Albüm Kritik 455 (Naglfar / Cerecloth)

Bu yıl çıkan albümler birikmeye başladı iyice. Ben çok yavaş kaldım bu konuda farkındayım. Fakat farklı bir projeye başladım ve yakın zamanda bu siteye içerik üretmeyi sonlandıracağım. Bu ne zaman olacak bilmiyorum. O zaman gelene kadar biraz daha buralarda olacağım. Black Metal albümlerini sizler için sıralamaya devam ediyorum. Bir süre hiç Black Metal albümü yazmadığım için buraya, son zamanlarda biriken Black Metal albümlerini birer birer buraya kaydediyorum işte. Genel olarak orta halli bir tat alıyorum bu yılki Black Metal albümlerinden. Elbette daha çok az bir kısmını dinledim. Fakat dinlediklerim arasında çok azı benim aklımı başımdan aldı. Geri kalan albümlerin hepsi aynı standardı koruyor ve çok da farklı şeyler sunmuyorlar ne yazık ki. Bugün ise İsveç’e gidiyor ve köklü Black Metal gruplarından birisi olan “Naglfar”ın bu yıl bizlerin huzuruna sunduğu “Cerecloth” adlı albümlerinin derinliklerine dalıyoruz ve de insan nefretimizi körüklüyoruz!

Herhalde Black Metal’in şeytan seviciliğinden ve onun ilahi kudretini konu alan temalarından sonraki en popüler konusu “Misanthropy” yani insan düşmanlığıdır. Günümüzde daha çok Melodik Black Metal gruplarının teması oluyor insan düşmanlığı. Felsefi yaklaşımlar ile albümlerini oluşturmak isteyen bu türdeki birçok grubun vazgeçilmez konusu oluyor. Bunun en büyük nedeni ise insan gözlemlerinin iyi bir şekilde yapılması sanırım. Çünkü günümüzde belirli bir entelektüel seviyeye ulaşmış birçok kişide bu duygu vardır. İnsan düşmanlığı bana göre zihni çalışan herkesin içinde bulundurduğu bir duygudur. Zira çoğu insan artık kötücül bir yaşam formundan başka bir şey değildir. Naglfar da işte bu temayı kullanan en etkili gruplardan birisidir. Ben, Naglfar ismini çok önceden biliyor olsam da bu zamana kadar hiçbir albümlerini siteye yazma şerefine nail olamadım. Bunun sebebini bilmiyorum ama sonuçta bugün bu işi de halletmiş oldum.

Cerecloth'u dinlediğim süre boyunca genellikle olumlu izlenimler bıraktı bende. Gayet iyi bir şekilde dozu ayarlanmış ve güzel güzel kendisini dinlettirebilen bir Melodic Black Metal albümü olmuş. Elbette birkaç şarkıda sıradan riffler ve melodiler duyuyorsunuz. Fakat safkan bir Black Metal albümüne nazaran bu oran çok düşük. Bir önceki albüm değerlendirme yazısında da bundan söz etmiştim. Özgünlük konusu özellikle old-school Black Metal türünü icra edenler için bitmiş ya da sınıra dayanmış durumdadır. Cerecloth ise Melodik Black Metal albümü olduğu için kendisini bu durumdan sıyırabiliyor. Yazılan riffleri genel olarak beğendim. Özellikle melodik partisyonlar ile çok iyi bir sentez oluşturmuşlar ve gayet iyi bir şekilde kulaklarınızda yankılanıyorlar. Dediğim gibi bazı şarkılarda bu durumun dışına çıkılıyor olsa da albümü bütünsel olarak ele aldığımızda gayet başarılı bir işin ortaya konduğunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Albüm prodüksiyon açısından da herhangi bir olumsuzluğa sahip değil. Gayet iyi bir sounda sahip şarkılar dinliyorsunuz. Albümde bana göre en olmayan şey gitar soloları olmuş. Bence onlara hiç gerek yokmuş. Onun yerine daha fazla melodik partisyonlar eklenerek şarkılar daha da iyi olabilirmiş. Şarkıları seslendiren “Kristoffer W. Olivius”un sesini de yeterli buldum. Birçok brutal vokal performansı sergileyen abilerle aynı ses aralığına sahip.


Cerecloth, bu yıl içinde çıkan eli yüzü düzgün albümlerden birisi olmuş. Eli yüzü düzgün Black Metal albümlerinden birisi olmuş. Dinleyeni mutsuz etmez ve güzel zaman geçirtir. Ben dinlerken keyif aldım. Mükemmel bir albüm olmasa da “iyi albüm” kategorisinde yer aldığı da su götürmez bir gerçek. Görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7,5/10





Yorumlar