Merhaba dostlarım bugün sizle benim bayıla bayıla dinlediğim bir grup olan Gorgoroth'un son albümü "Instinctus Bestialis"'i inceleyeceğiz. Black Metal bayrağını elinden bırakmayan Gorgoroth yeni albümü ile iddalı olmak istiyor metal aleminde. Bana kalırsa zaten öyle çok fazla olmayan Black Metal grupları arasında işini en iyi yapan grupların başında geliyor Gorgoroth. Aslına bakarsanız Gorgoroth'un bu albümü hem kendileri için (yani Infernus için) hem de dinleyenleri için bir dönüm noktası olacaktı. Çünkü şöyle bir geriye dönüp baktığımızda 2011 yılında çıkarttıkları "Under The Sign Of Hell" adlı albümlerinin revize edilmiş halini saymazsak, 2009 yılında çıkardıkları "Quantos Possunt ad Satanitatem Trahunt" albümlerinin üzerinden tam 6 yıl geçmiş. Bana kalırsa aslında Gorgoroth'un Instinctus Bestialis'ten önceki en etkili albümü "Ad Majorem Sathanas Gloriam" adlı enfes black metal şaheseridir. Tabi bu Instinctus için hemen "oo süper albümmüş" anlamına gelmesin.
Albüme geçtiğimizde ise ilk dinlediğim de bana o kadar itici bir albüm geldi ki anlatamam. Hemencecik albümü silesim geldi. Sonra dedim Cem dur ne yapıyorsun bu Gorgoroth yahu bir şans değil bir kaç şans daha vermen lazım diye. Daha sonra biraz zaman geçtikten sonra açtım albümü baştan sona dinlemeye koyuldum. Evet, ilk baştaki o karamsar düşüncelerim daha azalmıştı. Aslında albüme git gide ısındım diyebilirim. Çünkü albümü dinlerken şunları da düşündüm; bu albümde Gaahl yok onu geçtim artık Pest'te yok bu yüzden vokal çok çok önemliydi benim için. Vokal görevini üstlenen "Atterigner" açıkçası Gorgoroth'un böylesine çalkantılı durumları sonrasında hiçte fena olmayan bir performans sergilemiş. Albümün prodüktörlüğünü ise yine klasik olarak Infernus üstlenmiş fakat bu defa prodüktörlüğü davulcu "Asklund" ile birlikte yapmış. Aslına bakarsanız Asklund albümün yapım aşamasındaki bir çok şeyi halleden adam olmuş. Albümün soundu ise yine sapına kadar Black Metal çiğliğini taşıyor. Bunu devam ettiren bu ağır abiler iyikide devam ettiriyor çünkü yeni yetmeler, sözüm ona kendilerine Black Metal grupları diyenler bu güzide müzik türünü perişan etmekten başka hiçbir şey yapmıyorlar.
Albüm 8 şarkıdan oluşmakta. Albümü ilk dinlediğim de silmeyi düşünen ben şu an Gorgoroth'un yaptığı en iyi albümler arasına koyuyorum. İşte bu yüzden bir albümü incelemeden önce günlerce dinliyorum ki yanlış karar vermeyeyim. İlk şarkı olan "Radix Malorum" bence gayet iyi bir seçim olmuş albümün girişi için (her ne kadar ilk dinlemede bana albümü yaktıracak olsa da, siz böyle şeyler yapmayın sakın) ve hemen sonrasında gelen "Dionysian Rite" ile bağlantılı olması da hangi şarkıyı dinliyorum ben yahu tereddüdü yaşatmıyor değil. Albümdeki 8 şarkıdan en sevdiklerim ise "Radix Malorum, Burn In His Light, Ad Omnipotens Aeterne Diabolus ve Awakening oluyor. Diğer dörtlüyü öyle pek dinleyesim gelmiyor açıkçası. Albüme genel olarak baktığımda ise başarılı buluyorum fakat herhalde benim gönlümün albümü Ad Majorem Sathanas Gloriam olarak kalacak. Çünkü bu albümde benim gönlümü derinden fethedecek bir "God Seed" ve ya bir "White Seed" hele hele "Prosperity and Beauty" hiç yok !
