Albüm Kritik 990 (Kawir / Kydoimos)

Herkese selamlar! Haftanın ilk gününde siteye yazı girişi yapamasam da bugün, haftanın ikinci gününde, albüm yazmak için bilgisayarın başına oturabildim. Bugün sizlere benim yeni keşfettiğim ama muhtemelen birçok kişinin uzun süredir bildiği çok güzel bir gruptan ve onların bu yıl çıkardıkları albümlerinden söz edeceğim. Diyorum ya yeryüzündeki bütün gruplardan haberdar olma şansım sadece benim için değil herkes için sıfır. Bazen çok köklü Metal gruplarını da yeni keşfetmiş oluyorum. Bu da normal. Her eski grubu biliyor olsaydım zaten Metal ilahı olurdum. Kendi savunma mekanizmamı güzel bir şekilde çalıştırdığıma göre yazının ana konusuna geri dönelim. Yunanistan’ın Black Metal ve diğer ekstrem türlerde insanlığa hediye ettiği grup sayıları gerçekten bir hayli fazlalaştı. Bu küçük ve sıcak ülkeden böylesine sert ve kaotik grupların çokça çıkıyor olması taktire şayan. 1993 yılından bu yana Metal camiasında yer alan “Kawir”i bu yıl çıkardıkları “Κυδοιμός (Kydoimos)” albümleri dinlemeye başladım. Uzun yıllardır bu karanlık dünyada yer alan Kawir’in Black Metal’in atmosferik ve putperestlik tarafını icra ettiğini görüyoruz. Albümlerini daha çok Yunan mitlerinden kurgulayarak yaratıyor Kawir. Eh, Yunan mitolojisi derya deniz olduğu için beslenme kaynakları da uzun soluklu görünüyor. Albümün adı normalde Yunanca olarak yazılmış olsa da ben Latin harflerine karşılık gelen “Kydoimos” kelimesi ile yazının içinde anacağım. Zaten grubun kendisi de Spotify’da Latin harfleri ile albümü yayınlamış. Diğer türlü dünyanın geri kalanı için büyük bir dert olurdu. Şimdi gelelim be mitoslardan doğal albümün detaylarına.

Kawir, 6 kişiden oluşan bir grup. Sahnenin her yerini dolduruyorlar yani. Kydoimos’u baştan sona kaç kere dinledim bilmiyorum. Çünkü bu albüm gerçekten de benim sevdiğim birçok gruptan parçalar barındırıyor. Bu 6 kişinin bir araya gelip çıkardığı bu albümün hem atmosferik olarak hem de müzikal olarak çok güçlü bir noktada durduğunu söyleyebilirim. Pagan Metal, Viking Metal deyince benim aklım biricik grup “Falkenbach” geliyor. “Markus Tümmers”in önderliğinde uzun süre boyunca muazzam albümler dinlediğimiz Falkenbach’ın tarzına benzettim Kawir’i de. Kendileri hiç Falkenbach dinlemiş midir bilmiyorum. Fakat yıllar sonra, tam olarak olmasa bile, bir nebze de olsa bana Falkenbach hissiyatı yaşatan bir gruba denk gelmek resmen duygulandırdı beni. Öylesine özledim ki Falkenbach’tan yeni bir şeyler duymayı, Markus Tümmers’in birden çıkıp bizlere muazzam şarkılar fırlatmasını… Bu özlem doğrultusunda da Kawir yüreğimdeki ateşi bir nebze olsun dindirmeyi başardı. Diğer taraftan “Kampfar, Dark Funeral, Taake” gibi gruplardan da melodik tınıların esintilerini duyuyorsunuz. Bu yüzden de Kydoimos’un çok sağlam bir iş olduğu artık su götürmez bir gerçek oluyor. Albüm teknik açıdan herhangi bir soruna sahip değil. Gayet iyi bir prodüksiyon ile kaydedilmiş, görkemli, atmosfer yoğunluğu yüksek ve aynı zamanda da sizleri gerçekten de Yunan mitlerindeki hikayelerin içine sokabilecek derecede de edebi eserler var. Albümde en dikkat çekici şey zaten Pagan Black Metali’nin her şarkıda atmosferik ve melodik olarak yoğunluğunu koruması oluyor. Bu da albümü bütünsel olarak güçlü kılıyor. Yazılan riffler de gerçekten çok keyif verici işler. Diyorum ya sanki Falkenbach’ın uzak akrabasını dinliyorsunuz. Yakın diyemem kusura bakmayın. Çünkü Falkenbach’tan bir başka grup daha yok aynı kalitede ve aynı mükemmellikte. Melodik partisyonları ile her şarkı bir efsane anlattığını çok net bir şekilde belli ediyor. Kawir’in gerçekten bu işte ne kadar usta olduğunu albümü her dinlediğimde daha da iyi anladım. Böyle bir grubu keşfetmeden hayatıma devam etmek istemezdim. Neyse ki Zeus yollarımızı kesiştirdi.

Eğer sizler de epik albümler dinlemeyi seviyorsanız ve Pagan Black Metali’ndeki o efsanevi atmosferi solumaktan hoşlanıyorsanız bu albüme mutlaka bir şans vermelisiniz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 9/10