İsmail YK’nın çok efsane bir sözü vardır; “beni beğeneni ben beğenmem, benim beğendimse beni beğenmez” diye. Bu söz gerçekten de inanılmaz bir felsefi düşüncenin ürünüdür ve buna itiraz etme gibi bir şansınız yoktur. Küçük bir mümin şakası ile yazıya başlamak istedim. Fakat bu sözün derin bir anlamı olmasa da benim bugün sizlere söz edeceğim “Aara” ve onların bu yıl çıkardıkları albümleri “Triade II: Hemera” için olan duygularıma tam denk düşüyor. Çünkü Aara ile “En Ergô Einai” ile tanıştığımda gerçekten de inanılmaz bir hayranlık duymuştum. Gerek müzikleri olsun gerekse de görünüşleri olsun çok mistik ve kaotik bir hava estiriyorlardı. Özellikle Black Metal’in atmosfeirk tarafını icra eden bir grup olmaları ve bunu da gerçekten etkileyici bir şekilde yapmaları beni kendilerine çekmişti. Fakat 2021 yılında çıkardıkları ve bugün sizlere bahsedeceğim albümün devamı olma niteliği taşıyan “Triade I: Eos” ile bir anda her şey tersine döndü benim için. O albüm öylesine yavan ve ruhsuz geldi ki bana Aara’nın mutlaka gelecek albümlerinde işleri yoluna koyması gerektiğini düşünüyordum. 2022 yılındayız ve Aara Tirade II ile bir kez daha bizlerin karşısına çıktı. Albümü dinlemeden önce herhangi bir şekilde olumsuz bir şey düşünmeyeceğime dair kendime söz vermiştim. Fakat gelinen noktada ne yazık ki bu sözümde durmam pek de mümkün olmadı.
Dedim ya benim beğendiğim albümlerin bazıları çok fazla yerden yere vurulurken, benim beğenmediğim albümler de gökyüzüne çıkarılabiliyor. Triade II: Hemera’yı ilk defa dinlediğimde ve albümü dinlemeyi bitirdiğimde hissettiklerim çok olumsuz şeylerdi. Bu yüzden kendim bir dilemmada kaldım ve albümü bir kez daha, birkaç saat sonra baştan aşağıya dinlemeye başladım. Bu sırada da internetten özellikle yabancı albüm eleştirmenleri neler demişler diye göz atıyordum. Genel olarak orta karar bir albüm olarak görülmüş ya da beğenilmişti. Ben ise hala beğenilecek bir tarafını arıyordum albümün. Beni rahatsız eden ilk şey kesinlikle prodüksiyon oldu. Neden böyle bir sound ile kaydetmişler akıl sır erdiremedim. Davulun baslarına vurulduğunda sesin patlamasına sanki bir tık mesafedeymişsiniz gibi hissediyorsunuz. Şahsen ben bu albümü iki farklı ve kaliteli kulaklıkla dinlemiş biri olarak sound kalitesinden hiç mi hiç memnun kalmadım. Sound kalitesini bir kenara bıraktığımızda ise vokal performansı da çok garip olmuş. Tamam, tiz bir sesle guruldama sesine benzer şekilde vokal yapılmasında bir sorun görmüyorum. Fakat öylesine geride kalmış ki vokal, gitar ve davulun arkasında sanki bir sıçan kapana sıkışmış gibi sesler geliyor. Bir yandan albümü dinliyordum ve bir yandan da bu vokale gülüyordum. Doğruya doğru! Yazılan riffleri genel olarak ortalama seviyede bulsam da melodik riffler çok tek düze geldi bana. Kendilerini sürekli tekrarlayan melodik rifflerin daha kulağa hoş gelmesini bekliyordum. Aara’nın bana göre kesinlikle kötüye gidiş var. Bunu ben hissediyorum. Beğenenlere de saygım sonsuz elbette. Fakat onların da beğenmeyenlere saygı duyması gerektiğini düşünüyorum. Triade II: Hemera da benim için hiç mi hiç keyif vermeyen ve dinlemekten hoşlanmadığım bir albüm oldu. Albümün bana göre en iyi şarkısı da 3. şarkısı olan “Sonne der Nacht” olmuş. Geri kalan şarkıların üzerine konuşulacak pek bir şey yok.
İsviçreli Atmospheric Black Metal oluşumu Aara çok güzel başlayan kariyerlerinde 2 senedir üst üste zayıf işler yapıyorlar. Açıkçası ben gruptan çok daha fazla şeyler bekliyordum. Belki de benim beklentilerim fazla oldu. Belki de Aara’nın potansiyeli bu kadardı. Grubu takip etmekten vazgeçmeyeceğim. Hala içimde bir umut var. Bir sonraki albümlerinde neler duyacağımı hala merak ediyorum. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 6/10
Yorumlar
Yorum Gönder