Albüm Kritik 532 (Ninkharsag / The Dread March of Solemn Gods)

Herkese selamlar, bugün yine harika bir albümden sizlere söz etmek için klavyenin başına oturdum. Esasen dün yazacaktım bu albümü fakat biraz daha dinlemek istedim. Çünkü çok fazla öveceğimi fark ettim. Nedense biraz tereddütte düştüm ve biraz daha dinleyip bu albümü öyle yazayım dedim. Fakat övme konusundaki fikirlerim değişmedi. Gerçekten harikulade bir Black Metal albümünü dinliyorum birkaç gündür. Başa sarıp sarıp dinliyorum. İngiltereli Black Metal oluşumu “Ninkharsag”ın bu yıl çıkardıkları “The Dread March of Solemn Gods”tan sizlere söz edeceğim. Bu defa oldukça kompleks rifflerle bezeli bir Black Metal albümünü anlatacağım için de ayrı bir heyecan içindeyim.

Öncelikle grup hakkında kısa bilgilerle yazıyı şenlendirelim. İngiltere menşeili olduğunu yazının giriş kısmında belirtmiştim. İngiliz bir grup olması benim için ekstra bir önem arz ediyor. Ne de olsa Metal’in tohumlarının ilk serpildiği topraklardan bahsediyoruz. “Black Sabbath”ın (Black Sabbath ilk metal grubu değil ki gibi abuk şeylerle tartışmaya girmeyelim lütfen) yaktığı Metal meşalesi sadece İngiltere’yi değil kısa sürede tüm dünyayı aydınlatmaya başladı. Metal’in en güzel tarafı ise, günümüzde Black Sabbath’ın insanlığa sunduğu o ilk Metal tınıları ile bezeli albümleri hala farklı birçok grup tarafından dinliyor oluşumuzdur. Bunun yanında ise Metal oldukça fazla dallanıp budaklanmış ve yüzlerce türe ayrılmıştır. İngiltereli bir grup işte bu yüzden benim nezdimde önem ar ediyor. Nitekim Ninkharsag da yaptığı müzik ile ne denli önemli bir oluşum olduğunu gösteriyor. Fakat grubun diskografisine baktığımda oldukça şaşırdım. Zira 2009 yılında Metal camiasına merhaba demiş olmalarına rağmen The Dread March of Solemn Gods grubun ikinci stüdyo albümüdür. İlk başta “Paul Armitstead” tarafından tek kişilik bir proje olarak yola çıkan Ninkharsag, 2011 yılında bu formunu bırakıp 4 kişiden oluşan bir gruba dönüşmüştür. Paul Armitstead, sadece bir demo ve bir single ile 2011 yılına kadar gelmiştir. 4 kişilik forma bürünen Ninkharsag ise ilk LP’sini 2015 yılında çıkarmıştır. İşte aradan geçen 6 seneden sonra grup ikinci albümü olan The Dread March of Solemn Gods’ı bizlere sunmuştur. Üretkenlik konusunda çok iyi olmadıkları aşikar olsa da The Dread March of Solemn Gods nazarında ne denli potansiyeli yüksek bir grup olduğunu da görmüş oluyoruz. Gerçekten de son zamanlarda dinlediğim en iyi Black Metal albümlerinden birisi oldu bu albüm. Bildiğimiz Black Metal yapısını koruması yanında, yazılan rifflerin tekdüze olmayışı, sıradan riffler yerine daha kompleks rifflerle dinleyenlerin kulaklarını şenlendiren bir albüm olması benim inanılmaz hoşuma gitti. Albümdeki her şey öylesine güzel planlanmış ve yerine oturtulmuş ki gerçekten şikayet edeceğim tek bir nokta bile olmadı. Zaten içinde yok yok bu albümün. Harikulade davul performansından şahane gitar sololarına, başarılı bir vokalden bas gitarın çok geriden kalmadan bizlere ben de buradayım deyişine kadar her şey çok iyi bir şekilde albüme yedirilmiş. Prodüksiyon olarak da başarılı olunca bütün bu muazzam işleri haliyle çok temiz bir şekilde dinliyorsunuz. Bu zamana kadar neden bu kadar az albüm yaptıklarını bilmiyorum ama şu saatten sonra artık böylesine uzun aralar vermemeleri gerekiyor. Zira böylesi muazzam albümleri dinlemek her Metalcinin hakkıdır. Albüm tema olarak içinde hem okültizm hem mitoloji hem de fantastik öğeleri barındırıyor. Yazılan her şarkıya dibim düştü. Zaten albümün tamamını kaç kere dinledim bilmiyorum. Fakat her defasında “heyt be” diye albümü bitirdiğimi biliyorum.


Ninkharsag için bu bir geri dönüş albümü olarak nitelendirilebilir. Zira aradan 6 yıl geçtikten sonra ikinci albümü yayınlamaları bunu gösteriyor. The Dread March of Solemn Gods çok iyi bir albüm olmuş. Mutlaka dinlemenizi öneriyorum. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 10/10



Yorumlar