Albüm Kritik 896 (Tsjuder / Helvegr)

Birkaç gündür sitede bir Death Metal şöleni olduktan sonra neredeyse buranın efendisi olan Black Metal albümlerinden bahsetmeye geri dönüyorum. Hem de gayet iyi bir geri dönüş oluyor bu. Black Metal’in doğduğu topraklar olan Norveç’e uzanıyor ve Black Metal’i hem old-school tarzda hem de Thrash Metal ile güzelce bir şekilde sentezlemiş bir grup olan “Tsjuder”i siteye konuk ediyorum. Old-school tarzda olmaları aslında gayet normal. Zira grup 1993 yılından bu yana Black Metal sahnesinde varlığını sürdürüyor. Ben ise bu yıl çıkardıkları “Helvegr” albümleri ile kendilerini keşfetmiş oldum. İyi ki de böyle şahane bir grup Spotify’da karşıma çıktı. Grubun önceki albümlerini dinlemedim fakat Helvegr gerçekten de dinlemesi son derece keyifli bir albüm olmuş. Hatta bu yıl dinlediğim en kulak doldurucu ve göz kamaştırıcı Black Metal albümlerinden birisi oldu. Giriş bölümünde bu derece ufak tefek bilgiler verdikten sonra gelelim albümün bize neler sunduğuna.

Black Thrash Metal olan birlikteliğini genelde seviyorum. Zaten bu iki türün yakın akraba olduklarını düşündüğümüzde çoğu Black Metal albümüne Thrash Metal genomunu görebiliriz. Özellikle old-school gruplarda fazlasıyla şahit olduğumuz bir şey. Özellikle Norveçli bir Black Metal grubu dinliyorsanız bu birlikteliğe çokça şahit olmuşsunuzdur. Tsjuder’i dinlerken aklıma “Darkened Nocturn Slaughtercult” adlı dehşet grup geldi. Oldukça benzer bir tarzları var. Tabi Darkened Nocturn Slaughtercult’ın Alman bir Black Metal grubu olduğunu da belirtmem gerekiyor. Zaten Avrupa kıstasından birçok Black Metal grubu old-school Black Metal’in DNA’sını çok iyi şekilde koruyarak iyi işler yapıyorlar. Tsjuder’in yılların birikimi olan Black Metal vizyonu ile ortaya koymuş olduğu Helvegr albümü baştan sona şahane rifflerle bezeli şarkıları bizlere sunuyor. Gerçekten de albümde bulunan hiçbir şarkıdan zerre sıkılmadım ver daha da güzeli sürekli bu albümü başa sarıp dinleyesim geldi. Etkisi böyle olan albümleri dinlemek büyük keyif verici bir aktivite. Prodüksiyon kısmında o çiğ soundu korumayı başarmış Tsjuder. Bu demek değil ki enstrümanları çok ilkel bir ses ile dinliyorsunuz. Bir yandan distorsiyonu yüksek gitarlarla harika besteler çalınırken bir yandan da bu bestelerin olabildiğince en iyi şekilde duyulması için güzel bir iş çıkarılmış. Sadece iki kişinin bir araya gelip böylesine dehşet verici bir işe imza attığı Tsjuder grubunda gitarla şahane işler yaratan “Draugluin” mahlaslı adamı çok beğendim. Diğer taraftan vokal kısmında bas gitarda da gövde gösterisi yapan “Nag” da yine çok başarılı bir iş çıkarmış. Albümün genelinde hep heyecan verici bir durum var. Diğer taraftan bazı şarkılardaki birkaç melodik partisyon dahi albümün bizlere yaşatmak istediği gerilimi ve kaosu örtbas etmemiş. Tam tersine gerilimin dozunu daha da arttıracak melodik bölümler yazılmış. Bu yılın en niş işlerinden birinin bu albüm olduğunu düşünüyorum. Bu yıl epeyce bir albüm incelediğimi göz önüne aldığımda bu albümün aralarında parlayan pırlantalardan biri olduğu benim için bir gerçektir. Diğer taraftan bu kadar iyi bir albümle özdeşleşecek iyi bir albüm kapağı da olsaymış daha iyi olurmuş. Kapak resmi konusunda bence daha iyi çalışmaları gerekiyor.

Hiçbir negatif yönü bulunmayan ve kendisini sürekli dinletebilecek şahane bir albüm olmuş Helvegr. Ben de bu albümün hakkını vereceğim ve uzunca bir süre dinleyeceğim. Sizler de eğer Black Metal ve Thrash ikilisini bir arada dinlemeyi seviyorsanız mutlaka bu albüme kulak verin derim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 10/10