Albüm Kritik 862 (Wothrosch / Odium)

Yunanistan, Metal camiasında adeta gövde gösterisi yapar oldu. Öyle gruplar çıkıyor ki bu ülkeden hayran olmamak elde değil. Özellikle Metal’in en sert türlerini icra eden grupların sayısı bir hayli fazlalaştı. Ülkedeki genç ve yaratıcı müzisyenlerin bir araya gelerek böylesi şahane gruplar kurmasına sadece imrenerek bakıyoruz. Bunu her yazımda diyorum; bizim ülkemiz ne yazık ki henüz bu derece büyük işler yapan gruplara ev sahipliği yapmıyor. Birkaç grubu sayarız belki ama onların da ciddi anlamda dünyada adlarının duyurdukları da şüpheli. Bugün sizlere söz edeceğim “Wothrosch” adlı Sludge / Death / Black Metal grubu henüz daha yolun başında olmasına rağmen şahane bir albüm ile bu camiaya giriş yapıyor. 3 kişinin bir araya gelip oluşturduğu bu grubun 2018 yılında temelleri atılmış olsa da ilk albümlerini çıkarmaları biraz sürmüş ve o da bu yıl olmuştur. Ben de size grubun bu yıl çıkardıkları ilk albümleri “Odium”dan söz edeceğim. Albümü dinlemeden önce uzun uzadıya kapak resmini inceledim. Albümün adı ile de bağdaştırmaya çalıştım. Albümün anlamını “gizli hastalık” olarak çevirmek daha mantıklı geldi. Zira resimde soluk benizli bir atın olması ve “Mahşerin Dört Atlısı” fenomeninden soluk atın da hastalık ve ölümü temsil etmesi bu noktada bağdaştırmamı mantıklı biz düzleme oturttu gibi. Tabi başka bir anlamı da olabilir. Fakat albümdeki şarkıların adlarına ve atmosferine bakınca pek de haksız olduğumu düşünmüyorum açıkçası.

Albümdeki şarkılar hastalıkları, ölümü, kaosu temsil ediyor. Bu yüzden de teorimin doğruluğu daha da artıyor. Benim teorimi bir kenarı bırakalım şimdi. Albümü dinlemeye başladığımda birkaç şarkı sonra dinlediğimin bir Black Metal albümü olmadığını ama bir Death Metal albümü de olmadığını anladım. Evet, bu iki türden de bir şeyler var ama tam olarak yoklar da. Bir yandan albümü dinliyorum bir yandan da dilimin ucundaki Metal türünü bulmaya çalışıyorum. Daha fazla zihnimi bu gibi şeylerle yormayarak grup hakkında bilgi edinmeye başladığımda Sludge Metal icra ettiklerini gördüm ve böylece rahata da ermiş oldum. Sludge Metal’de çok fazla grup dinlemedim ve karşıma da açıkçası çok çıkmıyorlar. Fakat çıktıkları zaman hep bir başka türlerle olan sentez gibi geliyor müzik bana. Fakat tam anlamıyla netleşmeyince de kafada haliyle düşünüp duruyorum. Odium, grubun ilk albümü olmasına rağmen üzerinde ciddi anlamda kafa patlatılmış bir albüm olduğunu baştan sona gösteriyor. İlk şarkıdan son şarkıya kadar, her bir şarkıdaki dehşete düşürecek atmosfer öğeleri ve şarkı yazım şekilleri gerçekten de farklı bir iş dinlediğinizi anlıyorsunuz. Bu albümün vermek istediği o dehşetengiz ve kaotik havayı daha ilk şarkıda almanız mümkün. Albümün geri kalanında da bu atmosfer yoğunluğu hep zirvede kalarak devam ediyor. Yazılan riffler ve şarkı içlerindeki partisyon geçişleri çok güzeller. Davulun da bu albümde iyi bir şekilde kulaklarda çınlıyor olması ve şarkıların atmosferini belirlemede katkısının da olması hoşuma giden diğer bir unsur oldu. Vokal konusunda da böylesi şarkılara gidebilecek iyi tonda bir brutal vokal dinliyorsunuz. Diyorum ya Yunan gruplar artık öylesine gövde gösterisi yapıyorlar ki daha kariyerlerinin en başında ne denli büyük grup olacaklarını insanlara gösteriyorlar. Odium da baştan sona her şeyi ile bunun kanıtı. Albümü baştan sona çokça kez dinledim. Beğendim ve kıymetli bir iş olarak görüyorum. Yine de şöyle bir düşündüğümde bu albümü uzun soluklu dinleme durumu da pek yok gibi. Ever, her şeyi ile güzel bir albüm dinliyorum ama beni sürekli kendisine bağlayacak bir yanı da yok. Bu bir dilemma değil aslında bu bir sevdiğimiz türlerin bizlere olan yoğun etkisinden dolayı diğer türlere pek bağlanamamadan kaynaklanıyor.


Günün sonunda Wothrosch şahane bir işe imza atmış. Belki bu albümü sürekli dinlemeyeceğim ama sürekli dinleyecek birçok kişi olacaktır. Baştan sona şahane işleyen ve bütün unsurların saat gibi çalıştığı bir albüm olmuş Odium. Dinlemenizi mutlaka öneririm. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8,5/10



Yorumlar