Herkese selamlar! Instagram sayfasından da duyurduğum üzere, bu tarihten 31 Aralık 2023 tarihine kadar artık sadece 2023 yılında çıkan albüm incelemelerini okuyacaksınız. Belki araya “Hepsini Dinledim” yazı dizisine ait yeni bir yazı ekleyebilirim. Fakat kesin değil. Kesin olan bir şey varsa belirttiğim tarihler arasında eski yıllarda çıkan herhangi bir albümün kritiğini okumayacağınız. Sonrasında ise ocak ve şubat ayları zaten biraz yazılar seyrek olacaktır. Mart sonu gibi normal tempoya tekrar dönerim. Bütün bu kısa bilgilerden sonra şimdi gelelim bugünün kahramanı olan Death Metal tiranı grubumuza. Geçen yıl da “Autopsy”i sitede ağırlamıştım. İlk olarak 2018 yılında dinlemeye başladığım Autopsy’i artık çalma listemdeki mihenk taşı gruplardan biri olarak etiketlemiş durumdayım. Death Metal dinlemeye alışma sürecimde bu grubun adını duyuyor ve görüyordum. Fakat dinlemek için epeyce bir zamanın geçmesini bekledim. Ne zamanki Death Metal’e olan yakınlığım çok daha sıcak ve samimi bir hal aldı işte o zaman Autopsy’e de şans verdim ve iyi ki de verdim. Bugün en çok dinlediğim Death Metal gruplarından birisi oldu ABD’li dev grup. Bu yazıdan önceki yazımda bu yılın en iyi Death Metal ve hatta en iyi Metal albümlerinden birini “Bonginator”den geldiğini söylemiştim. Zaten bu yıl ciddi miktarda Death Metal albümünü vücuduma enjekte ettim. Autopsy de bu yıl çok sağlam bir albümle bir kez daha kendisini göstermiş ve muhtemelen yılın en iyi Death Metal albümlerinden bir başkasına imza atmış. Şimdi gelin grubun bu yıl çıkardığı ve yine ortalığın kan, revan içinde kaldığı albümü “Ashes, Organs, Blood and Crypts”e şöyle bir göz atalım.
Adından da anlaşılacağı üzere Autopsy’nin derdi parçalanmış vücutlar, tavanlara kadar bezenmiş kan lekeleri ve pisliği bizlere Death Metal yoluyla enjekte etmektir. Bunu 1987 yılından bu yana en muazzam şekilde yapıyorlar. Zaten bu derece iyi olmasalar bugün grubun adından falan söz ediyor olmazdık. Death Metal’in ilk zamanlarından bu yana Metal camiasına terör estirmek için ant içmiş bu manyak grubun diskografisinde çok başarılı işler var. Grubun bütün albümlerini dinlemedim ama çoğu albümünü dinledim ve dinlediğim her albümünden de inanılmaz keyif aldım. Old-school Death Metal denen o safkan Death Metal’i icra ediyor Autopsy. Fakat bunu icra etmek o kadar da kolay bir şey değil. Zaten uzunca süre aynı türde heyecan verici bir şeyler yaratmak genel olarak pek kolay iş değil. Tekrara düşmeye başlayan grupların ne denli can sıkıcı işlere imza attıklarını çokça gördük. Neyse ki Autopsy’nin müzik vizyonu ve Death Metal ile yoğrulmuş genetik kodu sayesinde hala heyecan verici ve gayet sağlam Death Metal albümleri dinleyebiliyoruz. Ashes, Organs, Blood and Crypts de işte böyle bir albüm. Baştan sona Death Metal’in DNA yapısına sadık kalan fakat gayet iyi yazılmış gitar riffleri ve bas partisyonları ile daima heyecan verici ve merak uyandırmayı başaran bir albüm olmuş. Özellikle çok iyi bir prodüksiyonla da geliyor olması bütün bu unsurların çok iyi şekilde duyulmasını sağlıyor ve bizler de dinlemekten büyük keyif aldığımız bir albümü tecrübe etmiş oluyoruz. Autopsy’ni kendine has olan Death Metal yorumlama şeklinden dolayı ayırt edilebilir bir grup olması da işin içine girince dinlediğiniz albümün değeri daha da artıyor. Öte yandan şarkıların hepsinde varlığını ciddi şekilde gösteren iyi yazılmış gitar soloları sizleri mest ediyor. Bunu her şarkıda istisnasız yaşadım. Adamlar öylesine iyi şekilde şarkılar yazmışlar ki, şarkılardaki her geçiş, her enstrüman partisyonu gerçekten çok iyi olmuş. Gitar soloları bitiyor, davul atakları dinliyorsunuz. O biterken bas gitarın bir anda arka planda düz takılmak yerine büyük oynayarak gitar rifflerinin önüne geçen sololarını dinliyorsunuz. İşte bütün bunların çok iyi bir şekilde albümün geneline yedirilmesi bir başarıdır.
Siteye ilk defa yazdığım Autopsy albümü bir EP idi.“Puncturing the Grotesque” EP’sini o zaman dinlemekten hiç hoşlanmamış ve dinlemesi tatsızlık veren bir EP olarak yorumlamıştım. Fakat sonrasında Autopsy ile fazlaca zaman geçirdiğim için grubu çok daha iyi anlamaya başladım ve o EP’yi de artık severek dinliyorum. Hala çok sevdiğim söylenemez ama 2018 yılındaki gibi yerden yere vurulacak bir EP olarak da görmüyorum. Geçen yıl çıkan Autopsy albümü “Morbidity Triumphant” ile grubu artık iyi bir şekilde anladığımı ifade ettiğimi düşünüyorum. Death Metal yolculuğumda birçok albüm ve birçok grup dinledim. Bazılarını ilk anda sevsem de bazılarına çokça şans vermem gerekti ve verdiğim bu şanslar sayesinde de Death Metal vizyonum daha da genişledi. Bu yılın en iyi Metal albümü olarak Ashes, Organs, Blood and Crypts’i söylemem belki şimdiden çok iddialı olacaktır. Zira bu yıl siteye ciddi anlamda fazlaca albüm yazdım. Fazlaca albüm dinledim demek oluyor bu. Yıl sonunda en iyi 15 albüm içine girer mi bilemiyorum ama şansı yüksek görünüyor. Geçen sene 15. olarak listeye giren bir Autopsy albümü olduğunu da söylemek isterim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 9/10
Yorumlar
Yorum Gönder