Herkese selamlar! Bugün sizlere Metal camiasına yeni katılmış bir gruptan ve onların bu yıl çıkarmış oldukları ilk EP’lerinden söz edeceğim. İsveçli Progressive Death Metal grubu “Grottberg” hakkında aslında bahsedebileceğim çok fazla da bir şey yok. İnternette geniş çaplı bir araştırma yapmış olmama rağmen haklarında bilgi edinemedim. Bandcamp adresleri dahi olmayınca ben de grup hakkında bilgi edinmeyi sonlandırdım ve grubun Metal camiasına ilk adımları olan “Stum” EP’lerine yoğunlaştım. Bu EP’yi listeme dahil ettiğimde ne grubu biliyordum ne de bu EP’den herhangi bir şarkıyı önceden dinlemiştim. Zaten listeme dahil ettiğim yeni keşiflerimin çoğunu dinlemeden dahil ediyorum. Kritiklerini yazma sırası geldiğinde dinliyorum ve eğer dinlenilecek gibi değilse veya benim hiç sevmediğim bir türse direkt eliyorum zaten. Diğer yandan işler normal bir şekilde yolunda gittiğinde olumlu veya olumsuz bir şekilde değerlendirmesini yapıyorum. Stum, dinlediğim süre boyunca beni oldukça tatmin eden bir EP oldu. Grottberg hakkında sizlere bir şey söyleyemesem de Stum hakkında söyleyeceğim birkaç şey var neyse ki.
Progressive Death Metal türünü dinlemeyi seviyorum. Progressive Metal ile yakınlığım oldukça yüzeysel seviyede olsa da birkaç grubu sürekli çalma listemde barındırırım. Death Metal’i çok sevdiğimden başka türlerle olan etkileşimini yakından takip ediyorum. Bazılarını anlamsız bulsam da bazı etkileşimler de benim gönlümü fethetmeyi başarıyor. Progressive Death Metal de sevdiğim sentezlerden birisi oluyor. Grottberg’in kaç kişiden oluştuğunu bilmiyorum. Tek kişilik bir oluşumsa gerçekten çok etkileyici işler yapan bir müzisyen tarafından hayata geçirilmiş bir proje olduğunu söylemek istiyorum. Diğer türlü, birkaç kişiden oluşan bir grupsa da ilk EP’leriyle oldukça sağlam bir işe imza attıkları çok açık. Stum’ı dinlerken dikkatimi çeken ilk şey oldukça iyi bir prodüksiyon ile kaydedilmiş olması oldu. Gerçekten EP’yi böylesi iyi bir prodüksiyon ve sound ile dinlemek benim için önemli kriterlerden birisidir. Nitekim albümdeki her şeyi rahat ve temiz bir şekilde duymayı istiyorum. Bu her tür için gerekli değil belki. Fakat işin içinde Progressive türü varsa elbette bu tür teknik detaylar önem kazanıyor. Death Metal konusunda iyi bir iş çıkarmış Grottberg. Özellikle yazılan şarkıların Death Metal düzlemine uygun olarak yazılması hoşuma gitti. Progressive etkileri çok yoğun tutarak, Death Metal’in o vahşi yönünden taviz vermemişler. Progressive riff yazımları her şarkıda var. Dediğim gibi bunun dozajını ve birleşimini iyi bir şekilde ayarlamış Grottberg. Fakat yazılan rifflerin etkileyiciliği tartışmaya açık. Ben genel olarak şarkıları basit ve orta düzey seviyesinde buldum. İlginç bir şekilde bu EP’de bolca “Gojira” etkileri de görüyoruz. Özellikle EP’nin son şarkısı “Forever”da Gojira şarkısı “Oroborus”un bitiş kısmının rifflerine çok benzer rifflerin olması bana garip geldi. Stum’ın bütününe baktığımız zaman ise gayet makul ve dinlenebilir bir çalışma olduğunu söyleyebilirim. Ben bu EP’yi dinlerken hiç sıkılmadım ve tam tersine dinlemekten genel olarak keyif aldım. İlk elin günahı olmaz diyerek de yazılan rifflerin sonraki albümlerde çok daha ilgi çekici hale geleceğini düşünüyorum. Öte yandan Gojira etkileşimlerini bir kenara bırakmaları kendilerinin de yararına olacaktır.
Grottberg, Stum ile bu yıla oturaklı ve sağlam bir giriş yapıyor. Grup müzik yapmaya devam ederse ileride çok daha etkileyici şeyler göreceğimizi düşünüyorum. Özellikle albümün soundu ve prodüksiyon kalitesi beni fazlasıyla memnun etti. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 7,5/10
Yorumlar
Yorum Gönder