Albüm Kritik 979 (Selbst / Despondency Chord Progressions)

Herkese selamlar! Bugün, bu sitenin ilk kurulduğu yıldan bu yana bir Venezuelalı bir gruptan sizlere bahsedeceğim. Ülkenin adını yazarken bile şüpheye düşüyorum. Hiçbir şekilde bu ülke ismini yazarak bir pratiğe dökmemişim bile. Zaten insan neden Venezuela’yı yazma pratiğine dökmek ister ki? Böyle garip ve saçma bir sorudan sonra yazıya devam edelim. Grubun adı başlıkta da gördüğünüz üzere “Selbst”. “N” mahlaslı “Jhonathan Villamizar” tarafından 2010 yılında bir solo grup projesi olarak hayata geçirilmiş Selbst. Black Metal’in hem melodik hem de avangart tarafını icra ediyor. Grubun kuruluşunda vokal kısmını konuk müzisyenleri dahil ederek karşılayan N, 2020 yılında çıkardığı ikinci LP’si “Relatos de Angustia”dan itibaren şarkıları da kendi söylemeye başlamış. Yani Selbst için her şeyi yapan tek bir adam var o da N. Elbette konserlerde konuk müzisyenler eşlik ediyor dostumuza. Fakat şarkıların yazım, besteleme ve kayıt sürecinde N bulunuyor. Her ne kadar müzik kariyerine Venezuela’da başlamış olsa da N, günümüzde Şili’de yaşıyormuş kendisi ve oradan insanlığa sesleniyormuş. Selbst, hakkında ciddi anlamda bir araştırma yaptım. Fakat hepsini buraya yazmam söz konusu değil. Yine de şunu da belirtmeden giriş kısmından ayrılmak istemiyorum; Selbst her ne kadar 2010 yılında kurulmuş bir grup olsa da ilk EP’sini 2015 yılında çıkarmış. Bu sürece kadar Split albümler ve ilk olarak da bir demo yayınlamış. İlk LP’si olan “Selbst”i ise 2017 yılında çıkarmış. Özellikle bu albümden sonra ciddi anlamda dikkat çeken bir grup olarak görülmeye başlanmış. Bunun nedenini çok iyi anlayabiliyorum. Zira bugün size bahsedeceğim “Despondency Chord Progressions” albümü bu yıl içinde dinlediğim en etkileyici işlerden biri oldu.

Despondency Chord Progressions’ın ilk şarkısını açıp dinlemeye başladığımda, daha ilk dakikası bitmeden muazzam bir albüm dinleyeceğimi anladım. Evet, bunu ilk şarkıdan anlamıştım. Zira benim taparak dinlediğim birçok gruptan esintiler taşıyor ve bunu kopyala-yapıştır yöntemi ile değil, olabildiğince orijinal riffler yazarak yapıyordu. N’in Black Metal’i içselleştirme şekli beni hemen kendisine çekmeyi başarmıştı. Bu karanlık müziği olabildiğince geliştirme üzerine dayalı bir bakış açısı var. İşin içinde melodik partisyonlar, gitar soloları, deneysel riff yazımları ve avangart çeşitlemeler var. Haliyle dinlediğim albümün beni etkisi altına alması kaçınılmaz oluyor. “Mgła, Deathspell Omega, Ignis Haereticum, Glorior Belli, Horna, Haken, Taake” gibi daha sayamadığım birçok grubun genomunu taşıyan bir albüm dinliyorsunuz. Bu, benim için zaten dehşet verici bir şey. Bütün bu grupların bir sentezini dinlemek inanılmaz güzel bir deneyim oldu. Artık benim için en büyük kıstas noktasının görkemli bir albüm olup olmaması olduğunu hep dile getiriyorum. Çünkü müzikal yetenek olarak artık birçok grup üst seviye işler yapıyorlar zaten. Fakat işin etkileyicilik ve görkemli atmosferi dinleyene verme kısmında hepsi aynı başarıyı gösteremiyor. Zaten böyle bir şey de imkânsız. İşte, aralarında böyle grupların çıkıyor olması onları çok daha değerli kılıyor. N’in Black Metal adına yaptığı şeyleri çok kıymetli buluyorum. Sadece işin virtüözlük kısmından bahsetmiyorum. Bu müziğin ne denli görkemli bir müzik olduğunu çok iyi idrak etmiş. İşlediği konular ile yarattığı atmosfer çok iyi bir şekilde örtüşüyor. Şarkı yazma konusunda da yukarıdaki büyük abileri gibi çok iyi noktada olması da zaten her şeyin saat gibi işlediğini gösteriyor. Despondency Chord Progressions’ı 3 kere dinledim. Bu yazıyı yazarken de dinliyorum bir kez daha. Beni kendisine öyle çeken bir albüm oldu ki işin materyalist kısmından çıkıp, daha spiritüel boyutuna artık kendimi verdim.


Selbst, her şeyi ile muazzam bir albüm sunmuş bizlere. Despondency Chord Progressions’ı bu yılın en iyi albümlerinden biri olarak konumlamamak büyük hadsizlik olur. Bu albümü dinleyen birçok Black Metal dinleyicisi de eminim aynı şeyleri düşünecektir. Dinlemeye değer bir albüm. Dinlemediğinizde ise neler kaybettiğiniz bilmeden yaşayacaksınız. Bence bu çok da iyi bir şey değil. Bir başka yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 10/10



Yorumlar