Albüm Kritik 15 (Metallica / ReLoad)

Herkese selamlar! Bugün, nihayet uzun süreden beri eskiden oldukça kötü ve amatörce yazdığım albümleri yeniden yazma etkinliğimin 15 numarasına geldim. Bu tür geri dönüş yazılarında istikrar sağlamak da ne kadar zormuş arkadaş. Bir yandan 2024 yılına ait yeni albümler birikiyor bir yandan da önceden çıkan albümleri dinleyip yazmam gerekiyor ve bir yandan da işte bu şekilde eski yazıları elden geçirmem gerekiyor. Bütün bunlar için tek bir kişinin olması oldukça zor ama yine de bir şekilde hallediyorum. Geç olsa da bir şekilde siteye yazma işinden vazgeçmiyorum. Bugün de yine sitenin ilk yıllarındaki “Metallica” düşkünlüğümün bir kanıtı olarak, kötü bir şekilde yazdığım “ReLoad” albümünü elden geçiriyorum. Benim için oldukça kolay bir yazı işi olacak aslında. Zaten Metallica’nın her haltını bildiğim için ve bugün bile hala her şeyinden haberdar olmak için bolca okuduğum, izlediğim bu grup ne olursa olsun benim için hep en büyük olmaya devam edecek. Sadece benim için de değil aslında. Benim gibi 90’lı yıllarda ve daha öncesinde doğan birçok dostum için öyle olacaktır. Bizlere Metal müziği sevdiren, tanıtan ve hayran bırakan en büyük grup oldu Metallica. Türkiye’deki yüz binlerce insan Metal ile Metallica sayesinde tanıştı. Bu yüzden de Metallica albümlerini yazmak benim için kolay bir iş oluyor. Çünkü tepeden tırnağa biliyorum bu grubu ve bunu da gururla söylüyorum!

"Black Album" ile rotayı değiştirmişti Metallica. Artık bir Thrash Metal grubu değildi. Bunu Black Album ile göstermiş olsalar da o albüm öylesine başarılı oldu ve Metallica’yı öylesine popüler bir hale getirdi ki kimse bunu önemsemedi. Bir dönemin sonunu temsil ederken aynı zamanda yeni bir Metallica devrinin başlangıcını da temsil ediyordu. “…And Justice For All” sonrası “Bob Rock” ile stüdyoya giren Metallica’da her şey değişmişti artık. Black Album (Metallica) öylesine başarılı olmuştu ki yıllarca turladı grup bu albümle. Sonra Bob Rock ile devam kararı aldılar. Eh, doğal olarak alacaklardı. Zira milyonlarca satan bir albüm var ortada ve bu albümün mimarlarından birisi de Rock’ın kendisi idi. Sonrasında ise 1996 yılında grup “Load” ile geldi. Aslında Metallica stüdyoya girdiği zaman diliminde Load için yaklaşık 35 şarkı yazmıştı. Düşünün, 35 hazır, albüme kaymalık şarkı vardı adamların elinde. Bu bir albüm için çok fazla sayı olunca Metallica bunu çok akılcı bir şekilde ikiye bölmeyi ve bazılarını da çıkarıp atmayı tercih etti. Load 14 şarkı ile çıktı. Bir kez daha bir Metallica albümü patlama etkisi yaratmış ve yine çok kısa sürede milyonlar rakamına ulaşmışlardı. Load, temelde kötü bir albüm olmasa da artık eski Metallica’dan hiçbir eser kalmadığının da kanıtı idi. Bu yüzden de Metallica’yı ilk albümünden Load sürecine kadar takip eden dinleyiciler ateş püskürüyordu. Özellikle grubun Load ile kendilerine farklı bir imaj benimsemeleri de yine her şeyin değiştiğinin ve Metallica’nın o zamanların akımı olan gotik ve Hard Rock devrine ayak uydurarak benliklerini yitirdiklerini düşünüyorlardı. Haksız sayılmazlar ama Metallica çerçevesinden baktığımızda da çağa ayak uydurma sözünü gerçekleştiriyorlardı. Çünkü Metallica artık sıradan bir Rock grubu değildi. Metal dinlemeyenin bile konserine gittiği bir gruptu. Bu yüzden de herkese hitap eden imaj seçmeleri de kaçınılmazdı.

