Albüm Kritik 1036 (Totengott / Beyond the Veil)

Herkese selamlar! Yeni bir haftaya daha başladık. Soğukların kendini hissettirdiği fakat bir yandan da güneşin ben de buralardayım dediği hava sıcaklığı ile baş etmek zorundayız. Tabi ki bunu ben yaşadığım bölge minvalinde söylüyorum. Daha soğuk bölgelerde yaşayanlar zaten kışı tamamıyla hissetmeye başlamıştır. 2024 yılını geride bırakmaya yaklaşıyoruz. Herhangi bir yıla sorumluluk yükleme gibi bir huyum yoktur. İnsanın başına gelen şeylerin zamanla bir alakası olduğunu düşünmüyorum. Zamanı mahvetme üzerine kodlanmış insanlığın becerisi her yılda kendisini gösteriyor sonuçta. Dediğim gibi işin kaotik tarafından artık bahsetmek istemiyorum. Özellikle ülkemiz adına her geçen günün, ayın, yılın zaten giderek boka sardığını hep birlikte yaşıyoruz. Bu yüzden de bu tür şeylerden uzun uzadıya söz etmekten yoruldum. Tercihlerimizin sonucunu yaşıyoruz ve evet, kurunun yanında daima yaş da yanar, yanacaktır da. Bütün bu kaosu biraz olsun müzik ve görsel sanatlarla geride bırakabilenlerden biriyim ben de işte. O yüzden de burada okuduğunuz albüm değerlendirmeleri ve diğer yazıların gerçekten de zevkle ve büyük bir iştahla yazıldığına emin olabilirsiniz. Bugün yönümüzü İspanya’ya çeviriyoruz. Doom, Black, Thrash Metal türlerini bir araya getiren bir grup olan “Totengott”un bu yıl çıkardığı “Beyond the Veil” albümünden sizlere söz edeceğim.

Grup başlarda bir cover grubu olarak Metal camiasına giriş yapmış. Tabi bu giriş yapma işi oldukça küçük çaplıdır. Neticede yerel barlarda çalan bir cover grubundan bahsediyoruz. Sonrasında ise kendilerine bir grup kurmuşlar ve sevdikleri türleri araya getirerek şarkılar yazmaya başlamışlar. Günün sonunda da 2014 yılında ilk demolarını yayınlamışlar. Sonrasında ise, 2017 yılında ilk albümleri olan “Doppelgänger”ı çıkarmışlar. Grubu yeni keşfettiğim için diskografisindeki önceki albümlere vakıf değilim. O yüzden de sadece Beyond the Veil üzerinden grubu değerlendireceğim. Öncelikle Thrash, Doom ve Black Metal türlerini bir araya getirme fikrini ciddi anlamda garipsedim. Çünkü Doom ağır aksak bir Metal türü iken Thrash tam tersi hızın kendini gösterdiği bir türdür. Bu tezatlığı bir araya getirmenin pek de akıl karı olduğunu düşünmüyordum. Albümü dinlemeye başlamadan düşüncelerim bu yöndeydi. Albümü dinlemeye başladığımda ve birkaç şarkı geçtikten sonra grubun yaptığı şeyi daha net bir şekilde anladım. Benim düşündüğüm gibi bütün bu türleri karıştırarak beste yapma gibi bir dertleri yokmuş adamların. Çok daha akılcı ve basit bir şekilde bazı şarkılar Thrash, bazıları Black ve bazıları da Doom Metal olarak yazılmış ve albüme eklenmiş. Bu yüzden de albüm kendi içinde tutarlılığı olmayan bir noktaya konumlanmış. Yine de dinlediğim süre boyunca bunun çok da kötü bir fikir olmadığını düşündüm. Çünkü tek bir albümden farklı tatlar almak benim için bir sorun teşkil etmedi. Yine de özellikle işin Thrash Metal kısmında çok zevksiz beste yazımları var. Black Metal zaten var mı yok mu pek anlayamıyorsunuz. Yoğunluk Thrash Metal ve Doom Metal üzerine verilmiş. Doom Metal şarkılarına da ayrıca atmosferik öğeler eklenerek albümü biraz daha karanlık yapma amacı hedeflenmiş. Bir nebze bunu başarmış olsalar da çok etkileyici şeyler yok. Prodüksiyon açısından da herhangi bir kusuru yok albümün. Albümde yer alan her şey rahat bir şekilde duyuluyor. Vokal konusunda bence daha başarılı bir performans ortaya konulabilirmiş. Yine de bütüne baktığımızda ortalama bir albüm dinlediğimi ve genel olarak dinlemekten gocunmadığımı söyleyebilirim.

İspanyol Totengott, bu yıl çıkardıkları Beyond the Veil ile ortalama bir işe imza atmış. Dinlediğim süre boyunca sıkılmasam da sürekli dinlemek isteyeceğim bir albüm de olmadı. Farklı türlerin şarkılarını tek bir albümde toplayarak deneysel bir şey de yapmış grup. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10