Albüm Kritik 353 (Behexen / My Soul For His Glory)

2019 yılında çıkan albümleri incelemeye kısa bir ara verme zamanı geldi diye düşünüyorum. Zira sizlere söz etmek istediğim birçok güzel albüm tozlu raflarda duruyor. Onların üzerindeki tozları temizlemenin zamanı geldi. En azından bir kısmınını tozdan arındırmalıyım. Black Metal albümleri ile bezeli olan bu albümlerin içinde elbette diğer türlere ait de albümler yer alıyor. Fakat bugün 2008 yılına geri döneceğiz birlikte. O yıl çıkan ve benim Behexen’in varlığından dahi bir haber olduğum “My Soul For His Glory” albümlerinden sizlere söz etmek istiyorum. Behexen’i ne kadar çok sevdiğimden daha önceki albüm değerlendirmelerinde bolca söz etmiştim. Sitede daha önce yazdığım iki Behexen albümü “Nightside Emanations” ve “The Poisonous Path”ten sonra My Soul For His Glory sitedeki üçüncü Behexen albümü oluyor. Rahat bir şekilde oturun ve bu albüm bizlere neler sünüyor birlikte bakalım.

Behexen'in en sevdiğim yanı çok net bir grup olmalarıdır. Hiç lafı dolandırmıyorlar ve hiç lafı uzatmıyorlar. Sapına kadar satanist bir grup olmasıyla Black Metal camiasının en tekinsiz gruplarından biri oldukları aşikar. Finlandiya’nın en görkemli gruplarının başında geliyorlar. Yaptıkları müziği olabildiğince geliştirilen ve her albümlerinde daha da fazla şeyleri bizlere sunabilen bir grup. Bu yüzden Behexen dinlemek benim için çok farklı bir haz oluyor. Black Metal’in saf halini barındırmaları bir yana bu safkanlığı olabildiğince daha da sert bir hale getirmeye çalışmaları benim gibi sert müzik sevenleri oldukça bahtiyar ediyor. Behexen ile son albümleri The Poisonous Path ile tanışmış biri olarak haliyle grubun varlığına eridim bittim. “Pentagram of the Black Earth” şarkılarını ilk duyduğum anı hatırlıyorum da resmen kafayı yemiştim. Öylesine dehşet bir şarkı ki, hala ilk duyduğumda yaşadığım bütün o efsanevi duyguları bana yaşatabiliyor. Derken daha sonra haliyle bu gruba olan düşkünlüğüm arttı ve Nightside Emanations albümlerini dinledim. Zaten bu albümlerini dinledikten sonra “Behexen pisliğin ta kendisi” dedim. Gerçekten de The Poisonous Path’ten bir tık daha iyi bir albüm olması ve yaratılan şarkıların beni daha çok kendilerine çekmesi ile Behexen’e aşık olma nedenimdir. “Awaken Tiamat”ı dinlemek… Başka bir şey demeye lüzum yok bence.

Böylesine iki muhteşem Behexen albümü dinledikten sonra siteye yazacağım üçüncü Behexen albümünün hangisi olması gerektiğine karar vermek benim için zor oldu. Zira grubun bütün albümlerinden daha dinlemeden öylesine umutluydum ki, beni hiçbir şekilde hayal kırıklığına uğratacaklarını düşünmedim. My Soul For His Glory’i seçmem tamamen kura yöntemi ile oldu. İki günden beri bu albümle içli dışlıyım. Aslına bakarsanız yukarıda söylediğim, Behexen’in her yeni albümde kendisini daha da zirveye taşıma olayını My Soul For His Glory’de yaşadım. Nightside Emanations (2012) ve The Poisonous Path (2016) albümlerinin habercisi niteliğinde bir albüm My Soul For His Glory. Bir sonraki albümlerinin ne denli pislik olacağının önsözü gibi diyebiliriz. O yüzden bu iki albüm kadar etkileyici olduğunu söyleyemeyeceğim. Bu demek değil ki cılız bir albüm dinliyorsunuz. Yine Behexen kendi lanetli yolunda ilerlemeye devam ediyor bu albümünde de. Fakat daha temkinli olduğunu söyleyebilirim. Fitil ateşlenmiş ve patlaması bir sonraki albümlere kadar sürmüş.

Öncelikle albümün prodüksiyonundan bahsetmek istiyorum. Birçok kişi için bu prodüksiyonun oldukça zayıf kaldığı görüşü ortak payda olacaktır muhtemelen. Fakat benim gibi old-school prodüksiyon tarzını sevenleri de hemen kalbinden yakalayacaktır. Finli lanet insanların bir araya gelip yaratmak istedikleri günahkar atmosferi rahat bir şekilde hissediyorsunuz. O konudan yana hiçbir endişeniz olmasın. Albümü o yüzden ben sound olarak beğendim. Elbette daha iyi sounda sahip Nightside Emanations kadar da iddialı olmadıkları da bir gerçek. Albüm için yazılan riffler kaotik havayı sizlerin damarlarınıza net bir şekilde enjekte ediyor. Çok üst düzey riffler beklemenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu old-school bir Black Metal albümü ve haliyle onun iskeletini barındırıyor. Yine de bu iskeleti ete ve kana büründürmeyi oldukça iyi bir şekilde başarmış Behexen. Ayinsel bir havada olan albümün genel teması tahmin edeceğiniz üzere karanlıklar efendisi şeytan. Behexen’in zaten fütursuzluğunu ve dilinin kemiksiz yapısını biliyoruz artık. O yüzden ne deseler başımızla beraber deyip, bağrımıza basıyoruz.


Albümün genel havasını çok beğendim. Behexen’in kendine has Riff yazımlarını da yine My Soul For His Glory’de görüyorsunuz. Bir de Behexen deyince ilk olarak benim aklıma “Hoath Torog” geliyor. Onun mükemmel barutla vokali ve tipine baktığımda ruhumda yaşadığım dehşet geliyor. Bir adam ancak bu kadar iyi “frontman” olabilir. İblis el sürmüş gibi bu abimize. Albümde var olan bas, davul ikilisi genellikle Black Metal formunun dışına çıkmamış. Çok egzotik işler göremiyorsunuz. Bu konuda sıradan bir tutum sergilediğini söylersem yanılmış olmam. Albümde yer alan bütün şarkıları ben beğenerek dinledim. Behexen’in karanlık yolunda emin adımlarla ilerlediğini gösteren en önemli örneklerden birisi olmuş My Soul For His Glory. Bundan sonra gelen albümler daha da sağlam ve sizleri etkisi altına alan işler olduğu apaçık ortada. Behexen dinlemekten her zaman mutlu oldum. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7,5/10



Yorumlar