Tarih 18 Kasım 1997 ve Metallica Load’un ikinci kısmını isimde ufak bir değişiklik yaparak yayınlamıştır. “ReLoad” artık dinleyicilerin huzuruna sunulmuştur. Bu albüm de daha ilk haftasında yaklaşık 500000 sattı. Düşünün, bunlar günümüzde ulaşılması imkânsız sayılar. Bırakın ilk haftayı, 10 yıl geçse de bu sayıya ulaşamayan nice grup ve sanatçı var. Metallica’nın büyüklüğü işte buradan geliyor. Adamların her albümü merak uyandırmayı başarıyor ve deli gibi satıyor. Günümüzde Spotify gibi online müzik servislerinin ortalığı domine etmesiyle bu sayılara artık Metallica da ulaşamıyor. Örneğin grubun geçen sene çıkan albümü “72 Seasons” bu zamana kadar 150000 satmış görünüyor. 200000 bile değil. Bu yüzden de Metallica zamanında ekmeğin en güzelini bal ve reçel ile yemiş. ReLoad çıktığında artık nasıl bir albümün geleceğini biliyordu herkes. Üç aşağı beş yukarı Load’un devamı olacaktı bu albüm ve öyle de oldu. Fakat Metallica artık bunu bilerek mi yaptı bilmiyorum ama bu albüm gerçekten de Load’un artığından öteye gidecek bir duruma sahip değil. Load kadar başarılı da olamadı zaten. Yine de bu iki albüm toplamda 30 milyon sayısına ulaştı diye biliyorum. Peki ama ReLoad madem Load’un devamı ise neden Load kadar başarılı olamadı?

Load başarılı mı oldu be abi diyebilirsiniz ve ben de size evet oldu derim. Çünkü yeni Metallica’nın en iyi albümü bana göre hala Load’dur. Ne eskiye dönüş yapacağız diye eski şarkıların taklidini yaparken ortaya vasat bir iş olarak çıkan “Death Magnetic” ne Load ve Black Album karması olarak çıkan “Hardwired…To Self Destruct” ne de bu saydığım iki albümden daha iyi bir yerde olsa da yine bekleneni veremeyen “72 Seasons” Load kadar başarılı değildir. Bu yüzden de Load yeni Metallica döneminin en niş albümüdür. ReLoad ise garip bir şekilde Load’un anca nallarını toplayacak kıvamdadır. Gerçekten hiçbir anlamı olmayan şarkılarla bezeli bir albüm dinliyorsunuz. Herkesin eriyip bittiği “Fuel” bence en kötü Metallica şarkılarından biridir. Anlamsal olarak bile o kadar kötü ki şarkıyı dinleyince gülme geliyor bana. İsmail YK’nın “Bas Gaza Aşkım” adlı şarkısı daha keyif verici değil mi ya? İkisinin de ortak paydası araba işte! İyi şarkılar da var elbette albümde. Fakat Metallica’nın gerçekten en kötü sözlerini yazdığı albümlerden birisi ReLoad’tur. Zaten adamlar hep aynı konular tercih ediyor söz yazarken ve bunların sürekli değişik şekilde güncellenmiş hallerini dinlemek tatsızlık veriyor. Müzikal anlamda “Devil’s Dance”, “The Unforgiven II” (-ki bana göre en iyi Unforgiven şarkısıdır) ve son olarak da farklılaşmayı başardığı için “Fixxxer”ı da iyi ReLoad şarkılarından sayarım. Diğer taraftan geri kalan şarkıları dinlemek çok tatsız oluyor. Bu albümü baştan sona 20 kereden de fazla dinlemiş biri olarak söylüyorum. ReLoad, Metallica’nın elde kalmış ürünleri satıp, paraya para demediği bir albümden başka bir şey değil benim için. Bob Rock’ın prodüksiyon konusunda sıçmak üzereyim sinyallerini verdiği albümdür aynı zamanda. Sonrasında “St. Anger”da bunu kanıtladı zaten.

ReLoad, Load sayesinde milyonlarca satan bir albüm oldu. Gerçi bu iki albüm günümüzde hala satmaya devam ediyor. Metallica hayranlarını toplasak birkaç ülke eder muhtemelen. Bu yüzden de bu ülkelere sürekli yeni insanların katıldıklarını da unutmamak gerek. Öyle ya da böyle kötü albüm yapsalar da Metallica, Metallica’dır. ReLoad vasat bir albüm olsa da bugün oturup içinden 5 şarkı dinlersin. Hoşça kalın!

Albüm Puanı: 6/10

** Yeniden yazma tarihi: 1 Haziran 2024