Albüm Kritik 988 (Hekseblad / Kaer Morhen)

Herkese selamlar! Bugün sizlere Norveç görünümlü ABD’li bir Black Metal grubundan bahsedeceğim. Elbette grubun bu yıl çıkardığı albümden daha çok bahsedeceğim. 2021 yılında kurulan “Hekseblad” gerçekten de beni çok şaşırtan bir grup oldu. Grup hakkında herhangi bir araştırma işine girişmeden önce albümü dinlemeye koyuldum. Daha albümün ilk şarkısında İskandinav bir Black Metal grubu dinlediğimi ve bu İskandinav ülkesinin de Norveç olduğunu düşündüm. Hatta kendimden de baya emindim. Fakat ne zamanki grup hakkında bilgi edinmek için araştırmalara giriştim işte o an oldukça şaşırdım. ABD’den bizlere Norveç havası estirmeyi başaran bir grup olmaları bana göre gerçekten de şaşırtıcı bir şey. Evet, birçok ABD’li grup dinledim Norveç Black Metali’ni icra eden. Fakat Hekseblad bunların içinde belki de en Norveçli gibi olanıydı. Bu yüzden de yazının giriş kısmında bu denli şaşkın olmamı sizlerle de paylaşma istedim. Grup 2021 yılında kurulmuş ve o yıl içinde iki EP çıkarmış. O EP’leri dinlemedim henüz. Zaten benim grubu keşfetmemi sağlayan şey bu yıl çıkardıkları ilk LP’leri oldu. LP’nin adı gördüğünüz üzere “Kaer Morhen”. ABD’li olup böyle bir isme sahip albüm çıkarmaları bana bir başka ilginç gelen şey olmuştu. Grup hakkında araştırma yapmaya devam ettiğimde bu ismin aslında bir edebiyat eseri ve bilgisayar oyunu olan “The Witcher”da geçtiğini öğrendim. Daha da enteresanı grubun tema olarak seçtiği şey de The Witcher kitapları imiş. Bu yüzden albümün adı da belli bir mantığa oturmuş oluyor. Her ne kadar benim ilgimi çeken bir eser olmasa da dünya çapında birçok hayranı olduğunu biliyorum. Black Metal’in içine dahil olması da oldukça ilginç olmuş. Böylesi şeyleri seviyorum. En azından sıradanlığın dışına çıkmaya cesaret ediyor bazı gruplar. Diğer taraftan bu sıradanlığın dışına çıkma işini öylesine muazzam bir müzik ile yapmış ki Hekseblad, gerçekten de şapka çıkarmamak elde değil.

Norveç görünümlü dememin en büyük nedenlerinden biri de Norveç Black Metali’nde ilk olarak duymaya başladığımız o çiğ gitar tonu, vasat prodüksiyon ve çiğ-brutal vokal tarzını bünyesinde barındıran bir grup olmasıdır. Hekseblad’ın bunu çok iyi düşünüp, uygulamaya geçmesi gerekiyordu. Bunu da başarmış. Son zamanlarda dinlediğim en iyi old-school sesli Black Metal gruplarından biri oldu. Bu yüzden de grubun ne denli büyük bir potansiyele sahi olduğunu bu albümü dinleyen herkes fark edecektir. Her şeyi çalan, besteleyen adamımız “Frosk” ile şarkıları çiğ bir ses ile söyleyen “Bruxa” ile iki kişiden oluşan bir grup Hekseblad. Frosk’un bu noktada gerçekten de Black Metal vizyonunun çok iyi noktada olduğunu görüyoruz. “Emperor, Taake, Burzum, Mayhem” gibi gruplardan çok iyi feyz almış adamımız. Bu feyz alma işini de kendi grubuna gayet niş ve orijinal olmaya oldukça yakın bir şekilde yansıtmış. Bu yüzden de albümü dinlediğim süre boyunca hep keyif aldım. Her şarkıda beni şaşırtan ve heyecanlandıran birçok partisyon oldu. Albümün bütününe bakınca da zaten şahane bir işin ortaya konduğunu çok rahat anlıyorsunuz. Geçen bir albüm kritiğinde sözünü etmiştim. Artık günümüz yeni Black Metal grupları eğer çok sıradan rifflerden oluşan ve vasat düzeyde şarkılar yazıyorsa bunu yoğun atmosfer ile kapatmaya çalışıyorlar. Bir de üzerine kötü bir sound ile şarkıları kaydediyorlar ki ne halt yedikleri çok da anlaşılmasın. Hekseblad ise böyle bir grup kesinlikle değil. Prodüksiyonu old-school seçmesinin sebebini şarkıları dinlerken çok iyi anlıyorsunuz. Çünkü yazılan riffler, gitar soloları ve melodik partisyonlar zaten modern sese sahip bir albüme gitmez. Bu yüzden de bu gelenekselci vizyon burada yanlış değil. Tam tersine daha da etkileyici duruyor.

Hekseblad'ın The Wticher temalı, old-school havalı ilk LP’si Kaer Morhen beni inanılmaz mutlu etti. Gerçekten de böylesi albümleri dinlemeye bayılıyorum. Hiçbir şekilde canımı sıkan bir unsuru olmadı. Mükemmel bir albüm demek de abartı olacaktır elbette. Fakat benim için ona yakın bir albüm olduğunu da söylemeden edemeyeceğim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8/10