Beni Etkileyen 15 Metal Grubu / 13- Pantera

Panthera, büyük kedilerin çoğunu kapsayan kedigiller içindeki bir cinstir (amma da kedi geçti şu kısa cümlenin içinde). Bu büyük kedilerden kastım aslan, kaplan, jaguar ve parstır. Peki, bu kediciklerin (!) konumuz ile ne alakası var diye soruyorsanız sormayın. Panthera’nın “h” harfini atın ve beni etkileyen bir diğer grubun farkına varın (reklam sloganı gibi oldu). Benim hayatıma inanılmaz güzel etki eden Pantera’dan sizlere bahsedeceğim.

Pantera'yı bugün hiç duymamış Metal müzik dinleyen sayısı oldukça azdır. Bakın yine yoktur diyemedim. Çünkü yeni yetme Metalci arkadaşlar ne yazık ki böylesi demir büken grubu tanımıyorlar. Pantera’nın Pantera olmasındaki en büyük etken hiç şüphesiz Dimebag Darrel adındaki ahlaksız ağabeyden dolayıdır. Öylesine bir müzisyenden bahsediyoruz ki yazdığı şarkılar sadece yazdığı dönemde değil günümüzde bile en iyi Metal başyapıtları arasında gösteriliyor.

Benim gibi Metal müziğe Metallica ile başlayan birçok kişi kesinlikle Pantera da dinlemiştir ve dinlediklerinde aslında Metallica’nın oldukça yumuşak bir müzik yaptığı kanısına varmışlardır. Açıkçası ben de bu şekilde oldu. Evet, belki Metallica’da ilk 4 albümde oldukça sert işler ortaya koydu ama Pantera kadar değil. Zaten icra ettikleri Metal kulvarları da farklı kulvarlar. Glam Metal olarak adlandırılan müzik türleriyle oldukça iyi bir şekilde camiada karşılansalar da esas olayı kendi müzik türlerini yarattıkları zaman oldu. Birçok müzik grubu vardır yaptıkları Metal müzik ile bu müziğe yeni türler kazandıran ve Pantera da onlardan biri olup “Power Groove” türünü kafa sallayanlara hediye etti. Bu türün ortaya çıkış albümü ise “Cowboys From Hell” adlı grubun bana göre “MASTERPIECE”i olan muhteşemlik eseridir. Cowboys From Hell sadece yeni bir türün başlangıcı olmadı aynı zamanda Metal âleminin en çok özenilen albümlerinden biri de oldu. Böylesine keskin ve sert bir albümü yaratmak her babayiğidin harcı olamadı. Bunun için adınızın Dimebag Darrel ve şarkıyı söyleyen adamınızın adı da Phil Anselmo olması gerekirdi. O da bir tek Pantera’da mevcuttu.

Pantera'nın beni etkileme noktasında Dimebag’in ne kadar etkisi varsa Phil’in de aynı oranda etkisi var dostlarım. Ben Phil’in sesini Metal camiasındaki en iyi vokallerden biri olarak gösteriyorum (şimdiki sesi biraz gitmiş olsa da). Adam Groove için yaratılmış bir ses resmen. Zaten Pantera’dan sonraki bir çok işlerinde yine Groove türünde bağırıp çığırmıştır bu psikopat kardeşimiz. Dimebag’in ölümüyle contaları bir süreliğine yakmış olan, alkol ve tozların içinde kaybolan Phil’in sesi bütün bu etmenlere rağmen yine hatırı sayılır düzeyde iyidir.

Pantera'yı dinlemeye başladığım ilk günden beri Metal müziğin Groove yönü kesinlikle benim için ayrı bir önem arz ediyor. Fakat gel gelelim Pantera dışında öyle çok fazla grup da dinlemedim bu türü icra eden. Lamb of God belki ucundan yakalıyor bu türü ama o da sadece Groove icra etmiyor. Pantera’nın olayı bambaşka bir olay. Zaten bizlere öküz gibi albümleri bırakıp dağıldı grup. Dimebag ölmeseydi biz hala üst düzey Groove şarkılarını dinliyor olurduk kesinlikle. Belki isim değiştiren sadece Pantera olurdu. Fakat Pantera’nın beni etkileyen en büyük gruplardan biri olması konusunda hiçbir değişikli olmazdı elbette. Pantera, kesinlikle Dünya’da var olmuş en büyük ve en iyi sert müzik oluşumlarında biri olmuştur. Bu müziğe böylesine önem vermemi sağlayan gruplardan biri olan Pantera hakkında yazacaklarım bu kadar. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın dostlarım!