Kataklysm, 90ların başında kurulmuş bir Death Metal grubu. O zamanlar sadece Death Metal yaparken yani Death Metalin saf halini yaparken daha sonradan işlere melodik yapıları ve teknik türü de eklemiş. Grubun varlığından her ne kadar epeydir haberdar olsam da bu zamana kadar oturup adam akıllı dinlemişliğim yok. İlk albümlerini bundan 10 yıl önce falan dinlemiştim. Fakat o zamanlar böylesine ekstrem türlerle pek içli dışlı olmadığım için albümleri bana pek bir şey ifade etmemişti. Hazır Kataklysm 2020 yılında bir albüm çıkarmışken en azından yeni albümlerine bir kulak vereyim dedim. Dün albümü baştan sona 1 kere dinlemiştim. Bugün de üçüncü dinleyişimi gerçekleştiriyorum bu yazıyı yazarken. Kataklysm’in “Unconquered” adlı albümlerinden sizlere söz ediyor olacağım hemen aşağıda.
Death Metal, benim dinlemekten çok hoşnut olduğum türlerden bir tanesidir. Özellikle Melodic ve Technical Death Metal türlerine ayrı bir ilgim var. Safkan Death Metal albümlerini de severek dinliyorum fakat özellikle az önce söylediğim iki Death Metal türündeki virtüözlükleri dinlemek ayrı bir haz veriyor bana. Bu türlerdeki albümlere denk geldiğim zaman kendimi iyi hissediyorum. Özellikle de bu türü icra eden yeni gruplar keşfettiğim zaman ayrı bir mutlu oluyorum. Kanadalı aygır grup Kataklysm’in yaptığı müziği bundan 10 yıl önce deneme fırsatı bulmuştum. Fakat o zamanlar dediğim gibi pek bir şey hissetmemiştim. Death Metal ile aram iyi olduktan sonra da ötelediğim birçok Death Metal grubuna geri dönüş yaptım. Kataklysm de onlardan birisi işte. Açıkçası grubun şu anda ne denli popüler olduğunu veya nasıl albümlere imza attıklarını bilmeden Unconquered’un içine daldım. Öncellikle sound olarak çok iyi bir albüm olmuş gerçekten. Kulağınızda gümbür gümbür eden kaliteli bir prodüksiyonun sonucunu dinliyorsunuz. Bu türlerde prodüksiyon kesinlikle çok önemli. Çünkü çok fazla riff duyuyorsunuz ve aynı zamanda da her türlü sesin berrak bir şekilde kulağınızda yankılanması gerekiyor. Virtüözlük konusunda açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım diyebilirim. Bu grup için sadece Melodic Death Metal demek bana haksızlık gibi geliyor. Tabi ki bunu sadece bu albümden yola çıkarak söyleyebiliyorum. Bu albümde Technical Death Metal tınıları da var. Fakat dediğim gibi işin virtüözlük noktasında çok daha iyilerini duydu bu kulaklar. Şarkılar gayet iyi olmuş. Gayet iyi bir şekilde kendilerini dinlettiriyorlar. Beklentim çok üst düzey olduğu için belki de bu albümdeki riff yazımları beni tatmin etmedi. Çünkü madalyonun diğer yüzüne baktığımızda kaya gibi şarkıların ruhlarımızın için çok rahat sızdığını görüyoruz. Davulu çalan “Olivier Beaudoin” çok iyi bir iş çıkarmış ve her şarkı da muazzam çeşitlemeler yaparak şarkıları alıp götürmüş resmen. Riffler ortalama düzeyde olsa da melodik partisyonlar yine de hoşuma gitti benim. Bence albümün en zayıf halkası şarkıları söyleyen “Maurizio Iacono”nun sesi olmuş. Sesi bence zayıf şarkılara göre. Ayriyeten şarkı sözlerini sanki gelişi güzel şarkının herhangi bir yerine söylüyormuş gibi. Bir ahenk bozukluğu var bazı şarkılarda. Tabi ki bu benim yorumum. Bunu bir tercih şekli olarak da uygulamış olabilir ve bu ihtimal daha yüksek. Yine de benim hoşuma gitmedi.
Kataklysm'i geç dinlediğim için pişman oldum. Fakat bundan sonra çalma listemde olacağı da aşikâr. Unconquered sağlam bir albüm olmuş. Eksiklikleri var fakat çok fazla değil. Groove oranı yüksek, sağlam bir soundu olan ve melodik yapıları da gayet iyi olan bir albüm dinlemek istiyorsanız Unconquered’a bir kulak verin derim! Görüşmek üzere, hoşça kalın!
Yorumlar
Yorum Gönder