Albüm Kritik 1059 (As I Lay Dying / Through Storms Ahead)

Herkese selamlar! Bugün sizlere benim en büyük hayal kırıklığı yaşadığım bir gruptan söz edeceğim. Açıkçası tam olarak grubun kendisi ile ilgili bir hayal kırıklığı da değil. Grubun bugün içinde bulunduğu duruma sebep olan tek bir isim var. Onunla ilgili biraz serzenişte bulunmak istiyorum. “As I Lay Dying” benim çok uzun süreden beri dinlediğim bir Metalcore grubu. Gerçekten de bu grubun potansiyelini çok uzun yıllar önce keşfetmiştim ve yıllar içinde Metal camiasına olan etkileri de benim ve benim gibilerin grubun potansiyelini ne denli doğru yorumladığını göstermiş oldu. “Beneath the Encasing of Ashes” ile 2001 yılında dehşet bir giriş yaptı As I Lay Dying. Tıpkı aynı yolda yürüdükleri “Trivium” gibi Metalcore’u bir anda tüm Metal camiasına dinletmeye ve sevdirmeye başlamışlardı. İşin güzel tarafı ise ABD’li Metalcore grubunun durmak gibi bir niyeti yoktu. Sonraki albüm “Frail Words Collapse” her ne kadar bir önceki albümü kadar büyük bir başarı göstermese de yine de grubun neler sunabileceğini sağlam bir şekilde gösteriyordu. Esas patlama ise zaten bu albümden sonra oldu. “Shadows Are Security” As I Lay Dying’in Metalcore’u yüksek seviyede icra etme girişiminin kökünü salmaya başlamasıdır. 2007’ye geldiğimizde ise bana göre grubun en görkemli albümlerinden biri olan “An Ocean Between Us”ı bizlerin huzuruna sunarak artık Metalcore camiasında en iyilerden biri olduğunu ve büyük konserlerin aranan grubu olduğunu göstermiş oldu. Kariyeri bu derece şahane giden bir gruptu işte As I Lay Dying. 2010’da “Powerless Rise” ile vitesi daha da yükselttiler ve ne denli sertleşebildiklerini gösterdiler. Fakat benim için As I Lay Dying’de içime sinmeyen tek bir konu vardı. O da bu denli kalın gövdeli şarkılarda var olmasını bir türlü anlamadığım temiz vokaldi. Elbette Metalcore gruplarının hemen hemen hepsinde bu şekilde müzik icra ediliyor. Fakat As I Lay Dying’in temiz vokallerini seslendiren basçıların hepsi (bir sürü eleman değiştiği için) çok pop müzik janrında şarkıları söyledikleri için irrite oluyorum açıkçası. Bu yüzden de grupta temiz vokal olmaması daha iyi olurdu diye düşünmeden edemiyorum. “Powerless Rise” sonrası 2012’de “Awakened” geldi ve bu albüm sonrasında işler karıştı. Grubun ikon adamı “Tim Lambesis” karısını öldürmesi için katil tuttu ve karısını öldürttü. Cinayet azmettiricisi olarak hapse girdi. İşte bu noktadan sonra As I Lay Dying’in çöküş dönemi başladı. O zamanki grup elemanları “Wovenwar” adında başka bir grup kurup yola devam etme kararı alsalar da o gruptan istenilen verim alınamadım. Çünkü As I Lay Dying ismi öyle ya da böyle hala çok güçlüydü ve müzik icra etmeye devam etmek istiyorlarsa bu isim altında yapmaları en mantıklı olandı. Fakat grubun esas oğlanı Lambesis hapisteydi. Lambesis’in cezası bir şekilde indirime girdi (tam ne oldu bilmiyorum) ve hapisten çıktı. Kemik As I Lay Dying kadrosu tekrar bir araya geldi ve 2019 yılında “Shaped by Fire” albümlerini yayınladılar. Metal camiasında çoğu kişi (ben de dahil olmak üzere) üstü kapalı bir ambargo uyguladı gruba. Çünkü Lambesis’in tekrar mikrofon başında olması hoş bir şey değildi. Fakat grubun geri kalan elemanları o kadar yetenekli adamlar ki (Lambesis de öyle) oldukça sağlam bir Metal albümü yaptıkları için bu ambargo da sürdürülemedi. Öyle ki 2019 yılında çıkan en iyi Metal albümlerinden biri olarak da lanse edildi. As I Lay Dying arkasına tekrardan sağlam bir rüzgâr almış oldu. Fakat o rüzgârı da bu yıl bir şekilde Lambesis denen kişilik bozukluğu tersine çevirmeyi başardı. Hem de bu yazının konusu olan yeni albümleri “Through Storms Ahead” çıkar çıkmaz yaptı. Bir anda bütün grup üyeleri As I Lay Dying’den ayrılma kararı aldı. Çünkü Lambesis denen manyakla sürdürülebilir bir iletişimin olmadığını ve bu projede yer aldıkları sürece kendilerinin de kontrolden çıkacağını anlamışlardı. Bu yüzden de Through Storms Ahead onların aynı zamanda veda albümü oldu. İşte bu muazzam grubun bu noktaya tekrardan gelmesinin sebebi bir kez daha Lambesis ve abuk davranışları oldu. As I Lay Dying’in yeni albümünden bahsedeceğim elbette. Fakat grubun artık ne şekilde varlık göstereceğini bilemiyorum. Varlık gösterecek mi onu da bilemiyorum. Tek bildiğim As I Lay Dying’de Lambesis hanedanlığı son bulmadıkça ne yazık ki bu tür problemler hep olacaktır.


