Öyle gruplar keşfediyorum ki bu zamana kadar onları dinlemediğim için gün boyu kendimi pişman hissedebiliyorum. Çünkü büründükleri form ve ürettikleri müzik öylesine efsanevi oluyor ki bazı grupların haliyle bu ruh haline girmek de kaçınılmaz oluyor. Yaklaşık 2 hafta önce albüm kritik listeme dahil ettiğim “Misotheist” de yukarıdaki söylediğim pişmanlığı bana yaşatan bir başka grup oldu. Son zamanlarda bu sitede en çok Black Metal gruplarına ve onların albümlerine yer veriyorum. Çünkü bu müzik beni çok fazla heyecanlandırıyor. Bu türde keşfettiğim gruplar ve onların yarattıklarına her geçen gün daha da hayran oluyorum. Misotheist de hayranlığımı çok çabuk kazanan bir grup oldu. Avant-garde Black Metal yapan bir grup zaten benim için olaya bir adım önden başlıyor demektir. Grup ise hakkında pek fazla bir şey bilinmeyen gruplardan. Kendi adlarını taşıyan ilk albümlerini 2018 yılında yayınladıklarına göre henüz yeni bir oluşum diyebiliriz Misotheist için. Metal Archives’te sadece şarkıları söyleyen yani vokalin adı yazıyor; “B. Kråbøl”. Her şeyi bu adam mı yapmıştır onu şimdilik bilemiyoruz. Fakat bu yıl çıkardıkları “For the Glory of Your Redeemer” yılın en muazzam işlerinden birisi olmuş. İsterseniz şimdi albümün derinliklerine inelim ve bu albüm neden beni böylesine heyecanlandırdı ondan size birkaç kelam edeyim.
Misotheist, Norveçli bir Black Metal grubu. Yaptıkları tür için ben Avant-garde Black Metal dedim. Zira For the Glory of Your Redeemer’da bulunan 3 şarkıdan bu türün genel atmosferini fazlasıyla aldım. Özellikle bana “Deathspell Omega”yı ciddi anlamda anımsattı. Özellikle Deathspell Omega’nın son albümü “The Furnaces of Palingenesia”yayı daha çok anımsattı. Avant-garde Black Metal yapan grupların düşünce sistemi çok farklı oluyor. Karmaşıklıktan ve kaostan besleniyorlar belli ki. Zira yaratılan atmosfer ve yazılan şarkıları ciddi bir zihin açıklığı ile dinlemek gerekiyor. Zira bu tür albümlerin içinde birçok geçişler ve irili ufaklı bir sürü estetik tınılar duyuyorsunuz. Elbette bütün bunların hepsi kaotik bir müziğin üzerine eklenen parçalar oluyorlar. Misotheist bütün bu parçaları öylesine muazzam şekilde şarkılarda kullanmış ki ağzınız açık dinliyorsunuz. Albümde sadece 3 şarkı var diye bir an üzülüyorsunuz fakat şarkıların toplam süresi 30 dakikayı geçkin olunca bu üzüntü pek kalmıyor. Gerçi bana kalsa bir 3 şarkı daha olsa aynı uzunlukta bayıla bayıla dinlerdim. Albümün en uzun şarkısı “Acts of the Flesh” 16 dakikayı geçen bir süreye sahip. Fakat bu şarkı öylesine güçlü riffler ve öylesine kaotik bir atmosfere sahip ki şarkı bitmesin istiyorsunuz. Zaten ben albümü aynı gün 7 defa dinledim. Art arda 2 kere dinleyip daha sonra gün içerisinde farklı saatlerde dinledim. Gerçekten muazzam bir iş çıkarmış Misotheist. Neyse ki çok geç olmadan bu grubu keşfettim. Yazılan riffler, davul çeşitlemeleri, vokal performansı ile üst düzey bir Black Metal albümü dinliyorsunuz. Bas gitar konusunda ekstrem bir şey beklemeyin. Klasik Black Metal matematiğinde olduğu gibi ön plana çıkmayan bir bas yazımı var şarkılarda. Bu durum hiçbir olumsuzluk katmıyor albüme. Zaten bu albüme negatif etki edebilecek hemen hemen hiçbir şey olamazmış gibi geliyor. Öylesine sağlam ve öylesine güçlü bir albüm For the Glory of Your Redeemer. Albüm içinde yer alan melodik riffler de özellikle son şarkıda doruğa ulaşmış resmen.
Misotheist, ile uzun süre sonra yeni bir Avant-garde Black Metal albümü dinledim. Hem de muazzam bir albüm dinledim. Bu gruba mutlaka bir şans vermeniz gerekir diye düşünüyorum. Bir de çok zaman geçirmeden grubun ilk albümünü de buraya yazacağım. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın!
Albüm Puanı: 9/10
Yorumlar
Yorum Gönder