Albüm Kritik 1007 (Aborted / Vault of Horrors)

Herkese selamlar! Eylül ayının ilk pazartesi gününden herkese selamlar! Artık sonbaharın kapılarını açtık ve ciddi anlamda açtık. Havaların gerçekten de tam eylül başlangıcında serinlemesi çok garip oldu. Fakat bunun uzun süreli olacağını sanmıyorum. Yine de böyle olması elbette güzel. Ben de size bu ayın ilk pazartesi günü için bir albüm kritiği ile merhaba diyorum. Belçikalı Death Metal, Deathcore ve Grindcore grubu “Aborted”ın bu yıl çıkardığı “Vault of Horrors” albümünden sizlere söz edeceğim. Aborted da benim yeni keşfettiğim gruplardan birisi. Her ne kadar ben yeni keşfetmiş olsam da grubun kendisi uzun yıllardır Metal sahnesinde esip gürlemekte imiş. 1995 yılından bu yana Metal’in en sert halini icra ediyor Aborted. İlk olarak Deathcore ile başlasalar da sonrasında bu türün yanına Death Metal ve Grindcore türlerini de eklemişler. Grubun önceki albümlerinde neler yaptığını bilmiyorum. Fakat bu albümün dinlediğim süre boyunca bu üç türden de tatlar aldım. Bu yüzden de bu üç türün birleşiminden oluşan bir albümü dinlemek benim için çok iyi bir deneyim oldu. Özellikle gittikçe daha da sert şeyleri dinlemeyi seven biri olduğum için böylesi albümler de kalbimi çalıyor. Şimdi, Vault of Horrors’ın detaylarına geçelim.

İlk olarak benim için şöyle bir ikilem var. Çok fazla Deathcore ve Grindcore albümleri dinlemediğim için bu albümlerin hangisinin hangi noktalarda öne çıktığını tam olarak kestiremiyorum. Çünkü dinlediğim her albüm bana çok iyi geliyor. Bunun bir diğer nedeni de bu tür sert türlerin beni gerçekten etkiliyor olmasıdır. Yani bu türlerde üretilen herhangi bir albümü dinlediğimde kendimi çok iyi hissediyorum ve Metal’in o pervasız haline şahitlik ettiğim için de keyifleniyorum. Diğer yandan bana her albüm böyle geldiği için de işin içinden çıkmak zor oluyor. Bu tür albümlerde riff yazımları çok önem arz etmiyor aslında. Zira her albüm aynı metot ile kaydediliyor. Evet, sert ve kaotik riffler yazılıyor ama bunlar her albümde bana göre aynı seviyede oluyorlar. Bu tür albümleri esas ön plana çıkaran şeyin davul olduğunu düşünüyorum. Davulun nasıl ve ne kadar büyük çapta efektif bir şekilde kullanıldığı gerçekten de dinleme zevkinizi belirliyor. Elbette gitarların yaptıkları da önemli ama dediğim gibi bu türler için yaratılan albümlerde davulun kullanımı albümün seviyesini belirliyor. Bazı gruplar her şeyi ile farklılaşmayı başarıyor. O gruplara bir örnek vermem gerekirse “Infant Annihilator” olur. Bu grubun icra ettiği müzik her ne kadar Aborted ile örtüşüyor olsa da Infant Annihilator’ın hayvanlığı çok daha başka bir boyutta. Vault of Horrors’ı dinlediğim süre boyunca gayet keyif aldım. Albüm kendisini dinlettiriyor. Yazılan riffleri de gayet başarılı buldum. Vokalin agresifliği de gayet tatmin edici. Fakat davulun biraz daha ön planda olmasını beklerdim. Bu albümde de gayet başarılı bir iş ortaya koymuş “Ken Bedene” ama bence daha iyi şeyler duyabilirdik kendisinden. Diğer taraftan gitar sololarının da şarkılara ciddi anlamda sağlamlık hissi verdiğini de belirtmek isterim. Prodüksiyon kalitesi olarak da modern bir Metal albümünden nasıl bir sound duymak istiyorsanız bu albüm de öyle bir sound ile geliyor. Her şey gayet net bir şekilde duyuluyor ve kayıt kalitesi üst düzeyde.


Aborted ile biraz geç tanıştım ama geç de olsa bu grubu dinlediğim için çok memnun kaldım. Vault of Horrors, dinlemesi çok keyifli bir albüm olmuş. Özellikle benim gibi Metal’in bu en sert hallerini seviyorsanız bu albüme de bir şans vermeniz gerekir. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8/10



Yorumlar