Albüm Kritik 371 (Darkthrone / Old Star)

Merhaba sevgili dostlarım, bugün yine ekstrem türlerden gitmeye devam ediyoruz. Bugün ilk defa sitede ağırlayacağım oldukça köklü bir grup var. 1987 yılından bu yana Black ve Death Metal türünde gövde gösterisi yapan “Darkthrone”un Geçtiğimiz Mayıs’ın sonunda çıkan yeni albümü “Old Star”dan sizlere söz edeceğim.

Darkthrone'un varlığından elbette haberdardım. Hem de uzun süreden beri haberdardım. Fakat bir türlü bu grup benim ilgimi çekemedi niyeyse. Gerçekten sebebini ben de bilmiyorum. Öyle ya da böyle nihayetinde sitede Darkthrone’u da ağırlamış oluyorum. İlk başlarda daha Death Metal tarzından giderken artık rotalarını tamamen Black Metal’e çevirmiş Norveçli grubumuz. Norveç’in birinci dalga Black Metal oluşumlarından birisi oluşu haliyle Black Metal’in geleneksel tarzına bağlı bir grup olduğunu belli ediyor. Birinci dalga Black Metal grupları genellikle raylarından pek sapmadan, günümüzde old-school tarz dediğimiz şekilde üretim yapıyorlar. Benim gibi Black Metal’in hemen hemen her türünü çok seven biri için old-school bir Black Metal albümü dinlemek elbette ki bambaşka bir zevk verir. “Mayhem”, “Gorgoroth”, “Burzum” gibi Black Metal’in temel taşlarını dinlemek ve onların lanetli müziğini damarlarda hissetmek oldukça elit bir duygu diye düşünüyorum.

Darkthrone, iki kişiden oluşan ve bu zamana kadar oldukça üretken bir şekilde gelen bir grup dostlarım. Elbette bunu birçoğunuz biliyorsunuz. Fakat ben bilmeyen arkadaşlara alt yazı olarak geçmek istedim. "Fenris" ve "Culto" adındaki iki yabani insanın birlikte var ettikleri Darkthrone, gerçekten de Black Metal camiasının en güzide gruplarından biri sayılıyor. Daha önceki albümlerini dinlememiş biri olduğum için sadece okuduğum ve edindiğim bilgilerle bunu söylüyorum. Zaten 80lerden bu yana yardıra yardıra Black Metal yapmaya devam ediyor oluşları da bunu destelemeye yetiyor. Old-Star’ı yaklaşık 3 günden beri dinleyen biriyim. Darkthrone’u dinlemeden önce açıkçası büyük bir beklentiye girmiştim. Zira oldukça fazla övgü alan ve gerçekten de hatırı sayılır bir dinleyici kitlesi olan bir grup olmaları benim bu heyecanımı körüklemişti. Safkan bir Black Metal albümü dinleyeceğimi düşünüyordum. Nitekim öyle de oldu. 80 ve 90ların o kalıpları içerisinde dinlediğim birçok Black Metal albümünün tarzında bir albüm olmuş Old Star. Evet, prodüksiyon olarak öyle aşırı bir çiğlik yok fakat işin yapısal olarak her şeyi tastamam var olmuş albümde.

Albümü dinlediğim süre boyunca açıkçası bir türlü hissettiklerimden emin olamadım. Bu yazıyı oturup yazmaya başlamadan önce de hala duygularım karmaşıktı Old Star için. Klavyenin başına oturup, kulaklığımı takıp albümü oynatmaya başladığımda işler biraz daha kesinlik kazanmaya başladı. Bu kritiğin tam bu noktasına geldiğimde ise artık albümün bendeki etkileri netlik kazandı. Old Star güçlü bir albüm olmuş. Bu gücün en önemli kaynağı hiç şüphesiz köklü bir Black Metal grubunun geleneksel yaklaşımından kaynaklanması oluyor. Albümden beklentim olan o üst düzey seviye etki ne yazık ki olmadı. Güçlü bir albüm fakat yazılan riffler ortalama işler olmadan öteye gidemiyor. Bu ortalama rifflerin birleşimi şarkıları güçlü bir forma büründürse de “inanılmaz” diyeceğim herhangi bir şarkı yok Old Star’da. Darkthrone, günümüzün modern sounduna tamamen bürünmeyi ret etmiş görünüyor. Daha arada bir prodüksiyon ile albümü var etmişler. Biraz modernlik, biraz geleneksel sound derken ortaya böyle sentez bir sound çıkmış. Şarkıları dinlerken genellikle keyif aldım. Sıkmadan götürüyor. Fakat bu sıkmama olayını ne yazık ki albümün son şarkısı olan “The Key is Inside The Wall” için söyleyemeyeceğim. Albümde var olan bütün enstrümanlar ortalama bir performans ile kayıt altına alınmış.


Özetleyecek olursam eğer, Darkthrone’un Old Star’ı güzel bir albüm. Bütünsel olarak güçlü bir albüm. Fakat yaratıcılık açısından çok fazla bir şey vadeden bir albüm değil. Ben albümü çalma listeme aldım. Sizlerin de dinlemenizi tavsiye ederim. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10





Yorumlar