Norveç’ten
genellikle black metal gruplarını görmeye ve duymaya alışkınız fakat bu defa
ortaya öyle bir grup çıktı ki adeta kavram kargaşası yaşandı onların hangi tür
yaptığını adlandırmak için. Kvelertak yaptığı müzik ile punk müziği hissettiren
fakat alttan alta da black metal tarzına dokunan bir grup, işte bu yüzden kimse
bir kalıba sokamadı onları. Bence kalıba sokmaya çalışmak zaten doğruluğu
tartışılır bir düşünce tarzı, elemanlar kafasına göre takılıyor işte ve bende
bu kafasına göre takılan elemanların ilk albümü olan “Kvelertak” (grup ismi ile
aynı adı taşıyan) albümünü sizler için inceliyorum. Haydi, gelin bir göz atın
bakalım…
Kvelertak
albümünü yaklaşık olarak 2 aydan beri dinliyorum yani bende grubu dinleyen yeni
dinleyicilerdenim. Kvelertak, Norveçli bir grup olunca haliyle metal müzik
elemanların DNA’sına yerleşmiş oluyor. Albüm 2010 yılında piyasaya sürüldü. İlk
başlarda pekte alışılmadık olan bu türe garip bir şekilde bakan metal
dinleyicileri daha sonra çok fazla keyif almaya başlayınca Kvelertak’ta Norveç
sınırlarını ihlal ederek Avrupa ve Amerika’da adından söz ettirmeye başlamıştır.
Albüm Norveç’te de 15.000 adet satış barajını geçince altın plak ödülünü almış
ve başarısı adeta tescillenmiştir. Punk’ın insanları eğlendiren tarafı açıkçası
daha fazla basıyor albümde. Tamam, black metalin kokusunuda alıyorsunuz fakat
çok çok uzaktan alıyorsunuz. Black Metal’i Gorgoroth, Mayhem ve Burzum gibi
ağır toplardan dinlediğimiz kadarıyla hiçte öyle eğlenceli bir müzik olmadığını
biliyoruz. Adı üstünde “Kara Metal”.
Albümde 11 şarkı
olup bütün şarkılar Norveççe yazılmıştır. Kendi dillerinde şarkılar yazıp bu
kadar hayran kitlesi toplamakta yine büyük bir başarıdır arkadaşlar. Haliyle
sözleri pek anlamıyoruz ve ne yazık ki akılda da pek kalıcı olmuyor. Albümde ki
11 şarkı içinden en çok beğendiğim şarkılar ise; Mjød, Blodtørst ve Nekroskop
adlı şarkılar oldu. Kvelertak’ın tarzı açıkçası beni pek kendine çekemedi.
Dinlerken çok zevk aldığım bir grup olamadı maalesef ve beğendiğimi söylediğim
şarkıları ise öyle dinlemek için özellikle açmam, müzik çalarda karışık çalma modunda
dinlerken denk geldiği zaman dinlerim o kadar. Punk müziği fazla sevmeyen biri
olarak bu grubu öyle pek seveceğimi sanmıyordum ama baktım adı her yerde
geçiyor elemanların ve black metal terimi de içinde yer alınca haberlerin içinde bir
de ben dinleyeyim kerataları dedim. Benim hoşuma gitmedi ama eminim ki birçoğunuz
sevecektir bu grubu, özellikle metal müzik ile eğlenen kişiler bayıla bayıla
dinleyecektir. Albüm prodüksiyon kısmında hatırı sayılır iş çıkarmış ve enstrümanların
kayıt kalitesi orta-üst düzey bir seviyede olmuş. Vokal ise asıl en çok
konuşulması gereken bir konu bence, çünkü yapılan müzik ile bağıran çağıran
vokali pek sevemedim ve yakıştıramadım da açıkçası. Saf bir black metal olsaydı
grubun yaptığı müzik o zaman belki de favori black metal vokallerimden biri
olurdu.
Kvelertak adını
verdiği bu albümle kendinden söz ettirmeyi başarmış bir grup olarak
kendilerinin albüm kritiğini inceledim. Bu adından söz ettirme işini bir de
sadece kendi dillerinde şarkı yaparak kazanınca bendende kocaman bir “bravo”’yu
hak ettiler. Demek ki şarkıları ana dilde yaparak sadece kendi ülkelerinde
başarıyı düşünmek bizim grupların istediği ideal başarı. Kvelertak gibi daha birçok
grup var ve görüyoruz ki uluslararası arenada boy göstermek hiçte öyle imkânsız
değil.
Dostlarım
kendinize iyi bakın ve hoşça kalın!
Albüm Puanı : 8,5/10
Yorumlar
Yorum Gönder