Albüm Kritik 822 (Ondfødt / Det österbottniska mörkret)

Herkese selamlar! Bugünkü rotamız Finlandiya oluyor. Finlandiyalı grupları da ayrı bir seviyorum. Zaten İskandinav kıtasındaki grupların Black Metal’e katkıları ortada. Bu katkıyı daha da yükseltmek adına birçok yeni grup ekleniyor. Bugün sizlere söz edeceğim grup öyle çok yeni bir grup olmasa da çok eski bir grup da değil. “Ondfødt”, 2013 yılında temelleri atılmış bir grup. 2013 yılından bu yana da oldukça aktif bir şekilde Black Metal’i icra ediyor. Grubu yeni keşfettiğim için önceki albümlerinde neler yaptılar bilemiyorum. Fakat bu yıl çıkarmış oldukları “Det österbottniska mörkret” albümlerinden yola çıkarsam eğer gayet başarılı işler ortaya koyduklarını düşünebilirim. Zira Det österbottniska mörkret albümlerini dinlediğim süre boyunca gerçekten de büyük keyif aldım. Black Metal’in o çiğ ve kaotik tarafını çok iyi şekilde albümün geneline yaymayı başarmış Fin dostlarımız. Black Metal’in bel kemiği fenomenleri okültizm, satanizm ve kaos gibi konuları işliyor Ondfødt da. Bu yüzden de işin tematik tarafında pek de şaşırtıcı bir şey yok. Zaten bunu genel olarak müzikal kısmında da rahatlıkla anlıyorsunuz. Öyle pek mutluluk verici veya ruhu dinlendirici bir müzik icra etmiyorlar. Ellerinden geleni ardına koymuyor Ondfødt ve bizlere de bu kaotik albümün keyfini çıkarmak kalıyor.

İşin melodik tarafını da aslında bu albümde görüyoruz. Fakat bu melodik partisyonlar öyle yoğun değil. Daha çok bizleri bekleyen şey kaos ve şeytani bir ses oluyor. Riff yazımlarında özellikle bu havayı vermek için iyi mesai harcadıklarını düşünüyorum. Öyle çok kompleks riffler yok. Zaten olmasına da gerek yok. Yazılan rifflerle gayet iyi bir şekilde vermek istenilen atmosfer veriliyor. Öte yandan prodüksiyon olarak da hoşuma gitti albüm. Zira biraz tok bir gitar soundu olmasına rağmen bunu öyle negatif bir şeymiş gibi göstermiyor Det österbottniska mörkret. Özellikle benim “Aosoth”tan dinlemekten pek bir keyif aldığım sounda sahip bu albüm de. Bu yüzden de bu benim için olumlu bir şeydir ve bir ekstra puanımı veririm. Grubu tarz olarak da zaten “Aosoth, Gorgoroth, Aeon ve biraz da Deicide” karışımı olarak görüyorum. Özellikle bana bu grupların tarzını yoğun bir şekilde anımsattı. Elbette başka gruplardan da esintiler vardır. Fakat Ondfødt bu esintileri bir kopyalama olarak albümünde göstermiyor elbette. Kendi tarzlarını oluşturmak adına oldukça çaba sarf ettiklerini fark ediyorum. Fakat günümüzde özgün olmak artık çok zor. Zira hemen hemen her grup istese de istemese de birçok grubun etkisinde kalabiliyor. Bu da artık normal bir şey. Etkisinde kalmak ile birebir kopyalamak arasındaki farkı da unutmamak gerek tabi ki. Albüm baştan sona oldukça kuvvetli şarkılardan oluşuyor. Kafanızı sallaya sallaya dinleyeceğiniz çok şarkı var albümde. Bu da gayet iyi bir şey elbette. Şarkıların kalitesi de oldukça iyi olunca tadından yenmiyor. Artık birçok İskandinav grubundan gördüğümüz üzere şarkı sözlerini kendi dillerinde yazıyorlar. Eh, bu türün en üst seviyesinde olduklarını bildiklerinden İngilizce şarkı sözü yazmakla uğraşmıyorlar. İşin daha garibi ise özellikle Fince Black Metal ile birleşince şarkıları daha şeytani bir havaya sokuyor. Bilmiyorum, en azından bana hissettirdiği bu. Albümdeki davul kullanımına da hayran kaldım. Özellikle zil kullanımlar harikulade olmuş. Burada da “Darkside” efekt görüyoruz. İster kabul edin ister etmeyin “Mgła” insanı “Darkside” Black Metal davulculuğunda birçok davulcunun özendiği bir adam oldu ve özellikle zil kullanımları birçok davulcu tarafından da taklit ediliyor. Bu da gayet doğal.


Finlandiyalı Ondfødt, Det österbottniska mörkret albümüyle ortaya gayet başarılı bir iş koymuş. Bu albümü dinlemekten büyük keyif aldım. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın!

Albüm Puanı: 8/10



Yorumlar