Albüm Kritik 584 (Ablaze My Sorrow / Among Ashes and Monoliths)

Herkese selamlar! Yaz mevsiminin artık bitirmek üzereyiz. Bu yaz sağlam sıcak oldu ve sıcaklar hala da devam ediyor. Sanırım Ekim başına kadar yine sıcak havaları yaşayacağız. Sonbaharın gelmesiyle birlikte elbette yazı işleri daha düzenli bir hale gelecektir. Sıcak, gerçekten de bilgisayarın başına oturmadaki en büyük engel oluyor. Yine de bu yaz oldukça fazla albüm değerlendirmesi yazdığımı düşünüyorum. Kendi içimdeki değerlendirmeyi de yaptığıma göre bugün size bahsedeceğim grup ve albüme geçelim. Daha önce adını sanını duymasam da oldukça eski bir grup olan “Ablaze My Sorrow” adlı Melodic Death Metal grubunun bu yıl çıkardıkları “Among Ashes and Monoliths” adlı albümlerinden sizlere söz edeceğim. Oldukça eski dedim zira grup 1993 yılından bu yana varlığını sürdürüyor. Fakat grubun üretkenlik açısından pek iyi olmadığını da diskografilerine bakınca anladım. Arada bir duraklama dönemine de girmiş grubumuz. Yani benim bu grubun ismini duymamamda onların da payı var bu defa. Nasıl suçu paylaştırdım ama?

Ablaze My Sorrow’u ilk defa dinlediğim için grup hakkında biraz araştırma yapmam gerekiyordu. Grup her ne kadar 1993 yılında kurulmuş olsa da bilinirliği ve beğenilir olma durumu günümüze kadar pek artmamış gibi. Bunda yukarıda da dediğim gibi neredeyse 30 yıllık kariyerlerine oldukça az albüm sığdırmaları etkili olmuştur diye düşünüyorum. Müzikal açıdan ise grubu sadece Among Ashes and Monoliths albümleri ile değerlendireceğim. Önceki albümlerinde genelde iyi işler ortaya koyduklarını Metal Archives’teki kritik ortalamalarından gördüm. Grubu ilk defa dinlediğim için herhangi bir beklentim olmadan kulaklıkları taktım ve albüm dinlemeye başladım. Öncelikle beni şaşırtan ilk şey bu kadar dramatik bir albümle karşılaşacağımı tahmin edememek oldu. Albüm genel olarak duygusal bir havaya sahip. Şarkıların riffleri elbette bu dramatik havayı bizlere veriyor. Öyle hır gür veya öfke kusan bir albüm olmadığı çok açık. Bu da albümü dinlerken kulaklarınızda genellikle sofistike tınıların çınlamasını sağlıyor. Bana kalsa ben biraz daha sert albüm dinlemeyi tercih ederdim. Albümün yapısı elbette Death Metal sertliğine sahip fakat yazılan melodik riffler oldukça duygu yüklü olduğu için Death Metal’in daha yumuşak bir halini dinliyormuş gibi oluyorsunuz. Albümü dinlediğinizde ne demek istediğimi muhtemelen çok daha iyi anlayacaksınızdır. Yazarak betimlemek bazen oldukça güç olabiliyor. Albümde vokal beni en çok rahatsız eden şey oldu. Hem brutal hem de temiz vokal performansları ne yazık ki beni pek mutlu etmedi. Yazılan riffler her ne kadar çok sert olmasa da genel olarak belli bir seviyenin üstünde yer alıyorlar. Among Ashes and Monoliths öyle üst düzey bir Death Metal albümü dinlemek isteyenlerin pek de seveceği bir albüm değil. Ben de açıkçası bayıla bayıla dinlemedim albümü. Çok daha iyilerini duydu bu kulaklar. Fakat grup eğer bir istikrar sağlamak istiyorsa muhakkak yoluna daha çok albümle devam etmesi gerekiyor. Evet, her yıl albüm çıkarsınlar demiyorum ama 6-7 sene de beklemenin anlamsız ve biraz da yan gel yat Osman durumu olduğunu düşünüyorum.

Among Ashes and Monoliths, dinlemesi kolay bir albüm olmuş. Albümü dinlerken bazen sıkılabilirsiniz. Fakat bütünsel olarak baktığımızda ortalama veya ortalamanın bir tık üstü bir yerde yer aldığını görüyoruz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10