Merhaba sevgili dostlarım, haftanın son gününe geldik. Geçenlerde incelediğim Spiders’ın güzel albümü “Killer Machine”den sonra tekrar ortamı kirletmenin zamanı geldi. Karanlık adamları tekrar siteye davet ediyorum. Sapına kadar satanist bir grup ile sizlerin Pazar gününü şenlendirmek istiyorum. Tabi buna şenlendirmek denirse! Adını yaklaşık 3 ay önce duyduğum ve o zamandan beri bir albümlerini incelemek istediğim Norveçli Black Metal oluşumu “Urgehal”in 2016 yılında çıkardığı “Aeons in Sodom” albümlerini huzurunuza sunuyorum.
1992 yılından bu yana bu karanlık müziği icra ediyor grup. Norveç’ten çıkan birçok Black Metal grubu gibi bu grup da şeytan ile oldukça içli dışlı bir durumda. Black Metal olduğu için şeytanın yüceliğinden faydalanmaları tabi normal görünüyor. Safkan Black Metal yapan grup, icra ettiği bu safkanlığı alıştığımız çiğlikte bir sound ile sunmak yerine, daha temiz bir prodüksiyon ile bizlere dinlettiriyor. Grup hakkında bir şeyler okurken özellikle bu çok dikkatimi çekmişti. Zira Aeons in Sodom’u dinlerken de bunun farkına çok rahat bir şekilde varılıyor. Grubun liderliğini “Enzifer” lakaplı iblis tohumu yapıyor. Özellikle kafasına geçirdiği çivili kemer ile gayet dehşet bir görünüme sahip. Urgehal de ceset makyajı ile sahne alan bir gruptur. Fotoğraflarına baktığımda, gayet şeytani göründüklerini sizlere söyleyebilirim. Grubun şarkı sözlerini şeytanı bir tanrı kabul ederek yazıyor ve haliyle oldukça sert sözlere sahip oluyor şarkılar. Aeons in Sodom’u dinlediğim 3 gün boyunca bu iblis tarzı tutumlarına bizzat şahit oldum. Peki, Aeons in Sodom müzikal olarak bizlere neler sunuyor?
Karanlığın ve şeytanın müziğini yapmak istediğinizde ürkünç duygular uyandıracak riffler çıkarmaya odaklanıyorsunuz. Yani genelde durum bu şekilde oluyor. Haliyle gitar tonlarını falan bu korku temasına uygun düşecek şekilde ayarlıyorsunuz. Bana göre bu korku ve dehşet havasını vermenin en önemli faktörlerinden biri de çiğ bir sounda sahip olmaktır. Açıkçası her grup modern bir sound ile istediği duyguları yansıtmakta pek de başarılı olamıyor. Yakın zamanda modern bir sounda sahip olan Dark Funeral’ın “Where Shadows Forever Reign” albümlerinde nasıl başarılı olduğunu size söylemiştim. Fakat Urgehal bu konuda ne yazık ki beni pek tatmin edemedi. Aeons in Sodom’un soundu muallakta kalmış bir hava verdi bana. Hani çiğ bir Black Metal soundu ile daha günümüz albümlerinin soundu arasında sıkışıp kalmış gibi. Zira albüm için yazılan riffleri genel olarak beğendim. Bu rifflerin daha iyi bir prodüksiyon ile kayıt altına alınmış olmasını isterdim. Belki çok klişe gelecek ama safkan Black Metal’e en çok çiğ bir sound ve olabildiğince karanlık bir atmosfer yakışıyor. Urgehal bunu hedeflemiş fakat tam olarak bu hedefine ulaşamamış ne yazık ki.
Albümdeki şarkı yazımlarını grubu kuran iki kişi olan “Enzifer” ve “Nefas” üstlenmiş. Fakat Nefas ne yazık ki 2012 yılında bu hayata veda etmiş. Black Metal camiasının en ilham verici adamlarından biri olduğu söyleniyor. Açıkçası üzüldüm böyle bir insanın ölmesine. Aeons in Sodom’da yer alan şarkıların rifflerini çoğunlukla beğensem de, saçma sapan işlere de imza atıldığını söylemeden geçemeyeceğim. Bir de bu albüm de Thrash Metal’in de oldukça göze çarptığını söylemek istiyorum. Evet, Black Metal Thrash Metal’den evrilmiştir fakat Urgehal çok fazla yararlanmış Thrash Metal tarzı rifflerden. Bunu bir sorun olarak görmüyorum elbette. Aeons in Sodom’u dinlediğim süre boyunca ortalama bir keyif aldım. Ne aşırı bir sevgim oldu ne de nefretim oldu. Tam ortada kaldım diyebilirim. Riffler iyi güzel ama bazı riffler de öylesine çok birbirine benziyor ki, aynı şarkının farklı versiyonunu dinliyormuşsunuz gibi bir havaya giriyorsunuz. Davulu çalan “Uruz” adlı abiden de ben memnun kaldım. Gayet yeterli bir performans sergilemiş. Açıkçası bu albüm için hissettiklerimi tam olarak cümlelere dökemiyorum. Çünkü içimde düğüm düğüm olmuş duygulara sebep oldu Aeons in Sodom. Albümde yer alan bütün şarkılar aynı düzeyde. Bir şarkı başka bir şarkının önüne geçemiyor. Açıkçası akılda kalıcı bir şarkı yok Aeons in Sodom’da. Belki “Thy Deamon Incarnate”i başka bir noktada tutabiliriz.
