Albüm Kritik 811 (Mord'A'Stigmata / Like Ants and Snakes)

Herkese selamlar! Bugün sizlere geçen yıl çıkmış bir albümden bahsedeceğim. Geçen yıl yazma listeme dahil etmeyi unuttuğum bir albüm aslında. O kadar fazla albüm dinleyince insan haliyle o yıl çıkan albümlerin hepsine yetişemiyor. Yetişmesi de çok zor. Hele benim gibi tek balına bu işi yürütüyorsa! 2019 yılında keşfettiğim Polonyalı “Post-Black Metal ve Avant-garde Metal oluşumu” “Mord'A'Stigmata”nın 2022 yılında çıkarmış oldukları “Like Ants and Snakes” albümlerinden sizlere söz etmek istiyorum. Bu albümü geç de olsa siteye yazmak istedim. Bunun nedeni albümü çok beğendiğim için değil aslında. Mord'A'Stigmata’nın Metal camiasında yaptıklarını genel olarak sevdiğim ve taktir ettiğim içindir. Özellikle Avant-garde Metal ve Post-Black Metal tarzlarını gayet iyi bir şekilde sentezleyebilmeleri ve müziklerini çeşitlendirmek için ellerinden gelenlerini artlarına koymadıkları için bu grubu taktir ediyorum. Daha önce 2019 yılında çıkarmış oldukları “Dreams of Quiet Places” albümlerini buraya yazmıştım. Zaten Mord'A'Stigmata’yı da o albümleri ile keşfetmiştim. Dreams of Quiet Places albümlerini de epey bir süre dinledim ve günümüzde de açıp dinlerim. Çok başarılı bir albüm olmayabilir birçok kişi için. Hatta 2019 yılındaki incelememde ben de 7,5 puan vermişim. Fakat dinlendikçe daha iyi anlaşılan ve kulağa çok daha iyi gelen albümler vardır. İşte Dreams of Quiet Places da bana göre öyle bir albümdür. Şimdi gelelim grubun geçen senenin sonlarına doğru çıkardığı Like Ants and Snakes albümlerine.

Like Ants and Snakes albümlerini birkaç gündür dinliyorum. Bu albümü daha önceden listeme almama rağmen dinlemeye yeni başladım. Zira hep dediğim gibi dinlenecek çok albüm var ve anca sıra geliyor. Öncelikle Dreams of Quiet Places albümlerini çok sevdiğim için ve o albümün bana hissettirdikleri çok yoğun olduğundan beklentimi üst düzeyde tuttum. Bunu yapmak pek doğru değil ama bazı gruplar için beklentim hep yükseklerde oluyor. Albümü dinlemeye başladığımda bazı şeyleri çözmekle işe koyuldum. Artık bir Black Metal albümü dinlemiyordum. Daha doğrusu Mord'A'Stigmata’nın Post Black Metal dediği tarzı pek şarkılarda duyamıyordum. Post Black Metal bu ise ben yokum arkadaş! Şaka bir yana albümü Black Metal kategorisinde değerlendirmemem gerektiğini ilk şarkıda çözdüğüm için geri kalan şarkıları daha makul beklenti ile dinlemeye başladım. Evet, bu bir Avant-garde Metal albümüydü. Tıpkı “Thy Catafalque”ın tarzındaki gibi bir Avant-garde Metal albümüydü. Avant-garde türünün melodik yazımları tekinsiz ve daha nevi şahsına münhasır olduğu için albüm boyunca merak duygum hep dinç kaldı. Fakat ilk dinlemem bittikten sonra açıkçası albümün bana pek de bir şey hissettirmediğini fark ettim. Sadece bazı şarkıların, bazı noktalarında heyecanlandım. O da tekinsiz yazılan rifflerden dolayı oldu. Geri kalan her şey bana çok yavan geldi. Evet, ortada elbette atmosfer açısından iyi bir albüm var fakat sadece atmosfer dinlemek isteyen biri değilim. Müzikal anlamda da beni tatmin edecek albümleri dinlemek isterim. Bu yüzden de Mord'A'Stigmata’nın böylesine atmosfere yüklenmiş olması beni pek memnun etmedi. Bunların hepsi elbette benim kendi düşüncelerim. Bu tür yoğun atmosferik albümleri seven bir sürü insan var. Ben ise atmosferin müziğin bir tık gerisinde kalmasını tercih ederim. Yer yer Blues ve caz ezgileri de duyuyorsunuz Like Ants and Snakes albümünde. Özellikle davul yazımlarına baktığımızda öyle çok Metal davulculuğu dinlemiyorsunuz. Şarkı sözleri de bir hitap şeklinde ve düz yazı okuyormuşçasına melodilerin üzerine söylenmiş. Benim için bu bir sorun değil neyse ki.

Like Ants and Snakes, Avant-garde Metal için iyi bir örnek albüm olabilir. Fakat müzikal açıdan beni pek tatmin etmeyen ve yoğun atmosferi ile dinleyenlerini ele avuca almaya çalışan bir albüm olmuş. Muhtemelen bu albümü bir kez daha dinlemem. Ben yine önceki Mord'A'Stigmata albümleri ile yoluma devam edeceğim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10