Through Storms Ahead, As I Lay Dying’in hem yeni hem eski formunu barındıran hem de Metalcore’un o sağlam, sert ve melodik o enerjik tarafını da bizlere sunuyor. Albümü dinlemek gerçekten büyük keyif. Tim Lambesis her ne kadar hödük ve manyağın teki bir adam olsa da Metal’i gerçekten çok iyi bilen ve içselleştirebilen bir adam. Elbette sadece Tim ile alakalı bir şey değil. Fakat şarkı yazımlarında Tim ve “Phil Sgrosso” söz sahibiler. Bu yüzden de Through Storms Ahead’de duyduğumuz her şey bu adamların fikrinin, yazımlarının notalara dökülmüş hali oluyor. Bunun yanında konuk müzisyenlerle de çalışılmış ve özellikle “Slaughter to Prevail”den “Alex Terrible”ın da seslendirdiği “We Are The Dead” şarkısı bana göre albümün en sağlam ve en iddialı şarkısı olmuş. Albüm çıkmadan önce grup birçok tekli yayınladı ama ben dinlemedim. Albümü bütünüyle dinlemeyi istedim. İyi ki de öyle yapmışım. Albümde hayal kırıklığı yaratan şey bir kez daha temiz vokaller oldu. Baştan sona iki defa dinlediğim bu albümde hep şunu dedim; yahu bu şarkılar sadece brutal vokalle daha iyi olurdu. “Josh Gilbert”ın o temiz sesi belki bir Pop, Pop-Rock albümünde çok iyi durabilir ama böylesine sert ve dolu dizgin öfke ile bezenmiş bir albümü aşağı çekmekten başka bir işe yaramıyor. Diğer taraftan Lambesis’in bir kez daha hakkını teslim etmek gerekir. Çünkü Brutal vokalde gerçekten de çok sağlam işler yapıyor ve hala o dehşet verici sese sahip. Canlı performansında durum nedir bilmiyorum ama albüm kaydında çok sağlam duruyor.

Böylesine sağlam bir albüm ile 2024 yılını selamlamış olan bir grubun artık tek bir kişi ile başbaşa kalması gerçekten çok dramatik. Tim’in artık kendine gelmesi lazım. Başını ellerinin arasına alıp ne bok yediğini bir düşünmesi lazım. Fakat katil ruhlu bir adamdan bahsediyoruz. Muhtemelen bu öfkeli davranışları ve sinir bozucu hareketleri hiçbir şekilde dinmeyecek. Through Storms Ahead’in başarılı bir albüm olmasına bile gölge düşürmeyi başaran bir adamdan söz ediyoruz sonuçta. Bu albümde emeği olan bütün müzisyenler grubu terk edip gitti. Şimdi tek başına, kendi topu ve kendi kalesi ile oynayabilir. Tabi oynayacak bir şey kaldıysa Lambesis için. Through Storms Ahead, bu yıl çıkan çok iyi Metalcore albümlerinden biri olmuş. Müziğe gölge düşmese, başka şeyler konuşulmasa tabi daha iyi olurdu ama durum bu. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8/10



Yorumlar