Herkese selamlar! Bir kez daha klavye başına İsveçli bir grup ve onların yeni albümlerinden sizlere bahsetmek için oturuyorum. Bu defa Black Metal’in karanlık coğrafyasından çıkıyor ve çok daha atmosferik ve müzikal bir ortama geçiş yapıyoruz. Uzun süredir dinlediğim ve takip ettiğim Atmospheric Sludge grubu “Cult of Luna”nın yeni albümü “The Long Road North”tan sizlere söz edeceğim bugün. Cult of Luna’yı keşfetmem 2017 yılına dayanıyor. Grubun 2016 yılında çıkardıkları “
Mariner” albümünü dinlemeye başladığımda oldukça etkilenmiştim. Böylesine güçlü bir atmosfere sahip bir albüm dinlediğim için o zamanlar bir hayli heyecanlanmıştım. Cult of Luna isminin o zamanlarda ne demek olduğunu ve neye denk geldiğini elbette pek bilmiyordum. Mariner beni oldukça memnun ettiği için grubu çalma listeme hemen aldım ve takip etmeye başladım. Mariner’den sonra gelen 2019 yapımı “
A Down to Fear” ile yine nutkum tutulmuştu. Hatta o 2019 yılının en iyi 15 albümü listesinde de kendisine yer bulmuştu sitede. Sonrasında ise 2021 yılında beni pek de mutlu etmeyen EP’leri “
The Raging River” ile bizlere merhaba demişlerdi. EP genel olarak yeterli bir müzik kalitesine sahip olsa da Cult of Luna isminden beklediğim görkemi görememiştim. Şimdi ise yıl 2022’yi gösteriyor ve yeni Cult of Luna albümünün bana neler hissettirdiğini sizlere söz edeceğim.
Doğrusunu söylemek gerekirse son 5-6 aydır herhangi bir Cult of Luna şarkısı dinlemedim. İçimde dinlemek adına herhangi bir istek uyanmadı. Özellikle Black Metal’in dehlizine düşmüş birisi olarak zaten diğer türlerde çıkan albümlere olan merakım ortalama derecede oluyor. Yine de Cult of Luna’nın yeni bir albüm ile çıkageldiğini duyunca elbette kulaklarımı İsveçli dostlarımızın neler yaptığına verdim. Albüm hakkında kesin karara varmak için albümü baştan sona kadar dinlediğim ilk seferde kulaklıklarımı çıkardım ve albümdeki şarkılarda aklımda neler kaldığını, bana ne gibi şeyler hissettirdiğini düşünmeye başladım. Ortada pek de ele avuca gelir bir şeyler yoktu benim için. O yüzden biraz bekledikten sonra kulaklıklarımı taktım ve albümü ikinci defa baştan sona dinlemeye koyuldum. Bu defa albümün ortalarına geldiğimde bazı düşüncelerim daha da netleşmeye başlamıştı. Önceki EP’de yoksunluğundan dem vurduğum atmosferik öğeler bu albümde fazlasıyla vardı. Hatta o kadar fazlaydı ki riff yazımı konusunda grubumuz pek de kendini zorlamamış. Yazılan şarkılardan atmosferik öğeleri çıkarırsanız ortada dinleyenleri bir süre sonra sıkacak, düz ve yavan riffler kaldığını fark edersiniz. En azından ben böyle düşünüyorum. Cult of Luna kalibresinde bir grubun yaratıcılıklarını bu düzeyde tutmalarına doğrusu pek bir anlam veremedim. Yazılan riffler için kötü demek elbette haksızlık olur. Fakat sıradan oldukları da su götürmez bir gerçek. Klavyeye abanılmış bir Cult of Luna albümü dinliyoruz. Onun sayesinde şarkılar görkemli haline bürünüyor. Bu tür atmosferik işler yapan gruplarda elbette bu durum gayet normal ve anlaşılabilir. Fakat işin müzikal yönü sadece atmosfer oluşturmak değil. Yazılan bestelerin de etkileyici yapıda olmasını bekliyor insan. Bas ve davulun çok daha aktif ve gövde gösterisi yaptığı bir albüm olmuş The Long Road North. Sadece bu ikisinin enstrüman yoğunluğu elbette yeterli değil. Gitarların da etkili bir şekilde albümdeki şarkıları süslüyor olması gerekiyordu. Albümü ikinci defa da baştan sona dinleyip bitirdiğimde bu albümü bu yıl içinde kaç kez dinlerim ki diye kendi kendime sordum. Sanırım en fazla 2 kere daha dinler ve Cult of Luna’yı bir sonraki albümlerine kadar özellikle dinlemek için çalma listemden seçmem. Duygu bakımından vermek istedikleri o pesimist ve depresif atmosferi başarılı bir şekilde veriyorlar. Elbette bunun nedeni de atmosferik öğelerin çok iyi bir şekilde şarkılara yedirilmesidir.
Cult of Luna, The Long Road North ile ortalama bir albüm sunmuş dinleyenlere. En azından benim için durum böyle. Kendini tekrara düşmesi böylesi bir tür icra eden bir grup için oldukça dramatik sonuçlar doğurabiliyor. Umarım bir sonraki albümde daha farklı bir Cult of Luna dinleriz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!
Albüm Puanı: 7/10
Yorumlar
Yorum Gönder