Toparlayacak olursam eğer Gorgoroth, tüm içinde bulunduğu karışıklıklara rağmen ortaya gayet iyi bir albüm çıkarmış. Sizler de benim gibi black metal sevenlerdenseniz bu albümü dinlemenizi öneririm dostlarım kendinize iyi bakın ve hoşça kalın.
Albüm Puanı: 7,5/10
Albüme geçtiğimizde ise ilk dinlediğim de bana o kadar itici bir albüm geldi ki anlatamam. Hemencecik albümü silesim geldi. Sonra dedim Cem dur ne yapıyorsun bu Gorgoroth yahu bir şans değil bir kaç şans daha vermen lazım diye. Daha sonra biraz zaman geçtikten sonra açtım albümü baştan sona dinlemeye koyuldum. Evet, ilk baştaki o karamsar düşüncelerim daha azalmıştı. Aslında albüme git gide ısındım diyebilirim. Çünkü albümü dinlerken şunları da düşündüm; bu albümde Gaahl yok onu geçtim artık Pest'te yok bu yüzden vokal çok çok önemliydi benim için. Vokal görevini üstlenen "Atterigner" açıkçası Gorgoroth'un böylesine çalkantılı durumları sonrasında hiçte fena olmayan bir performans sergilemiş. Albümün prodüktörlüğünü ise yine klasik olarak Infernus üstlenmiş fakat bu defa prodüktörlüğü davulcu "Asklund" ile birlikte yapmış. Aslına bakarsanız Asklund albümün yapım aşamasındaki bir çok şeyi halleden adam olmuş. Albümün soundu ise yine sapına kadar Black Metal çiğliğini taşıyor. Bunu devam ettiren bu ağır abiler iyikide devam ettiriyor çünkü yeni yetmeler, sözüm ona kendilerine Black Metal grupları diyenler bu güzide müzik türünü perişan etmekten başka hiçbir şey yapmıyorlar.
Albüm 8 şarkıdan oluşmakta. Albümü ilk dinlediğim de silmeyi düşünen ben şu an Gorgoroth'un yaptığı en iyi albümler arasına koyuyorum. İşte bu yüzden bir albümü incelemeden önce günlerce dinliyorum ki yanlış karar vermeyeyim. İlk şarkı olan "Radix Malorum" bence gayet iyi bir seçim olmuş albümün girişi için (her ne kadar ilk dinlemede bana albümü yaktıracak olsa da, siz böyle şeyler yapmayın sakın) ve hemen sonrasında gelen "Dionysian Rite" ile bağlantılı olması da hangi şarkıyı dinliyorum ben yahu tereddüdü yaşatmıyor değil. Albümdeki 8 şarkıdan en sevdiklerim ise "Radix Malorum, Burn In His Light, Ad Omnipotens Aeterne Diabolus ve Awakening oluyor. Diğer dörtlüyü öyle pek dinleyesim gelmiyor açıkçası. Albüme genel olarak baktığımda ise başarılı buluyorum fakat herhalde benim gönlümün albümü Ad Majorem Sathanas Gloriam olarak kalacak. Çünkü bu albümde benim gönlümü derinden fethedecek bir "God Seed" ve ya bir "White Seed" hele hele "Prosperity and Beauty" hiç yok !
Toparlayacak olursam eğer Gorgoroth, tüm içinde bulunduğu karışıklıklara rağmen ortaya gayet iyi bir albüm çıkarmış. Sizler de benim gibi black metal sevenlerdenseniz bu albümü dinlemenizi öneririm dostlarım kendinize iyi bakın ve hoşça kalın.
Albüm Puanı: 7,5/10
Yorumlar
Yorum Gönder