Albüm Kritik 753 (Grima / Frostbitten)

Geçen yıl çıkardıkları albümleri “Rotten Garden” ile “Grima”yı keşfetmiştim. Rotten Garden’ı hala dinliyorum. Çalma listemde yer alan bir albüm. Öyle içinden birkaç şarkıyı da seçip koymadım listeme. Bütün albümü ekledim. Atmospheric Black Metal ve Melodic Black Metal’i en güzel şekilde temsil ediyor Grima. 2014 yılında Metal camiasına giriş yapmış ve Rusya’dan seslerini tüm dünyaya duyurmayı başarmışlar. Elbette hala bir yeraltı grubu Grima. Her ne kadar dünyada birçok ülkeden hayranları oluşmaya başlamış olsa da büyük Black Metal grupları gibi öyle çok bilinirlikleri de yok. Açıkçası bu yıl Grima’dan yeni bir albüm dinleyeceğimi düşünmüyordum. Bu yüzden bana biraz sürpriz oldu. Fakat güzel bir sürpriz oldu. Rotten Garden’ı oldukça beğenmiş ve başarılı bulmuş biri olarak grubun bir sonraki albümünde neler yapacaklarını merak ediyordum. Çok zaman geçmeden bu merakımı da gidermiş oluyorum. Bugün sizlere “Frostbitten”dan söz edeceğim.

Grima'nın Black Metal’deki vizyonunu beğeniyorum. Atmosfere önem veriyorlar. Fakat bunu yapay seslerin yoğunluğu ile değil de daha çok yazdıkları rifflerle vermeyi tercih ediyorlar. Böyle olunca da müzikal yönden daha melodik riffler duyuyoruz. Bu da benim daha çok duymayı istediğim ve tercih ettiğim bir şey açıkçası. Frostbitten’ı çok defa başa sarıp sarıp dinledim. Grima yineç ok güzel bir albüm yapmayı başarmış. Yine dinlemekten büyük keyif aldığım ve bazı şarkılarda tüylerimin diken diken olduğu bir albüm olmuş. Fakat Rotten Garden ile kıyaslama yapmam gerekirse, bu iki albümün oldukça benzer kalitede olduklarını gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Ne bir albüm diğerinden daha iyi ne de daha kötü durumda. İkisi de oldukça etkileyici olmuşlar. “Vilhelm ve Morbius” kardeşlerin müzikal vizyonlarını çok beğeniyorum. Alelade işler yapmayı sevmiyorlar. Açıkçası Rotten Garden’dan sadece 1 yıl sonra yeni bir albüm çıkarmalarını bir anlamda endişe verici bulmuştum. Evet, Grima’yı dinlemeyi seven biri olarak aradan çok zaman geçmeden yeni albümlerini dinliyor olmak güzel. Fakat bazen bu kısa sürede çıkan albümlerin ne yazık ki özensiz olduklarına da şahit oluyoruz. Neyse ki Frostbitten’da öyle bir durum yok. Grima yine çok iyi bir iş çıkarmış. Yazılan melodik riffler ve klasik Black Metal riffleri birbirleriyle oldukça iyi bir şekilde uyum sağlamış. Her şarkıyı beğenerek dinledim. Albümü her dinlememde daha da fazla keyif aldım. Prodükisyon kalitesi de oldukça iyi. Her şeyi çok net bir şekilde duyuyorsunuz. Grima’nın albümleri için seçtiği temanın doğadan ilham alındığını Rotten Garden’da da belirtmiştim. Bu albümde de yine aynı durum geçerli. Zaten şarkılardaki rüzgâr, fırtına ve su seslerinden bunu anlamak pek de zor değil. Grima zaten tematik bir grup. Grubun dış görünüşünden de belli oluyor. Doğa ile ne kadar içli dışlı olduklarını masklarından bile anlayabiliyoruz. Paganizmi benimsemiş iki kardeşin bu inançlarını müziklerine iyi bir şekilde yansıttıklarını düşünüyorum. Sizler de eğer bir Grima albümü dinlerseniz eminim ki bana hak vereceksinizdir.

Grima, Frostbitten ile yine çok güzel bir işe imza atmış. Gayet başarılı bir albüm ile 2022 yılına bu albümü bırakıyorlar. Bu albümü de komple çalma listeme atacağım. Frostbitten da çok dinleyeceğim albümler arasına girdi. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 9/10