Albüm Kritik 502 (Malakhim / Theion)

 

Black Metal albümleri ile yolumuza devam ediyoruz. Bugün de yine sizlere bu camiada yeni sayılan gruplardan birinden bahsedeceğim. Uzun zamandır ABD ve Avrupa ülkelerinde gezdikten sonra, Black Metal’in ana vatanı sayılan İskandinav Yarımadası’na dönüyoruz. İsveçli Black Metal grubu “Malakhim” 2016 yılında bu karanlık dünyaya giriş yapmış. Özellikle İsveç zaten ekstrem türlerin lokomotif ülkesi gibi oldu ve yeni gruplarıyla da yine adından söz ettirmeyi başaran bir ülke konumunda. Malakhim’i de yeni keşfettiğim için bu kritiği yazmadan önce kendileri hakkında ufak bir araştırma da yaptım elbette. Grup aslında bildiğimiz modern- klasik Black Metal karışımı diye adlandırabileceğim ve konusunu satanizmden, okültizmden alan bir tema ile bezenmiş bir müzik yapıyor. Benim bugün sizlere söz edeceğim ise grubun ilk stüdyo albümü olma niteliği taşıyan “Theion” olacak.

Malakhim'in Theion albümünü dünden beri yoğun bir şekilde dinliyorum. Aslında bu albüm değerlendirmesini dün yazacaktım fakat kendimde o enerjiyi bulamayınca ertelemiş oldum. Albümü dinlemek için kulaklığımı taktım ve ilk şarkıyı dinlemeye başladığımda açıkçası beni şaşırtan çok fazla bir şey olmadı. Klasik Black Metal matematiğine uygun bir şarkıdan başka bir şey izlenimi bırakmadı bende. Elbette biraz da olsa günümüz modern Black Metal’in olmazsa olmazı melodik tınıları da albümün geneline yayılmış bir şekilde görüyoruz. Şarkıları birer birer geçtikten sonra albüme daha da kanım ısınmaya başladı. Özellikle güçlü rifflerle yazılmış şarkıları dinlemek beni albüme daha da çekti. İlk şarkının yavan gelmesi neyse ki ağzımda o paslı tadı bırakmadı ve albümün geri kalanında oldukça iyi şarkılar dinledim. Daha sonra albümü tekrar baştan sona dinlediğimde albümün açılış şarkısı da bana iyi şeyler hissettirmeyi başardı. Şarkıların hepsi için çok iyi demek belki büyük bir iddia olur. Fakat bu şarkıların birbiri ardına adeta zincirle bağlanması gibi bir etkisi var. Bu da albümü bütünsel olarak güçlü bir konuma getirmeyi başarıyor. Ah, şu prodüksiyon da iyi olsaymış o zaman gerçekten gayet başarılı bir albüm olduğunu size söyleyebilirdim. İşin teknik kısmı olan prodüksiyonda seçilen sound oldukça boğuk geldi bana. Biraz daha tizleşmiş bir ses altyapısı olsaydı bu albüm tadından yenmezdi. Bu albümü dinlerken “Sargeist, Bythos ve Mayhem” etkileşimleri hissettim ben. Malakhim, bence ilk albümleri olmasına rağmen oldukça iddialı bir çıkış yapmışlar. Az önce yukarıda da dediğim gibi albümün temasını satanik öğeler oluşturuyor. Bu da bu albümün İskandinav Yarımadası’ndan çıktığına delalet eden en önemli öğelerden biri oluyor zaten. Albümü başa alıp alıp dinlememeniz için hiçbir neden yok. Efsane bir albüm elbette değil fakat çok tadında, nefis bir albüm olduğu da su götürmez bir gerçek.

Malakhim, gayet başarılı bir albümle 2021 yılında bu karanlık dünyaya giriş yapmış. Açıkçası grubun sonraki albümlerinde ne gibi çılgınlıklar yapacağını daha şimdiden merak ediyorum. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7,5/10