Bugün, sizlere çok severek dinlediğim bir gruptan söz edeceğim. Daha doğrusu onların yeni albümlerinden söz edeceğim. Finlandiyalı Melodic Death Metal grubu “Insomnium” ve bu yıl çıkardıkları albümleri “Anno 1696” bugünkü yazının konusu oluyor. Bu grubu dinlemek benim için gerçekten büyük bir rahatlama ve müziğe doyma anlamına geliyor. Melodic Death Metal gruplarının çoğunda gördüğümüz agresifliği çok daha içten ve duygu yüklü icra ediyorlar. Zaten grubun albüm temalarına baktığınız zaman bir yas havası, karanlığın yüceltilmesi, kaybedişler gibi dramatik temaların işlendiğini görüyorsunuz. Bu yüzden de grubun yapacağı Death Metal’in şiddetini ona göre ölçümleyebilirsiniz. Insomnium, Metal camiasında bulunan niş gruplardan birisidir bana göre. Bur grubun yaptığı tarzda birçok müzik türü dinlemişimdir. Fakat beni en derinden etkileyeni ve yazdıkları şarkıların kalitesiyle tüylerimi diken diken edeni Insomnium oldu. Lafı giriş bölümünde bu kadar uzattıktan sonra albümün bizlere neler sunduğuna bakabiliriz.
Insomnium'un bütün albümlerini dinleme şerefine henüz erişemesem de çoğu albümlerini dinledim. Dinlediğim her albümleri veya EP’leri için hep olumlu şeyler söyledim. Sitede ilk olarak 2019 yılında, o yıl çıkan albümleri “Heart like a Grave”i yazmıştım. Fakat kendilerinden çok daha öncesinden haberdardım. Insomnium diye bir grup var biliyorum ama dinlemek için bir türlü el atmıyordum. 2019 yılında bu zinciri kırmış oldum ve o zamandan bu zamana güzel güzel Insomnium dinleme görevimi yerine getiriyorum. 2021 yılında çıkardıkları EP’leri “Argent Moon”u dinlediğimde de yine hemen bu EP’yi yazmam gerektiğini biliyordum. Artık Insomnium’u yakından takip eden bir beydim. Gelelim bu yılki albümleri olan Anno 1696’ya. Daha albümün açılış şarkısı olan “1696” ile ne kadar güzel bir albüm dinleyeceğimi hemen anlamıştım. Özellikle “Country” tarzı gitar akorları ile şahane bir giriş yapıp, o şahane girişi harikulade bir sertlikte devam ettirmeleri Insomnium’un en iyi yaptıkları işlerdendir. Bunu albümün genelinde dinliyorsunuz zaten. Albümün bizlere verdiği o karanlık ve dramatik havayı her bir gitar riffi, gitar solosu, piyano partisyonları, yaylıların varlığı ve atmosferik klavye tınıları ile çok iyi bir şekilde hissediyorsunuz. Bu zamana kadar dinlediğim Insomnium albümleri arasında bu albümü birinci sıraya koyarsam sanırım pek de haksız sayılmam. Albümdeki her şey öylesine muazzam bir şekilde olmuş ki, kusur bulmak imkânsız. Her şeyi ile bu denli muazzam bir albüm dinlediğiniz zaman kendinizi bir garip hissediyorsunuz. Özellikle benim gibi müzisyen biriyseniz bu garip hissetme durumu daha çok keder ve lanet etmeye dönüşüyor. Zira bu adamların her şeyi böylesine ince düşünmüş, planlamış ve teorideki her şeyi pratiğe harika bir şekilde dökmüş olması gerçekten inanılmaz bir şey. Müzikal düzey olarak en üst sıralara rahatça koyabileceğiniz bir albüm Anno 1696. Yine dönüp dolaşıp İskandinav Yarımadası’nın bereketli topraklarına denk geliyoruz ya işte ben buna kuruluyorum arkadaş. Elbette sadece toprakların veya ülke coğrafyasının bu müziğe uygunluğu direkt olarak bağlantılı değil. Böylesi muazzam şeyleri yaratmak için yeteneğinizin ve sanatınızın değer görüyor olması da gerekiyor. Eh, refah seviyesi olarak üst düzey ülkelerinin çoğunun bu yarımadada olduğunu düşünürsek pek de şaşırtıcı sonuçlar değil aslında. Öte yandan yine aynı coğrafyada havanın karanlık olmasından, soğuğun ciddi derecede can sıkmasından, bireyselliğin çok daha önemli bir rol oynamasından mütevellit çeşitli dram senaryoları da bu grupların beslendikleri kaynaklar oluyor. Bu arada şunu da söylemeden edemeyeceğim, az önce albümün açılış şarkısı 1969’dan söz ederken demem gerekiyordu fakat unuttum. 1969’un giriş kısmı bana “Iron Maiden”ın “The Writing on The Wall” şarkısını da anımsattı. Ek bilgi olarak bunu da söylemek istedim. Insomnium’dan beklenen her şeyin çok daha üst düzeyde bu albümde bütünleşmiş olmasına denilecek bütün iltifatları buraya sıralamak isterdim. Fakat bütün bu iltifatları okumak sıkıcı da olabilir haliyle.
Insomnium, Anno 1696 ile bu yılın en iyi albümlerinden birine imza atmış gibi görünüyor. Elbette yılın bitmesine daha aylar var. Fakat benim için bu albüm en üst sıralarda yer almayı hak ediyor ve eminim ki birçok Metal dinleyen arkadaş için de aynı şey söz konusudur. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 10/10
Yorumlar
Yorum Gönder