Albüm Kritik 427 (Regarde Les Hommes Tomber / Ascension)

Instagram'da “Season of Mist”in sayfasını takip ediyorum. Bundan bir ay önce kadar “Regarde Les Hommes Tomber” adlı bir grup ile alakalı şeyler paylaşıyordu sıklıkla. En sonunda ben de dayanamadım neymiş bu grup diye şöyle bir baktım. Adlarından zaten Fransa menşeili oldukları belli oluyordu fakat yaptıkları müzik türünü merak ediyordum. Yeni çıkacak albümlerinin kapak görselini oldukça beğenmiştim ve bu adamların bir de Black Metal yaptığını öğrenince hemen listeye aldım. Fransızların ekstrem türlerde olan yükselişinden eski yazılarımda (özellikle Deathspell Omega kritiklerinde) bahsetmiştim. 2011 yılında bu camiaya merhaba diyen Regarde Les Hommes Tomber’nin “Ascension” adlı albümlerinden söz ediyor olacağım aşağıda.


Öncelikle Regarde Les Hommes Tomber’nin müzikal misyonu kaotik bir Black Metal dostlarım. Fakat bu Black Metal old-school bir tarzda değil daha ziyadesiyle Post-Black Metal türünde. Bu da kulaklarımızda daha modern bir sounda sahip karanlık müzik çınlamasını sağlıyor. Açıkçası Ascension’un öyle fazla reklamını yaptı ki Season of Mist, bu yılın en iyi albümü geliyor diye beklentiye girdim. Bir de Season of Mist yani… Evet, Ascension iyi bir albüm fakat yılın en iyi albümü olur mu orası oldukça muallakta kalıyor. Albümü iki gündür dinliyorum. Bir türlü tam manasıyla ne hissettirdiğini idrak edemedim. Çünkü bazı anlar oluyor inanılmaz iyi şeyler duyuyorum fakat bazı anlar da oluyor oldukça sıradan tınılarla karşılaşıyorum. Şunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim sanırım daha önce duymadığınız riff tarzları veya besteler yok. Tematik olarak da birçok Black Metal grubunda gördüğümüz kaotik tema var ve farklılaşan bir yanı yok. Özgünlük konusunda da öyle kallavi bir şeyler yok. Bu da demek oluyor ki sıradan bir Black Metal albümü dinliyoruz.


Albümün iyi olduğu taraflardan başlayalım isterseniz. Bir defa prodüksiyon çok sağlam olmuş. Hani modern bir sounda sahip olması bu albümün tehditkarlığından birazcık çalmış olsa da genel atmosfer olarak yine o havayı içinize çekebiliyorsunuz. Davulun oldukça iyi bir şekilde şarkılarda varlık göstermesi de benim beğendiğim bir başka unsur oldu. Sıradan blast-beatler’in yanı sıra oldukça iyi çeşitlemeler de duymak beni mutlu etti. Yazılan gitar riffleri orta-üst düzey arasında bir yerde yer alıyor. Kötü bir beste duymasanız da öyle dibinizin düşeceği bir şeyler de duymuyorsunuz. Son olarak da bas gitarın oldukça tok ve sağlam bir sesle şarkıların çok gerisinde kalmadan sesini duyuruyor olması da yine albümün bütününde iyi bir izlenim oluşturuyor. Sevmediğim noktalara gelirsek eğer vokalden başlamam doğru olacaktır. Evet, ekstrem türlerin olmazsa olmazı böğürmektir buna hem fikiriz. Kimi tiz bir ses ile kimi tok bir ses ile kimi ise o kadar aşırıya kaçmadan anlaşılır ama öfkeli bir ses ile şarkılarını söylüyor. Regarde Les Hommes Tomber’nin şarkılarını söyleyen “T.C.” (bu kısaltma ile ilgili şaka yapmayacağım) vokal konusunda açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı. Her şeyden yarım yarım var sanki. Bazen ağıt yakıyor tok ve temiz bir ses ile bazen öfke ile bağırıyor bazen de tiz bir ses ile şarkıları söylüyor. Böylesi çeşitlilik iyi ama bunu hakkıyla yapamayınca işte üzücü oluyor. Albümün bütününe yansıyan en önemli şey de elbette yazılan riffler ve o rifflerin oluşturduğu bütünsellik. Ne yazık ki her şey çok sıradan ve bu durum bütün albüm boyunca devam ediyor. Gerek melodik kısımların gerekse de hardcore rifflerin sizleri etkileyecek bir yanı yok.


Genel bir değerlendirme ile bitirecek olursam yazıyı; albüm iyi bir albüm. Kendisini dinlettiriyor fakat uzun soluklu olmuyor bu. Açıkçası ben sıkıldım bir süre sonra. Hani ambalaja aldanıp hevesle bir şey alırsınız da aslında o şey sıradan bir eşya olarak bir köşede kalır. İşte ben de Ascension ile ilgili tam olarak bunu hissediyorum. Büyük bir heves ile dinlemeye başladığım bu albümün sonu birazcık hayal kırıklığı oldu. Görüşmek üzere, hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10



Yorumlar