Albüm Kritik 3 (Slayer / God Hates Us All)

Slayer'dan bahis geçtiği zaman benim bu zamana kadar en çok sevdiğim Thrash Metal grubu olduğunu söylerim hep. Bazı insanlar elbette bu görüşüme şiddetle karşı çıkıyor. Çünkü ortada “Metallica” diye bir gerçek var ve bu gerçek aynı zamanda Thrash Metal devrini başlatmıştır. Fakat burada sürdürebilirliği devreye sokmak istiyorum. Zira Metallica’nın albümlerine baktığımız zaman Thrash Metal sadece ilk 4 albümde kalmıştır. Son iki albümlerinde tekrar Thrash’in üstünü yelleyip korları alev haline getirmek istemişseler de ne yazık ki olmamıştır. Zaten bir iki şarkıyla olacak bir iş olmadığı da açık ve nettir. Fakat Slayer’in diskografisine baktığımız zaman ise Thrash Metal’in hemen hemen her albümde başı çeken tür olduğu bir gerçektir. Slayer, Thrash Metal’i uzunca bir süre yaşatmıştır. Özellikle old-school Thrash Metal’den söz ediyorsak hiç şüphesiz Slayer orada en başta bayrak sallayan gruptur. Bu yazıda ise Slayer’ın oldukça kozmopolit bir albümünden sizlere söz edeceğim. Bu kozmopolit sözcüğünü kullanmak ne kadar doğru oldu bilmiyorum ama başka bir sözcü de bulamadım. Zira “God Hates Us All” Slayer’ın ne yazık ki pek sevilen bir albümü olmamıştır. İçinde bolca Thrash şarkılar olmasına rağmen, işlerin karışıklığa uğradığı şarkılar da yok değil. Bu yüzden bu albüm Slayer diskografisinde ne yazık ki yüksek bir puana sahip değildir.

God Hates Us All, 2001 yılında Metal dinleyenlerin beğenisine sunulmuştur. Bu albümde tıpkı önceki birkaç Slayer albümünde olduğu gibi Lombardo davulun başında değildir. Slayer’ın en baba albümlerinden biri olan “Season In The Abyys”te çaldıktan sonra Lombardo ve grubun yolları ayrılmıştır. Hoş, daha sonra tekrar Lombardo gruba gelecektir fakat God Hates Us All’ın kayıtlarında tanıdık bir isim olan “Paul Bostaph” yer almıştır. Bu davulcu konusu önemli olduğu için ilk baştaa belirtmek istedim. Zira Slayer hayranlarının birçoğu (ben de dahil) Dave Lombardo’suz Slayer’ın genellikle yavan olduğunu düşünür. Fakat eğriye eğri, doğruya doğru demek lazım. Paul, God Hates Us All’da oldukça efektif bir davul performansı çıkarmıştır. Bostap her ne kadar iyi bir davulcu performansı ile şarkılarda var olmuş olsa da, yazılan şarkılar ne yazık ki bu davul performansını öne çıkarmıştır birazcık da. Zira Slayer tarihinin en düz ve en ruhsuz şarkılarını bu albümde dinleyebilirsiniz. Tabi ki bütün şarkılar için bunu söylemek haksızlık olur. “Disciple” gibi bir Slayer klasiğine bunu diyemem. Fakat “Treshold, Deviance, Seven Faces, Darkness of Christ (eğer şarkıdan sayarsak)” gibi şarkılar ne yazık ki albümün çatlak noktalarıdır. Slayer’ın yüksek sesli albümlerinden birisidir aslında God Hates Us All. Prodüksiyon olarak 2000lerin teknolojisinden faydalanan bir albüm olmuştur. Sound olarak daha tok ve daha agresif bir sounda sahiptir albüm. Bunun yanı sıra albümün adı da zamanında olay olmuştur. “Tanrı Hepimizden Nefret Ediyor” gibi bir cümle ile bazı kesimleri oldukça rahatsız etmiştir. Fakat albüm ismi tam da bunun için böyledir. Ortalığı karıştırmak ve dikkat çekmek için seçilmiştir.

Albüm, kozmopolit bir albüm demiştim giriş kısmında. Bunun sebebi ise oldukça fazla Groove etkisinin görülmesidir. Hatta bazı şarkılarda Tom Araya neredeyse rap tarzında şarkı sözlerini söylemektedir. Araya, hiçbir zaman iyi bir vokal olmadı. Fakat Slayer’ın yaptığı müzik vahşi olunca Araya’nın o çatallı sesi de grubun karakteristik yapısını tamamlıyordu. God Hates Us All’da da yine aynı Araya sesi duyuyoruz. Fakat şarkıların çoğunlukla Groove tarzında oluşundan mütevellit, Tom’un şarkı söyleme tarzı da burada bir gariptir. Bu albüm için sapaına kadar Thrash Metal albümü demek bu yüzden zordur. Elbette yine Thrash şarkılarının hızını ve öfkesini bu albümde de dinliyoruz. “Disciple, Exile, God Send Death, New Faith” gibi şarkılar oldukça sağlam Thrash şarkılarıdır. Belki yazılan riffler sizleri tatmin etmeyecektir. Fakat Slayer’ın üretkenliğinin oldukça düştüğü zamanlarda gelen bir albüm olduğunu da unutmamak gerekir God Hates Us All’un. Daha çok King ve Hanneman tarafından yazılmıştır şarkılar. Gitar sololarında ise daha çok Hanneman imzası vardır. Zaten kulaklarınızı acıtan ve karmakarışık sololar duyuyorsanız işte o rahmetli Hanneman tarafından yazılmış demektir. Hanneman şarkı yazma konusunda ne kadar iyiyse, solo kısmında ne yazık ki o kadar kötüydü. Arkasından konuşmak gibi oldu biraz ama durum böyle benim için.


God Hates Us All, Slayer albümleri arasında ortalama bir kaliteye sahip albümdür. Çok fazla bir beklenti ile dinlenecek bir albüm değildir. Thrash ve Groove’un birleşimi olan bu albüm elbette dinlenebilecek düzeydedir. Fakat kulaklığınızla dinlerken sesi çok açmamaya özen gösterin. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın.

** Yeniden yazma tarihi: 30 Mayıs 2021 / Pazar


Albüm Puanı: 6,5/10



Yorumlar