Beni etkileyen gruplardan söz etmeye devam ediyorum. Bu defa
benden duymaya çok şaşıracağınız bir grup beni etkileyenler arasında. Aslına
bakarsanız sık sık albümlerini dinlesem de bu grubun doğru düzgün bir albüm
incelemesini henüz siteye yazmadım. Evet, yazdığım var ama amatör dönemimde
yazmış olduğum bir kritik olunca öyle çokta yazdım diyemiyorum. Iced Earth beni
etkileyen 15 gruptan 14. Sıradaki oluyor. Neden mi Iced Earth? Sizi hemen
aşağıya alayım bu sorunun cevabı için.
Iced Earth’ü ilk duyduğumda isminin bana Iron Maiden çakması bir grup çağrışımı yapması benim aklıma gelen ilk şey oluyor şu an. Fakat ne ilginçtir ki grubu dinlemeye başladığımda Iron Maiden’ı andıran o kadar fazla şarkıları vardı ki, sadece isimden yola çıktığım bu benzerlik düşüncesi ki ben “çakması” dedim çok ayıp, doğru tespit yapmışım bir yerde. Iced Earth’ün elbette nevi şahsına münhasırlığı da var. Özellikle grubun beyni olan Jon Schaffer’ın grup için yazmış olduğu şarkılar gerçekten çok üstün derecede müzikal tınılara sahip.
Müzikal tınılar demişken Iced Earth, Heavy Metal, Thrash Metal ve Power Metal sentezi bir müzik dinlettiriyor bizlere. Bu üç baba türü öylesine güzel birleştiriyor ki dinlediğiniz şarkılarda parça parça tatmış oluyorsunuz. Biraz şeker, biraz süt ve biraz çikolata gibi… Hepsi tat veriyor anlayacağınız (Süt sevmem ben ama başka bir şey de uyduramadım oraya). Bu grubun yarattığı albümlerin çoğunluğu belli bir tema üzerine kurulmuştur. Belirli bir konsept üzerine karar kılınıp ona yönelik şarkılar yazılmıştır. Ölüm, korku, doğaüstü varlıklar, cennet-cehennem ve mitolojinin yer aldığı şarkı sözlerinin üzerine oldukça güzel riffler yazarak adeta şarkıda bahsi geçen temayı notalara dökmüşlerdir.
Benim en çok dinlediğim Iced Earth albümleri; Burnt Offerings, The Dark Saga, Something Wicked This Way Comes ve Horror Show albümleridir. Özellikle The Dark Saga bana göre Iced Earth’ün en başarılı albümüdür. Albümde bulunan her şarkı benim için birer nadide parçadır. Özellikle albüme adını veren Dark Saga benim favori şarkımdır.
Iced Earth'ün beni etkilemesindeki en büyük etken oldukça güzel şarkılar yazmalarının yanında çok iyi temalı albümler oluşturabiliyor olmaları. Hatta ikiz kardeşi olarak gösterilen Iron Maiden’dan bile bazı albümleri tematik olarak daha iyidir. Melodilerin oldukça orijinal olması ve kulaklarımda bıraktığı o haz benim için Iced Earth’ü vazgeçilmez grup yapıyor. Bir de Matthew Barlow’un (eski vokal)’in sesini öylesine çok seviyordum ki, bu grubu dinlememdeki en büyük güzelliklerden biri oldu. Ben daha uzun süre boyunca bu Amerikalı efsane grubu dinlerim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere…
Iced Earth’ü ilk duyduğumda isminin bana Iron Maiden çakması bir grup çağrışımı yapması benim aklıma gelen ilk şey oluyor şu an. Fakat ne ilginçtir ki grubu dinlemeye başladığımda Iron Maiden’ı andıran o kadar fazla şarkıları vardı ki, sadece isimden yola çıktığım bu benzerlik düşüncesi ki ben “çakması” dedim çok ayıp, doğru tespit yapmışım bir yerde. Iced Earth’ün elbette nevi şahsına münhasırlığı da var. Özellikle grubun beyni olan Jon Schaffer’ın grup için yazmış olduğu şarkılar gerçekten çok üstün derecede müzikal tınılara sahip.
Müzikal tınılar demişken Iced Earth, Heavy Metal, Thrash Metal ve Power Metal sentezi bir müzik dinlettiriyor bizlere. Bu üç baba türü öylesine güzel birleştiriyor ki dinlediğiniz şarkılarda parça parça tatmış oluyorsunuz. Biraz şeker, biraz süt ve biraz çikolata gibi… Hepsi tat veriyor anlayacağınız (Süt sevmem ben ama başka bir şey de uyduramadım oraya). Bu grubun yarattığı albümlerin çoğunluğu belli bir tema üzerine kurulmuştur. Belirli bir konsept üzerine karar kılınıp ona yönelik şarkılar yazılmıştır. Ölüm, korku, doğaüstü varlıklar, cennet-cehennem ve mitolojinin yer aldığı şarkı sözlerinin üzerine oldukça güzel riffler yazarak adeta şarkıda bahsi geçen temayı notalara dökmüşlerdir.
Benim en çok dinlediğim Iced Earth albümleri; Burnt Offerings, The Dark Saga, Something Wicked This Way Comes ve Horror Show albümleridir. Özellikle The Dark Saga bana göre Iced Earth’ün en başarılı albümüdür. Albümde bulunan her şarkı benim için birer nadide parçadır. Özellikle albüme adını veren Dark Saga benim favori şarkımdır.
Iced Earth'ün beni etkilemesindeki en büyük etken oldukça güzel şarkılar yazmalarının yanında çok iyi temalı albümler oluşturabiliyor olmaları. Hatta ikiz kardeşi olarak gösterilen Iron Maiden’dan bile bazı albümleri tematik olarak daha iyidir. Melodilerin oldukça orijinal olması ve kulaklarımda bıraktığı o haz benim için Iced Earth’ü vazgeçilmez grup yapıyor. Bir de Matthew Barlow’un (eski vokal)’in sesini öylesine çok seviyordum ki, bu grubu dinlememdeki en büyük güzelliklerden biri oldu. Ben daha uzun süre boyunca bu Amerikalı efsane grubu dinlerim. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere…
Yorumlar
Yorum Gönder