Albüm Kritik 238 (Taake / Kong Vinter)

Merhaba dostlarım, hafta sonunun ilk gününden herkese selamlar. Bu defa sabah saatlerinde klavyenin başına oturdum. Bugün hava da pek güzel olmayınca yapacak işlerimin arasında yer alan yazı yazmayı hemen birinci sıraya yerleştirdim. Bugün sizlere daha önce adını duyduğum ve pek ilgilenmediğim bir Black Metal grubu olan “Taake”nin 2017 yılında çıkardığı “Kong Winter” adlı albümünden bahsedeceğim. Taake’yi isminin çok saçma gelmesinden dolayı pek kaile almamıştım. Fakat böyle saçma bir nedenden dolayı daha fazla grubu ihmal etmemeliyim diye düşündüm. Lafı daha fazla uzatmadan Taake ve albümü Kong Winter’dan söz etmeye başlayayım.

Taake de Black Metal’in peydahlandığı ülke olan Norveç’ten çıkma bir grup dostlarım. Grup diyorum fakat tek bir kişi tarafından yürütülen bir solo-grup projesidir esasen. İlk başta her ne kadar tek olmasa da daha sonra grubun beyni olan “Hoest” tarafından tek başına devam ettirilmiştir. Grup kendisinin yaptığı türün gerçek Black Metal olduğunu savunuyor. Bunu elbette ben ölçüp biçemem fakat 1993 yılından bu yana karanlık müziği icra ediyor olması Taake’nin de kendine göre haklı sebepleri olduğunu düşündürüyor. Açıkçası ben saf Black Metal havasını Taake’den aldım fakat sadece safkan bir Black Metal’den bahsetmek de çok zor. Zira melodik işler de var işin içinde ve bunun yanı sıra “Tribulation”dan alışık olduğumuz riff çeşitlerini de yine duyuyoruz Taake’den. Tribulation’ı çok seven biri olarak Taake’nin yaptığı müziği de sevdim. Kong Winter’a öncelik vermemin nedeni ise grubun son albümü olmasından dolayıdır. Son albümünü dinledikten sonra diğer albümlerine de göz atıyorum genellikle yeni keşfettiğim grupların. Tabi eğer beğenirsem…

Taake'nin yaptığı müzik gerçekten çok güzel hisler uyandırdı bende dostlarım. Çok karanlık bir müzik yaptığını söyleyemem. Tabi ki bu söylediğim şey sadece Kong Winter için geçerlidir. Çok şeker bir atmosfer yarattığını söylersem Black Metal için biraz ters olabilir ama durum öyle gerçekten de. Elbette bu şeker ortam bizlere otantik bir hava veriyor demek değil. Black Metal’i güzel melodilerle süslemiş Hoest dostumuz. Taake’yi dinlediğimde bir Black Metal albümü dinlediğimi hissediyorum fakat öyle “Gorgoroth” veya “Inquisition” kadar aşırı derecede karanlık müziğin kanımda gezdiğini söyleyemem. Taake’nin yaratmak istediği tema da yine iblisin yarattığı kaotik atmosfer üzerine kuruluyor. Fakat geçmişte grubun Nazi sempatizanlığı ile ilgili bir skandal da ortaya çıkmış ve Taake zor da olsa kendisini aklamayı başarmıştır. Taake genel olarak bütün dinlere ve inanışlara karşı bir düşmanlığı olan grup çizgisi çiziyor. Özellikle Müslümanlara karşı da sert bir tutumu olduğunu okudum. Fakat birçok Black Metal grubunda zaten bu tip durumlara rastlıyoruz. O yüzden çok büyük bir problem değil. Zaten muhafazakar bir insansanız bu tür müzikle de pek ilginiz olmuyor.

Hoest, Taake’yi tek başına sırtlamış durumda ve bu herhangi bir sorun teşkil etmiş gibi görünmüyor. Kong Winter’da bütün enstrümanları çalan ve şarkıları besteleyen yegane adam Hoest’tir. Açıkçası gayet güzel işler başardığını söyleyebilirim. Fakat albümün prodüksiyonunda ciddi anlamda bir bas eksikliği var. Aslında basgitarın neler yaptığını arkada çok rahat duyabiliyorsunuz fakat işin ilginci o arkada yapılan güzel işler kulağınıza çok cılız bir şekilde geliyor. Basgitarın Black Metal’de çok fazla ön planda olmadığını biliyoruz ama böylesine iyi çeşitlemelerin de kulağımızda en azından gümbür gümbür bir şekilde çınlamasını isterdim. Kong Winter için yazılan riffler genelde tatmin edici fakat eğer sizler de benim gibi daha ürkünç rifflerden hoşlanıyorsanız ne yazık ki Taake bu konuda sizlere hiçbir şey vadetmiyor. Hoest’in performansı bence gayet yeterli olmuş. Riffler güzel yazılmış her ne kadar benim gönlümü çok fazla fethetmese de. Duygusal yönü de ağır basıyor bu albümün. En azından yazılan şarkılardan bunu anlıyorsunuz. Davul konusunda beklediğimden çok daha iyi iş ortaya koymuş Hoest. Böylesi multi-enstrümanist adamlara her zaman büyük hayranlığım var zaten. Vokal performansına gelecek olursak, bu konuda da yine iyi bir iş çıkarmış Hoest. Dediğim gibi beni üzen tek şey basgitar oldu. Böylesine güçlü çeşitlemelerin yapıldığı ve çok fazla denk gelemeyeceğimiz distorsiyonlu basgitar kaydının daha sağlam bir şekilde kaydedilmesini isterdim.

HOEST

Kong Winter, genel atmosferi ile beni mutlu etse de daha sert ve daha şeytani tınılar duymayı isterdim. Albümde 7 şarkı bulunmasına rağmen albümün toplam süresi 51 dakika dostlarım. Şarkılar biraz uzun olmuş. Bazı şarkılarda bu uzunluktan şikayetçi olabiliyorsunuz. Fakat çoğu şarkıyı güzel güzel dinlettiriyor Taake sizlere. Hoest’in yarattıklarını sevdim ve bir başka Taake albümünü daha siteye yazmayı istiyorum. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşça kalın!

Albüm Puanı: 7/10