Albüm Kritik 231 (Inquisition / Obscure Verses for The Multiverse)

Merhaba dostlarım, bugün çok özel bir grubun albümünü sizlere sunmaya geldim. Benim için artık vazgeçilmez olan ve her dinlediğimde tüylerimi diken diken yapan Kolombiyalı iki pisliğin grubu olan “Inquistion”ın 2013 yılında yayınladıkları “Obscure Verses for The Multiverse”den sizlere bahsetmekten onur duyuyorum. Kendinizi bu süper lanetli grubun kollarına bırakmanın zamanı geldi.

Inquisition ile geç tanışmış olsam da öylesine benimsedim ki bu muhteşem grubu, şarkılarını dinlemediğim tek bir günüm olmuyor. Black Metal’in en iyi gruplarından biri olduğunu söylesem herhalde sizler de itiraz etmezsiniz. “Dagon ve Incubus” adlı iki serserinin bir araya gelip yarattığı kâfirlik eserlerini dinlemek gibi muazzam çok az şey vardır. Inquisition’nı dinleyen herkes grubun Black Metal’de çığır açtığını düşünüyor. Bu adamların ne kadar haklı olduklarını artık çok daha iyi anlıyorum. Bir sürü muhteşem grup var Black Metal’i güzelleştiren ve Inquisition da bu gruplardan biri dostlarım. Grup ile son albümlerine denk gelmem sayesinde ilişki yaşamaya başladım. Grubun adını biliyordum önceden fakat bir türlü dinleme fırsatım olmamıştı. 2016 yılında çıkarmış oldukları “Bloodshed Across The Empyrean Altar Beyond The Celestial Zenith” adlı albümleri ile grubu ilk dinlediğimde resmen nevrim dönmüştü. Böylesine muazzam bir gruba böylesine geç fırsat verdiğim için kahrolmuştum. Daha önce dinlediğim hiçbir Black Metal türünde böylesine yoğun riff manyaklığı görmemiştim. Black Metal’in klasik bütün öğelerini ve atmosferini barındırmasının yanında, şarkılardaki riff bombardımanları ile adeta kulaklarım duyduğuna inanamıyordu. Özellikle Bloodshed Across The Empyrean Altar Beyond The Celestial Zenith albümünde yer alan ve benim resmen ağıt olarak nitelediğim “the flames of infinite blackness before creation” adlı sanat eserinden sonra zaten ben tükenmiş bir vaziyette olduğum yerde kala kalmıştım. Bu albümün dinlediğim en iyi Black Metal albümlerinden biri olduğunu herkese söylüyorum zaten. Peki, bir önceki albümleri olan Obscure Verses for The Multiverse’te durumlar nasıl?

Inquisition, beni öylesine mutlu eden bir grup oldu ki Obscure Verses for The Multiverse’i dinlemeden önce bu albümün de yine oldukça süper olacağını biliyordum. Çünkü Dagon denen öküzün nasıl yetenekli bir adam olduğunu bizzat deneyimlemiş biri olmuştum artık. Black Metal’in içinde yer alan “Thrash” tınılarını en güzel şekilde albümlerine yediren gruplardan biri olan Inquisition, bu albümlerinde de yine güzel bir şekilde aynı işlemi uygulamış. Ne çok fazla ne de çok az, tam kıvamında olmuş. Çünkü Inquisition’dan bir safkanThrash Metal albümü dinlemek istemezsiniz. Black Metal’in bütün o çiğliğini öylesine iyi biliyor ki grup, bunu albümleri için seçtiği prodüksiyonlardan çok iyi anlıyoruz. Bir Black Metal albümünün soundu nasıl olur diye bir ders verebilir bu Güney Amerikalı dostlarımız. Obscure Verses for The Multiverse gerçekten çok iyi bir prodüksiyona sahip. Albümü seve seve dinliyorsunuz. Böylesi güçlü bir sounda sahip olan bir albümü dinlemeyi her zaman sevmişimdir. Incubus denen yaratığın davul çalışına eriyip biten bir ben miyim, hı? İnsan gibi çalmayı bilmeyen bu şeytan tohumu, davul çeşitlemeleri ve Black Metal’in olmazsa olmazı “blast beat”lerde resmen döktürmüş. Albüm için yazılan gitar riffleri de yine öylesine bir yoğunluğa ve çeşitliliğe sahip ki kulaklarınız resmen bayram ediyor. Kaya gibi gitar riffleri ve bu rifflerin bir araya gelip oluşturduğu muazzam besteleri dinlemek size mutluluktan başka bir şey vermiyor. Yer yer temponun düştüğü anlarda bile öylesine güzel şeyler dinliyorsunuz ki hiçbir şeyden şikâyet etmiyorsunuz. Şahsen ben etmedim. Fakat gel gelelim Inquisition’ın bir sonraki albümleri olan Bloodshed Across The Empyrean Altar Beyond The Celestial Zenith’te yaşadığım dumura uğrama durumunu ve şaşkınlıktan dibimin düşmesini Obscure Verses for The Multiverse’te yaşamadım. Oldukça iyi bir albüm olmasına rağmen bu albüm Bloodshed Across The Empyrean Altar Beyond The Celestial Zenith’in bir adım gerisinde kalıyor.

Black Metal öylesine zengin bir tür oldu ki, bu zenginliğin nimetlerinden de en çok biz dinleyiciler yaralanıyoruz. Öylesine muazzam gruplardan, öylesine muhteşem albümler dinledim ki bu türe iyi ki gönül vermişim diyorum. Albümün konsepti yine karanlık diyarın efendisi üzerine kurulmuş ve oldukça iyi bir şekilde bizlere bu laneti yansıtıyor. Albümdeki her şarkıyı dinlemek ayrı ayrı keyif verdi bana. Fakat albüme adını veren şarkı “Obscure Verses for The Multiverse” bence diğerlerinden bir adım önde yer alıyor. Bu şarkıyı dinlerken damarlarımdaki kan akışının hızlandığı hissine kapılıyorum. Dagon’un kendine has o ifrit sesi de Inquisition’ın en önemli kozlarından biridir hiç şüphesiz. Adamın sesinden zaten çok iç açıcı şeylerden bahsetmediğini anlıyorsunuz. Ya da iç açıcı şeylerden bahsettiğin (nasıl hissettiğinize bağlı)…

Özetleyecek olursam eğer, Inquisition’dan dinlediğim en güzel albümlerden biri olan Obscure Verses for The Multiverse’i hepinize öneririm dostlarım. Eğer Black Metal seviyorsanız ve bu albümü dinlemediyseniz, hiç vakit kaybetmeyin derim. Muhteşem rifflerin, hayvan gibi davulculuğun ve ifrit bir vokal sesini barındıran bu albüm çoktan çalma listeme eklendi. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşça kalın!

Albüm Puanı: 9/10