Albüm Kritik 251 (Skogen / Skuggorna kallar)

Merhaba dostlarım, Death Metal albümleri ile dolu bir haftadan sonra artık başka türlerden albümleri de yazmanın zamanı geldi. Bugün için seçtiğim albüm 2018 menşeili yeni bir albüm olacak. Mayısın 25’inde piyasaya çıkmış bir albümden söz ediyorum. Çok yeni desem daha iyi olurmuş aslında. Şu sıralar İsveç’ten pek ayrılamadık ve bugün de yine İsveçli bir grubu siteye konuk ediyorum. Aslına bakarsanız bu ikinci kez siteye konuk oluşu oluyor grubumuzun. İsveç’in Atmospheric Black Metal gruplarından biri olan “Skogen”in “Skuggorna kallar” adlı albümünden bahsedeceğim sizlere.

Skogen ile yeni tanışmış biri sayılırım. 10 aydan beri grubu dinliyorum. Dinliyorum dediysem öyle bütün albümlerini oturup baştan sona dinliyorum demek değil bu. Benim en çok sevdiğim ve sitede yer verdiğim albümleri “I Döden” en fazla dinlediğim Skogen albümüdür. Gerçekten albümde yer alan herhangi bir şarkıya denk geldiğimde büyük bir zevkle dinliyorum. Atmospheric Black Metal’in yeni jenerasyon gruplarından biri oluyor Skogen. Açıkçası I Döden albümlerini dinledikten sonra ve elbette diğer albümlerine de kulak verdikten sonra, başarılı bir grup olacaklarını düşünüyorum. En azından o potansiyeli barındırıyor grup. Yarattıkları atmosfer oldukça karanlık ve kasvetli oluyor. Birçok Black Metal grubunda gördüğümüz o vahşilik ve iblisliği Skogen’de göremiyorsunuz. Yarattıkları atmosfer genellikle iç karartıcı ve buhran verici oluyor. Skogen’i dinledikten sonra yüzünüzde her hangi bir gülümse olamaz. Adamlar depresif melodiler yazma konusunda bayağı iyiler. Grubun yeni albümünün çıktığını dün öğrendim ve dünden beri dinliyorum Skuggorna kallar’ı. Yine İsveççe bir albüme imza atmış adamlarımız. Aslında sadece İsveççe değil şarkılar, İngilizce sözlerinde yer aldığı şarkılar var albümde. I Döden’de de durum böyleydi. Dünden beri dinlediğim Skuggorna kallar açıkçası beni baya bir şaşırttı. Skogen’den beklentilerim bu albümün atmosferinden tamamen uzaktı.

Albümü dinlediğim ilk andan itibaren beni kendine çekecek bir yanını bulamadım. Daha ilk şarkı ile işlerin pek de iyi gitmeyeceği sinyalini vermişti Skogen. “Det nordiska mörkret” adlı şarkı için yazılan rifflerin basitliği bir yana, yazılan melodiler de içler acısı durumda dostlarım. İlk duyduğumda şarkıyı acaba ben doğru albümümü dinliyorum diye kontrol ettim. Atmospheric Black Metal’de hardcore rifflerin çok fazla önem arz etmediğini biliyorum fakat grubun önceki albümlerini de dinlemiş biri olarak, oldukça zayıf bir açılış şarkısı ile albümü açıyor Skogen. Bütün bu enstrümantal olumsuzluklar yetmezmiş gibi şarkıyı seslendiren (artık kimse o arkadaş, bütün müzisyenler vokal görevini üstleniyor Skogen’de) arkadaşın clean vokal performansı ne yazık ki içler acısı durumda. Çok kötü söylüyor şarkıyı. Zaten müzikal anlamda çok iyi olmayan bir şarkıyı böylesine zayıf bir vokal ile kaydetmek bana garip geldi. İlerleyen şarkılarda brutal vokal devreye giriyor olsa da, yazılan şarkıların zayıflığı yüzünden istenilen Skogen havasını ne yazık ki bizlere veremiyor grup. Albüme hakim olması gereken depresif atmosfer işini yerine getiriyor. Fakat bunu efsane gitar riffleri veya kulaklarda çınlayan güzel melodiler başaramıyor. Çünkü albümde böylesi şeyler yok. Her şey çok basit bir şekilde yazılmış. Gerek yazılan besteler gerekse de güfteler sıradan bir albüm dinlediğiniz havasını çok çabuk veriyor.

Ben, şaşkınlık içinde albüm dinleyip bitirdim. Bu ilk dinlememden sonra suratımda bir ekşime olmadı desem yalan olur. Benim “bak bu iyi olmuş” dediğim tek bir şarkı bile yok albümde. Üstün körü bir albüm yaptıkları öylesine belli oluyor ki, yazılan melodiler herhangi bir akustik grubun albümlerinde yer alsa sırıtmaz. Skogen, Black Metal gibi kallavi bir tür için albüm yapıyor ve Skuggorna kallar’da bizlere bunu çok az hissettiriyor. Albümün prodüksiyonu ise diğer Skogen albümleri gibi old-school tarzda olmuş. Ben bu prodüksiyonu seviyorum genelde. En azından albümün prodüksiyonu beni üzmedi. Tutunacak dal arıyorum resmen Skuggorna kallar’da. Skogen’in albüm için daha yaratıcı şeyler yapmasını beklerdim. Gitar rifflerinin biraz daha ruhumuza işleyecek türden duygu yüklü olmasını isterdim. I Döden’den “Sleep”i dinlediğimde yaşadığım duygusal atmosferi bugün hala yaşıyorum. Fakat Skuggorna kallar’dan böyle bir şarkı bana aynı duyguyu yaşatamaz. Yaşatmadı da.

Skogen'in ne yazık ki başarısız bir albümünü sizlere yazmak zorunda kaldım. Özellikle bariz kötü clean vokale sahip adamın sesi iyice irite ettirdi beni albümden. Belki de 2018’in en büyük hayal kırıklığı oldu şimdiden İsveçli grubumuz. Gerçi 2 gün sonra “Ghost”un albümü çıkacak ve o albümden de çok fazla bir umudum yok. Skuggorna kallar 8 şarkıdan oluşuyor ve albümün toplam süresi 42 dakika kadar. Şarkıların uzunluğu da ayrı bir dert olmuş bu albümde. Neyse albümü daha fazla yerin dibine sokmadan huzurunuzdan ayrılayım ben. Bir sonraki albüm kritik yazısını 1 Haziran’da okuyacaksınız. Yani Ghost’un “Prequelle” albümünü okuyacaksınız. Görüşmek üzere hoşça kalın!

Albüm Puanı: 5/10