Herkese selamlar! Bugün sizlere beni çocukluğumda oldukça etkileyen fakat sonrasında hiçbir şekilde ilgimi çekmeyen bir gruptan bahsedeceğim. Evet, “Amorphis” gerçekten de benim lise yıllarımda sıklıkla dinlediğim bir grup olmuştu. Elbette bir “Metallica, Slayer” gibi değildi belki ama özellikle grubun “Elegy” albümlerini başa alıp alıp dinliyordum. Birçoğunuzun bildiği üzere o albümde Amorphis’in belki de en bilinen şarkısı olan “My Kantele” vardı. Özellikle bu şarkının akustik versiyonunu çok sevmiştim. Zamanında her gün dinliyordum. Fakat Metal Müzik yelpazemi genişlettikçe Amorphis’in yaptığı müzik benim ilgimi çekmekten uzaklaşmaya başladı. Özellikle Progressive Metal’den yavaş yavaş kendimi soyutlamaya başlamam bunun büyük bir etkisi oldu. Üniversite yıllarımda ise Amorphis’i tamamen tozlu raflara kaldırmıştım. İşte o yıllardan bu zamana kadar hiçbir şekilde Amorphis şarkısı veya albümü dinlemedim. Neler yaptıklarına dair de en ufak bir fikrim yoktu. Geçenlerde albüm keşfetmeye çıktığımda kendilerinin yeni albümlerine denk gelince yıllar sonra tekrar bir kulak vermek istedim. Bu yıl çıkardıkları albümlerinin adı ise başlıkta gördüğünüz üzere “Halo”. Bu yılın şubat ayında çıkmış olan Halo’yu 2 gündür dinliyorum. Amorphis’e olan düşüncelerimde ne gibi değişiklikler olmuş veya Amorphis dinlemeyi özlemiş miyim biraz bunlardan sizlere bahsedeceğim.
Öncelikle benim, Elegy albümlerinde bıraktığım Amorphis ile şimdiki Amorphis arasında dağlar kadar fark var. Bir defa Progressive Metal’den ciddi anlamda uzaklaşmış Finlandiyalı abilerimiz. Daha çok Heavy Metal veya melodi yönünden zengin bir Heavy Metal’e geçiş yapmışlar. Açıkçası böyle bir değişimi pek beklemiyordum. Amorphis’in melodik bir tarafı vardı. Fakat o melodik tarafı daha çok sert ve ekstrem türlerle birleştiriyorlardı. Halo’daki durum ise gerçekten de Heavy Metal’in bir tık daha üstü seviyesinde kalmış. Fakat ilginçtir ki Halo’yu dinlerken en ufak bir yabancılık da hissetmedim. Bu albüm bana elbette eski Amorphis’i hatırlatmadı. Fakat günümüzdeki Amorphis’in oldukça iyi bir gelişim göstermiş olduğunu gösterdi. Bu da haliyle bir gruptan bekleyeceğiniz şeylerden birisi oluyor. Gelişim göstermek ve çeşitlilik sunmak bir Metal grubu için önemli faktörlerdir. Müzikal açıdan gerçekten de dinlemekten keyif aldığım bir Amorphis albümü oldu. Klavyenin yine etkili bir şekilde kullanılması ve şarkılara yer yer kattığı görkemli atmosferi ile kulaklarımda herhangi olumsuz bir etki yaratmadı. Benim için en büyük değişiklik vokal kısmında oldu elbette. Elegy albümlerinde “Pasi Koskinen” adlı abimiz şarkıları söylüyordu. Fakat 2004 yılından bu yana şarkı söyleme işini “Tomi Joutsen” üstlenmiş. Tomi’nin vokal performansını da gayet başarılı buldum. Albümü dinlemek bana keyif vermiş olsa da bunu art arda iki defa yapmak hiç iyi bir fikir olmuyor. Çünkü ikinci dinlememde daha dördüncü şarkıda sıkılmıştım. Özellikle dinlemek için seçeceğim bir tür olmadığı için haliyle böyle bir durumun oluşması da normal oluyor. Yazılan riffler elbette bir Progressive Metal riffleri kadar çeşitli değiller. Fakat bu albüm için yeterli seviyesinin de üstünde yer alıyorlar bence. Prodüksiyon da gayet temiz bir sound sunduğu için şarkıları güzel güzel dinliyorsunuz.
Halo, 2022 model Amorphis’te gayet güzel durmuş. Çok iyi bir albüm demek abartı olsa da gayet iyi bir albüm demek bence en uygun söz olacaktır. Dinlediğiniz zaman sizler de bu albümde sevecek birçok şey bulacaksınızdır. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 8/10
Yorumlar
Yorum Gönder