Herkese selamlar! Bugün geçen yıl yazamadığım albümlerden birini yazmak üzere klavyenin başına oturdum. Aslına bakarsanız geçen yıl çıkan albümlerde listemdekilerin tamamını yazmayı başaramadım. Böylesi durumlarda artık geriye dönük onları da yazayım gibi bir düşüncem olmuyor. Önceden oluyordu fakat artık pek o havada değilim. Çünkü yazmam gereken çok albüm var ve bu albümler biriktikçe de beni stres alıyor. Fakat bugün söz edeceğim albümü muhakkak yazacağım diye yanına not düşmüşüm. Albümü dinlemeden aslında bu notu düşmüşüm. Nedeni ise İsveçli “Vananidr”in 2020 yılında yazmış olduğum albümleri “Damnation”ı oldukça beğenmiş olmamdı. Zaten grubu da o albümle keşfetmiştim. Vananidr ismini yazarken de sürekli şüphedeyim bu arada. Yalnız yazma olasılığım bir hayli yüksek. Neyse bu çok önemli bilgiyi verdikten sonra yazımıza devam edelim. Damnation’ı o yıl ciddi anlamda dinlemiştim. Fakat sonrasında yeni çıkan albümlere zaman ayırmam gerektiği için yavaş yavaş o albüm de benim için soluklaşarak kayboldu. Yine de Vananidr’in bende bıraktığı etkiden mütevellit grubun yeni albümünü mutlaka dinleyip siteye yazacaktım. 2022’nin Ekim ayında çıkan “Beneath the Mold”u şimdi yazıyor olmaktan üzüntü duymuyor değilim. Zira geçen yılın en iyi albümlerinden bir başkası da Vananidr tarafından gelmiş. Grubun diskografisine baktığımda bile bütün albümlerinin hep en yüksek puanlarla değerlendirilmiş olduğunu görüyorum. Eh, böyle epik işler yapmayı misyon edinmiş bir gruba da düşük puanlar vermek zalimce olurdu.
Melodic Black Metal’e olan düşkünlüğümü yıllardır burada dillendiriyorum. Hatta bu hayranlığım öylesine yüksek ki kendi yaptığım solo projemde de icra ettiğim tür olarak Melodic Black Metal’i kendime rehber olarak seçmiş durumdayım. Bu türü icra eden çok fazla grup dinledim ve dinlemeye de devam ediyorum. Birçoğu da ciddi anlamda başarılı gruplardır. Bu gruplar arasına Vananidr’i de gönül rahatlığı ile koyabilirim. Grubun inanılmaz bir aurası var. Yarattıkları albümleri öylesine içselleştiriyorum ki, birçoğunda kendimi albümlerinde vermek istedikleri o atmosferin herhangi bir tınısıymışım gibi hissediyorum. Bunu hissettiren gruplar zaten benim için hep en büyük önem taşıyanlar oldu. Yıllardır bıkmadan, usanmadan “Mgła” dinliyor olmamın en büyük nedeni de budur. Mgła, bana albümlerini dinlediğim ve onlardan etkilendiğim için şiirler yazdırabilen bir grup. Düşünün siz gerisini. İsveçli Vananidr’in de büyük işler yapan gruplardan biri olmaya doğru çok hızlı adımlarla yükseklere çıktığına şahit oluyorum. Birçok gruptan esintiler taşıyan bir müzik yazma şekilleri olsa da günün sonunda kendi özgünlüklerini bestelerine yansıtmayı başarıyorlar. Herhangi bir şarkılarında, herhangi bir şekilde diğer gruplarla aşırı benzerlikler görmüyorsunuz. Zaten “Anders Eriksson”ın bu müziğe olan tutkusunu rifflere yansıtma şekli takdire şayan. Hem kaotik hem de duygusal bir atmosferi aynı potada eritebiliyor.
Beneath the Mold’un çok güçlü bir melodik yapısı var. Yazılan melodik riffler öylesine etkileyiciler ki hiçbir şarkıyı geçmek veya ucundan dinleyip kapatmak istemiyorsunuz. Black Metal’i bu derece iyi bir şekilde okuyup, onun esnekliğini yine iyi bir şekilde müziklerine uyarlamak ciddi bir meziyet ister. Beneath the Mold da Vananidr’in gözünde hiçbir korku olmadan, bütün cengaverliği ile muazzam şarkılar yazması da işte bu müziği çok iyi okuyan, bilen ve iyi bir vizyona sahip insanlardan oluşmasındandır. Albümü baştan sona kaç kere dinledim inanın sayamadım. Beni öylesine içine alan bir albüm oldu ki, daha önce nasıl dinlemedim bunu diye her dinleyişimde kendime hayıflandım. Prodüksiyonu, atmosferi, gitar tonları, melodik partisyonları, vokalin yürekleri dağlayıcı brutalliği, davulun her şarkıda şahane işler yapıyor olması ile tek kelimeyle inanılmaz bir albüm olmuş. Damnation’a göre biraz daha naif ve duygusal bir albüm olmuş olması Beneath the Mold’u zayıf göstermiyor. Tam tersine daha sanatsal ve daha hayranlık duyulası bir noktaya getiriyor onu.
Vananidr, Beneath the Mold ile bir kez daha gövde gösterisi yapmış. Geçen yılın en iyi 15 albümünden biri olur muydu onu şimdi söylemek zor. Fakat geçen yılın en iyi albümlerinden biri olduğu da aşikâr. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşça kalın!
Albüm Puanı: 9/10
Yorumlar
Yorum Gönder