseydim o zaman bu albümü belki en iyi 15 albüm listesine bile sokabilirdim. Fakat geç olsun, güç olmasın diyoruz. Old Ocean’ı mutlaka dinlemenizi öneriyorum. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 9/10