Albüm normalde 10 şarkıdan oluşuyor fakat 2 tane de cover şarkı var dostlarım. 12 şarkılık albümün toplam süresi 49 dakika kadar. Yani şarkılar gayet makul sürelere sahipler. Albümü dinlerken sıkılacağınızı pek düşünmüyorum ama çok da şevkle dinlenecek bir albüm de değil. Bir sonraki yazı da görüşene dek hoşça kalın!
Albüm Puanı: 7/10
1992 yılından bu yana bu karanlık müziği icra ediyor grup. Norveç’ten çıkan birçok Black Metal grubu gibi bu grup da şeytan ile oldukça içli dışlı bir durumda. Black Metal olduğu için şeytanın yüceliğinden faydalanmaları tabi normal görünüyor. Safkan Black Metal yapan grup, icra ettiği bu safkanlığı alıştığımız çiğlikte bir sound ile sunmak yerine, daha temiz bir prodüksiyon ile bizlere dinlettiriyor. Grup hakkında bir şeyler okurken özellikle bu çok dikkatimi çekmişti. Zira Aeons in Sodom’u dinlerken de bunun farkına çok rahat bir şekilde varılıyor. Grubun liderliğini “Enzifer” lakaplı iblis tohumu yapıyor. Özellikle kafasına geçirdiği çivili kemer ile gayet dehşet bir görünüme sahip. Urgehal de ceset makyajı ile sahne alan bir gruptur. Fotoğraflarına baktığımda, gayet şeytani göründüklerini sizlere söyleyebilirim. Grubun şarkı sözlerini şeytanı bir tanrı kabul ederek yazıyor ve haliyle oldukça sert sözlere sahip oluyor şarkılar. Aeons in Sodom’u dinlediğim 3 gün boyunca bu iblis tarzı tutumlarına bizzat şahit oldum. Peki, Aeons in Sodom müzikal olarak bizlere neler sunuyor?
Karanlığın ve şeytanın müziğini yapmak istediğinizde ürkünç duygular uyandıracak riffler çıkarmaya odaklanıyorsunuz. Yani genelde durum bu şekilde oluyor. Haliyle gitar tonlarını falan bu korku temasına uygun düşecek şekilde ayarlıyorsunuz. Bana göre bu korku ve dehşet havasını vermenin en önemli faktörlerinden biri de çiğ bir sounda sahip olmaktır. Açıkçası her grup modern bir sound ile istediği duyguları yansıtmakta pek de başarılı olamıyor. Yakın zamanda modern bir sounda sahip olan Dark Funeral’ın “Where Shadows Forever Reign” albümlerinde nasıl başarılı olduğunu size söylemiştim. Fakat Urgehal bu konuda ne yazık ki beni pek tatmin edemedi. Aeons in Sodom’un soundu muallakta kalmış bir hava verdi bana. Hani çiğ bir Black Metal soundu ile daha günümüz albümlerinin soundu arasında sıkışıp kalmış gibi. Zira albüm için yazılan riffleri genel olarak beğendim. Bu rifflerin daha iyi bir prodüksiyon ile kayıt altına alınmış olmasını isterdim. Belki çok klişe gelecek ama safkan Black Metal’e en çok çiğ bir sound ve olabildiğince karanlık bir atmosfer yakışıyor. Urgehal bunu hedeflemiş fakat tam olarak bu hedefine ulaşamamış ne yazık ki.
Albümdeki şarkı yazımlarını grubu kuran iki kişi olan “Enzifer” ve “Nefas” üstlenmiş. Fakat Nefas ne yazık ki 2012 yılında bu hayata veda etmiş. Black Metal camiasının en ilham verici adamlarından biri olduğu söyleniyor. Açıkçası üzüldüm böyle bir insanın ölmesine. Aeons in Sodom’da yer alan şarkıların rifflerini çoğunlukla beğensem de, saçma sapan işlere de imza atıldığını söylemeden geçemeyeceğim. Bir de bu albüm de Thrash Metal’in de oldukça göze çarptığını söylemek istiyorum. Evet, Black Metal Thrash Metal’den evrilmiştir fakat Urgehal çok fazla yararlanmış Thrash Metal tarzı rifflerden. Bunu bir sorun olarak görmüyorum elbette. Aeons in Sodom’u dinlediğim süre boyunca ortalama bir keyif aldım. Ne aşırı bir sevgim oldu ne de nefretim oldu. Tam ortada kaldım diyebilirim. Riffler iyi güzel ama bazı riffler de öylesine çok birbirine benziyor ki, aynı şarkının farklı versiyonunu dinliyormuşsunuz gibi bir havaya giriyorsunuz. Davulu çalan “Uruz” adlı abiden de ben memnun kaldım. Gayet yeterli bir performans sergilemiş. Açıkçası bu albüm için hissettiklerimi tam olarak cümlelere dökemiyorum. Çünkü içimde düğüm düğüm olmuş duygulara sebep oldu Aeons in Sodom. Albümde yer alan bütün şarkılar aynı düzeyde. Bir şarkı başka bir şarkının önüne geçemiyor. Açıkçası akılda kalıcı bir şarkı yok Aeons in Sodom’da. Belki “Thy Deamon Incarnate”i başka bir noktada tutabiliriz.
ENZIFER |
Albüm normalde 10 şarkıdan oluşuyor fakat 2 tane de cover şarkı var dostlarım. 12 şarkılık albümün toplam süresi 49 dakika kadar. Yani şarkılar gayet makul sürelere sahipler. Albümü dinlerken sıkılacağınızı pek düşünmüyorum ama çok da şevkle dinlenecek bir albüm de değil. Bir sonraki yazı da görüşene dek hoşça kalın!
Albüm Puanı: 7/10
Yorumlar
Yorum Gönder