Herkese selamlar! Ulthar’ın bu yıl çıkardığı iki albümden ilki olan “Anthronomicon”u dün siteye yazmıştım. Bugün ise sadece iki şarkıdan oluşan fakat toplamda 40 dakikayı aşan süreye sahip ikinci albümleri “Helionomicon”dan sizlere bahsedeceğim. Aslında bu albümden uzun uzadıya bahsetmeyeceğim. İki albümü bir arada incelemek istemediğim için iki farklı yazıda değerlendirmek istedim. Anthronomicon’u dinlediğim süre boyunca albümün deneyselliği oldukça hoşuma gitmişti. Zaten böylesi farklı işler yapmaya çalışan ve müziği oldukça genişletmeye çalışan gruplara hayranlığım üst düzeydedir. Ulthar da bu yüzden benim merakımı kazanan bir grup oldu. Anthronomicon, deneysel ve avangart yapının bir hayli yüksek olduğu ve bunu iyi bir şekilde gösterdiği bir albümdü. Açıkçası Helionomicon’u dinlemeden önce bu tavrın devam edeceğini zaten biliyordum. Fakat yoğunluk derecesini tahmin edemiyordum. Eğer bu iki albümü tek bir albüm gibi düşünüp bir potada eritme fikri olsaydı aynı düzlemde devam edecekleri aşikardı. Fakat Helionomicon’da deneysellik daha azalmış ve iki tane 20 dakikalık şarkının verdiği hava daha çok avangart tarafa kaymış gibi. Şarkıları dinlemekten hiç sıkılmasam da bu farkı elbette fark ettim. Bu bir sorun değil. Tam tersine Helionomicon’u dinlemekten çok daha keyif aldığımı söyleyebilirim.
Bu albümde de tema aynı; kozmik bir yolculuk ve bu yolculuğun içine dahil olan insan. Bu yüzden tema ve atmosferde herhangi bir değişiklik yok. Bunu bir devam albümü olarak düşündüğümüzde de bunun normal bir seçim olduğunu söyleyebilirim. Eğer benim gibi uzun şarkılar dinlemeyi seviyorsanız Helionomicon’da bulunan “Helionomicon ve Anthronomicon” şarkılarını dinlemekten keyif alırsınız. Uzun süreli şarkılar olmasına rağmen oldukça fazla değişkeni içinde barındıran ve atmosfer yoğunluğu ile sizleri kozmik yolculuğun içine dahil eden şarkılar dinliyorsunuz. Anthronomicon’u dinlerken de kendimi iyi hissetmiştim. Özellikle o albümdeki cesur işleri fark etmek ve her bir şarkıya merakla odaklanmak güzel bir deneyimdi. Fakat Helionomicon’u dinlemek ise her şeyi ile çok daha doyurucu ve çok daha heyecan verici oldu. Albümü baştan sona birkaç kez dinledim ve her dinlediğimde de vay be ne güzel iş yapmış adamlar diye kendi kendime söyledim. Böylesi iyi albümleri dinlemek elbette bir Metal dinleyicisini ihya edecektir. Prodüksiyon ve diğer teknik detaylar önceki albümde olduğu gibi. Bu konularda değişiklik yok. Zaten değişikliğe de gerek yok.
Ulthar'ın bu yıl çıkardığı iki albümün ikisi de gerçekten çok iyi işler olmuş. Her iki albümü dinlemek de büyük keyif. Fakat yarım puan farkla da olsa bana göre Helionomicon çok daha rafine ve çok daha güçlü bir albüm olarak gönlümdeki yerini aldı. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 8,5/10
Yorumlar
Yorum Gönder