Albüm Kritik 548 (Wode / Burn in Many Mirrors)

Herkese selamlar, sıcak bir güne daha başladık. Artık yaz mevsiminin hakkını veren bir güneş tepemizde bizlere gülümsüyor. Ne kadar şirin bir cümle oldu böyle, Güneşin gülümsemesi falan iyice işi “Teletubbies”e bağladım. Neyse bu saçma geyiği daha fazla uzatmadan bugünkü albümümüze geçelim. Bu defa rotamızı Metal müziğin peyda olduğu ada ülkesine çeviriyoruz. İngiliz Black / Death Metal grubu “Wode”un bu yıl çıkardıkları “Burn in Many Mirrors”tan sizlere söz edeceğim. Grubu bir ay önce keşfetmiştim. Yeni keşfettiğim bir grup olunca da en yeni albümlerinden sizlere söz etmek istedim haliyle. Açıkçası grubun yaptığı müzik için Death ve Black Metal damgaları vurulmuş olsa da Burn in Many Mirrors’tan edindiğim tecrübeyle içinde Thrash ve Heavy Metal öğelerinin de bolca olduğu bir albüm dinledim. Bu da ortaya riff çeşitliliği açısından gayet doyurucu bir albüm olduğunu ortaya koyuyor. Fakat yazılan rifflerin ne derece etkili olduğuna isterseniz bir sonraki paragrafta deyineyim.

Albümün açılış şarkısı “Lunar Madness”ı duyar duymaz bir Death Metal albümü dinleyeceğim izlenimine kapılmıştım. Fakat bu sadece şarkının ilk 1 dakikası için geçerliymiş meğerse. Daha sonra ortaya birden Thrash ezgileri çıkıverdi. Bu Thrash tınıları da Black Metal ile birleşti. Fakat bir yandan d Death Metal’in o bildiğimiz kaslı iskeletini hala korumayı başarıyordu şarkı. Daha ilk şarkıda birden fazla türün tadını almaya başlayınca albümün geri kalanında beni nelerin beklediğini tahmin edemedim. Fakat meğer ilk şarkı zaten albümün özeti niteliğindeymiş. Bu şarkıda duyduğum her şeyin matematiksel olarak dizilimi aslında diğer şarkılarda da varmış. Albümdeki 7 şarkıyı bir solukta dinleyiverdim. Gerçekten çıtır çerez bir albüm olmuş. Dinlemesi gayet zevkli ve türlerin çeşitliliğini içinde barındıran bir albüm olmasıyla da hiç sıkıcı olmayan bir albüm Burn in Many Mirrors. Fakat yazılan rifflerin öyle efsanevi olmadığını da söylemem gerekiyor. Evet, gayet güzel şeyler dinliyorsunuz fakat sizi şaşırtacak veya “yuh bu neymiş böyle” dedirtecek de bir detay yok. Belki albümdeki davul çeşitlemelerini bunun dışında tutabiliriz. Zira davulu çalan “T.H.” gerçekten iyi bir iş çıkarmış. Özellikle davul ataları ile şarkıları farklı bir boyuta taşımayı başarmış. Yine de albümün bütününe baktığımız zaman görkemli bir albüm olmaktan uzak bir albüm olduğunu görüyoruz. İçinde birçok türü barındıran ve melodik riffler dahi şarkıları güzel dokunuşlarla bizlere sunan Burn in Many Mirrors ortalamanın bir tık üstünden not alan bir albüm oluyor bana göre. Albümü üç kez dinledim. Her dinlememde de gayet mutlu oldum. Fakat içimi coşturan yoğun duygulara da nail olamadı Burn in Many Mirrors.


Wode, 2010 yılından bu yana Metal camiasında üreten bir grup olarak yer alıyor. Grubu tanıdığıma açıkçası memnun oldum. Yaptıkları müziği bir tık daha geliştirebilirler ve daha niş işlerle karşımıza çıkarlarsa Wode adını daha sık duyabiliriz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7,5/10



Yorumlar