Kaya gibi Death Metal albümlerini dinlemek inanılmaz keyif veriyor bana. Öylesi albümlere denk gelince bir süre onlarla zaman geçirmeyi kendime büyük bir iyilik ve torpil geçme olarak görüyorum. Kaya gibi Death Metal albümlerinden kastım da safkan ve dur durak bilmeden yüksek tempolu ve soundu da yine aynı şekilde etkileyici albümlerdir. Böyle bir Death Metal albümünü ilk olarak “Bloodbath”ten dinlemiştim. O albümün adı da “Resurrection Through Carnage” idi. Death Metal dinlemeye zaten Bloodbath ile başlamış biri olarak Resurrection Through Carnage ile bir anda Death Metal’e gönlümü vermeye karar vermiştim. İşte o albümden sonra belki de aynı sounda ve aynı yapıya sahip bir albüme denk gelmemiştim. Ta ki bugün sizlere bahsedeceğim “Entrails”in “An Eternal Time of Decay” albümüne kadar. Bu yıl dinlediğim en iddialı Death Metal albümünden sizlere bahsedeceğim bugün.
Albümü dinlemeye başlamadan önce nedense kendimi çok iyi bir Death Metal albümü dinleyeceğim diye hazırlamıştım. Halbuki Entrails’i daha önce ne dinlemiştim ne de grup hakkında en ufak bir fikrim vardı. Sadece iç güdülerimle böyle bir kanaat getirmiştim. Albümdeki intro şarkı ve aynı zamanda albüme adını veren “An Eternal Time of Decay” bittikten sonra birden dehşetin ta kendisine düştüm. Öncelikle böyle sounda sahip bir Death Metal albümüne denk geldiğim için inanılmaz heyecanlanmıştım. Dediğim gibi Bloodbath’tin beni etkilediği gitar soundunu An Eternal Time of Decay’de de duyuyordum. Sadece gitar soundu bir başına yetmez elbette. Esas etkileyici olan şey hiçbir şekilde melodik taraflarda gezinmeden taş gibi bir Death Metal albümünü bizlere sunulması oldu. Evet, melodik riffleri ekstrem türlere çok yakıştıran biri olsam da yine de sertlik ve haşinlik duymak istediğim zamanlar hiç bitmiyor. İşte böyle zamanlarda bu tarz albümlere denk gelmek ve onları oturup dinlemek müthiş haz veriyor. İsveçli Entrails, ellerinde bulunan cephaneyi çok iyi bir şekilde kullanmışlar. Oturup gayet işleyen riffleri birleştirmişler ve ortaya çok başarılı şarkılar çıkarmışlar. Öyle çok karmaşık riffler yazarak bunu yapmamışlar. Sağlam birkaç riffi bir araya getirerek şahane şarkılarla dinleyenlerin enerjisini tavan yapmayı başarıyorlar. 1990 yılında Metal camiasına katılmış Entrails’in diskografisindeki yedinci LP oluyor An Eternal Time of Decay. Grup 1998 yılına kadar sadece iki demo yayınlamışlar. Sonrasında ise 2008’e kadar bir duraklama ve hatta grubu tamamen bitirme dönemine girmişler. Neyse ki grubun beste işini üstlenen “Jimmy Lundqvist” grubu tekrar bir araya getirmiş ve kurulmalarından tam 10 yıl sonra ilk LP’lerini 2010 yılında yayınlamışlar. O zamandan bu zamana kadar üretmeye hep devam etmiş grup. Death Metal’in safkan halini çok iyi bir şekilde okuyup anlayan bir grup olduklarını düşünüyorum. Zira An Eternal Time of Decay albümleri ile şahane bir iş koymuşlar ortaya. Benim dinlemek istediğim tarzda, kaya gibi bir Death Metal albümü olmuş. Belki bazı insanlar için aslında normal standartlarda bir iş gibi görülebilir. Fakat melodikleşmenin son zamanlarda alıp başını gittiğini göz önüne alırsak böylesi albümler yapmak bir cesaret işi gibi duruyor. Hiçbir melodik riffi olaya dahil etmeden, yumruklarla dinleyicinin kulaklarında gürültü yaratmak artık büyük hüner istiyor. Entrails bunu çok iyi bir şekilde başarmış. Albümdeki her şarkı beni benden aldı. Bu yıl en çok dinleyeceğim albümlerden birisi olacak bu albüm.
Entrails ile muazzam bir albümleri ile tanıştığım için kendimi bir hayli şanslı hissediyorum. Dinlediğim süre boyunca zerre sıkılmadım. Baştan sona kaç kere dinlediğimi bile hatırlamıyorum. Dinledikçe daha çok sevdim. Sizler de mutlaka bir kulak verin derim. Bu yılın en iyi safkan Death Metal albümünün Bloodbath’ten gelmediği çok açık. Entrails ise An Eternal Time of Decay ile o kategoride sağlam bir yer almış gibi görünüyor. Bir başka yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 10/10
Yorumlar
Yorum Gönder